Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Trans
Trans Çeviri Türkçe
464 parallel translation
Mas assim que ela foi levada a ele, ela entrou num transe estranho.
Ama bu eve getirildikten sonra tuhaf bir trans haline geçti.
Mas já vinha a caminho de casa e algo se apossou de mim.
Eve geliyordum, birden bir şey oldu, bir çeşit trans.
0s assistentes os guiam na direção do Palácio do Governo... onde acabam as crises.
Yardımcılar onları Vali'nin sarayına götürüyorlar. Orada trans neredeyse sona eriyor.
Conhece o Transpacific Steamship Company em Canton Road?
Canton Yolu'ndaki Trans pasifik Buharlı Gemi Şirketi'ni biliyor musun?
Menina Paisley, você acha realmente que matou um homem durante um estado de transe, porque acreditou que ele havia matado o seu gato?
Bayan Paisley, Kedini öldürdüğüne inandığın için trans halinde bir adamı öldürdüğünü gerçekten düşünüyor musun?
Não apenas a roupa e o cabelo, mas o aspecto, as maneiras, a forma de falar, e aqueles transes belos e falsos.
Sadece kıyafet ve saçlar değil, bakışlar, tavırlar, konuşma ve o harika trans anları.
Primeiro vim num comboio de gado até Yokohama e de barco até Vladivostok, - para apanhar o Expresso Trans-Siberiano.
Önce katır treni ile Yokohama'ya geldim... sonra gemi ile Vladivostok'a... ve Trans-Sibirya Ekspresini yakaladım.
As testemunhas dizem que as pessoas que agiam como que em transe matavam e devoravam as suas vítimas. Isso levou as autoridades a examinar os corpos das vítimas.
Görgü tanıklarının ifadeleri göz önüne alınarak düzenlenen resmi bir raporda, bir tür trans haline geçmiş gibi görünen insanların, kurbanlarını öldürüp yedikleri cümlesine yer verildi.
Os exames feitos aos corpos das vítimas mostram que os assassinos comem a carne das vítimas.
Görgü tanıklarının ifadeleri göz önüne alınarak düzenlenen resmi bir raporda, bir tür trans haline geçmiş gibi görünen insanların, kurbanlarını öldürüp yedikleri cümlesine yer verildi.
E quem sabe tacar uma hipnose e me botar em transe antes de mimir?
İyi geceler demeden bir parça trans?
Um último trans...
En son trans...
As ablações humanas são proibidas, nem se pode colocar eléctrodos, assim, tenho de utilizar a indução de transe... e o contentor de isolamento é o menos arriscado.
İnsanları kesip biçemiyoruz. Kafalarına elektrotlar saplayamıyoruz. Bu yüzden, transı başlatacak bir teknik bulmam gerekti.
Sou o único homem no mundo que "bebeu até ao fim" um Trans-Am.
Ben de araba yok. Şu dünyada tek Trans-Am kullanabilecek adam benim.
Eu a subir o World Trade Center.
Trans-Am içinde Dünya Ticaret Merkezi'ne tırmanırken.
Podemos ir num Trans Am preto.
Siyah bir Trans Am alabilirdik. Yo, olmaz. Bunu yaptılar.
Serviço de Mensagens Trans-Com.
Trans-Com Mesaj Servisi.
- Ultimamente só passas por casa.
Uzun bir zamandır evdesin ama trans halindesin.
É um Trans Am preto novo, com a matrícula KNIGHT, da Califórnia.
Bir Trans Am, California plakalı ; plakada KNIGHT yazıyor.
... e o carro na liderança, conduzido por Michael Knight, o arrojado.
İşte Michael Knight, siyah Trans Am içinde bir bağımsız sürücü.
Alguém tem equipamento que chegue para apanhar aquele Trans Am?
Trans Am'ı saf dışı etmek için yaptıkları yüzünden diskalifiye olabilirler.
Um alto na estrada fez com que o Trans Am levantasse voo!
Belli ki yoldaki bir tümsek Trans Am'ın havalanmasına yol açarak onu kesin bir çarpışmadan kurtardı.
O Trans Am está solto e vem na nossa direcção.
Trans Am yaklaşıyor, ateş edin!
Atenção a todos os pilotos! Quem quiser 15 mil dólares de bónus, é só conseguir esmagar aquele carro.
Tüm sürücülere... 15.000 dolar kazanmak isteyenler o Trans Am'e önden çarpsınlar.
