Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Uff
Uff Çeviri Türkçe
118 parallel translation
E lamento por nada ter que lamentar.
Ben de mız mızlık yaptım. Özür dilerim. Uff!
- Mesmo entre "ai" e "boing".
- "Uff" ile "uhuuuh" arasında.
Uff, Estou engordando.
Uff, şişmanlıyorum.
- Aconteceu algo?
Uff...
No último momento, a menos de dez metros, não mais... ele passa por trás e digo " Uff.
Aramızda nerdeyse 10 metre bile kalmamıştı yanımdan geçti.
Howie?
Uff!
Uff!
Uuu!
- Porra.
Uff, lanet olsun.
Ow!
Uff!
O meu joelho!
Dizim! Uff!
Diga alguma coisa. Entre na discussão. Uff...
Bu olgunlaşma odalarında konuşma dilinin gelişmesine de dikkat ediyorlar mı sanırım bu düşük bir öncelik değil mi?
- Hilde, você está muito bêbada.
- Uff, Hilde. Gerçekten sarhoşsun.
É essa a sua forma de me convidar a sair consigo, Hector?
senin işin benimle ugrasmak mı? , uff hektor?
Merda!
uff!
Vai-te lixar.
- Uff! - S.ktir git be!
Au!
Uff.
Quando Keanu deu o pontapé quádruplo que praticou por quatro meses... e deu certo, nós fizemos... uff
Keanu'nun o dörtIü tekmeyi yaptığını görmek... AyIarca prova yaptık, ve işe yaradığını görmek, biz...
- Oh, rebentou.
- Uff siktir.
- Uff! Isso é extremamente decente da tua parte.
- Çok ince bir davranış.
De qualquer modo, eu e a Jordan ficámos com um quarto nojento e... E estava a ponderar se