Vê se não falhas, idiota. - Vê se apanhas aquele Trans Am.
Üzerinden geç seni salak, o Trans Am'i dümdüz et.
25 mil dólares para quem conseguir esmigalhar o Trans Am.
O Trans Am'i ilk yere yapıştırana 25.000 dolar veriyorum.
- Vais ficar em transe, mas tudo bem.
Belki trans halinde olacaksın ama olsun.
Torre de Tucson, aqui Trans Global 39.
Tucson Kulesi, burası Trans Global 39.
Estou a ter problemas com um palhaço num Trans-Am janota.
Sıkı Trasn-Am'i olan biriyle ufak bir sorun yaşadım.
Disseste que andavas a ser seguido por um tipo num Trans-Am preto.
Siyah Trans-Am'i olan bir adamın seni takip ettiğini söylemiştin.
No estado de transe a personalidade será sondada... e, depois, reconstruída. Consciente, ela fornecerá... amor e carinho. Atenção absoluta e positiva.
Trans halindeyken Zelig'in kişiliği derin bir şekilde... araştırılmakta ve yeniden inşa edilmekte ;..... bilinç halindeykense... kendisi sevgi, şevkat ve sınırsız müsamaha ile desteklenmektedir.
Agora, Guerreiros das Estrelas, se virem debaixo dos vossos assentos... encontrarão um pacote que contém um trans...
Yıldız Savaşçıları, koltuklarınızın altına uzanırsanız el taşıyıcısı içeren bir paket bulacaksınız.
E com um bólide cor-de-rosa à porta, de fita, e um borracho que conheceste em França.
Bir pembe Trans-Am kurdeleyle sarılmış ve yakışıklı erkekle Fransa'da buluşuyor.
- Só o bólide cor-de-rosa e o rapaz?
- Sadece pembe Trans-Am ve erkek?
Um bólide preto, um rapaz rosado.
Siyah Trans-Am, pembe erkek.
Dizem que tem potência trans-warp.
Duyduğuma göre öte-büküm motoru varmış.
Potência trans-warp. "
Öte-büküm motoru tüm hızlara hazır.
Trans-warp às suas ordens.
Öte-büküm motoru emrinizi bekliyor.
Potência trans-warp, máxima velocidade. Cinco, quatro, três, dois, um.
Öte-büküm motoru azami hız için son 5,4, 3, 2, 1.
Companhia do Amor, por aqui.
Trans-Aşk Havayolları bu taraftan.
Entretanto os americanos... investigam o transplante abdominal do feto... para possibilitar a gravidez aos trans-sexuais - - finalmente.
Ama Amerika'da, bu söylediğim gerçektir, erkeklerin hamile kalmasını sağlayan cenin nakli deneyleri yapılıyor.
GASODUTO TRANSIBERIANO
TRANS-SlBERYA BORU HATTl
Não quero desiludi-lo, mas com o que vou ganhar, posso comprar um desportivo.
Bu parayla yeni bir Trans Am alabilirim.
Esta é a última chamada... para o autocarro 27, da Trans Continental, de costa a costa.
27 numaralı Trans Continental otobüsü için son çağrı.
Autocarro Trans Continental número 14, embarque do lado do passeio, para Truckee, Tahoe City, Auburn, Carmichael, Sacramento, Napa Valley...
14 numaralı Trans Continental otobüsü kaldırıma yanaşıyor. İstikamet Truckee, Tahoe City, Auburn, Carmichael, Sacramento, Napa Valley...
Ponha-se em posição de yawp.
- Haykırma transına gir!
... actos de violência ao acaso cometidos por pessoas em transe.
Trans halindeki insanlar etrafa dehşet saçıyor.
Sabes como são aqui os trans - portes, sempre improvisados...
Buralarda ulaşım nasıl biliyorsun. Hiç programlı değil ki.
- Trans Albanian Airlines, voo n. 2 de Tirana para Springfield, está a chegar.
Trans Arnavutluk Havayolları. uçuş numarası 2, Tiran'dan Springfield'a, şu an iniyor.
Que estranho não teres reparado que vivias com uma estranha.
Trans halinde geçirmiştim. Evde bir yabancıyla yaşadığının farkına varmamış olman ne tuhaf.
Perdemos a sua última trans...
Bağlantını kaybet...
Potência trans-warp a postos.
Öte-büküm motorunu hazırlayın.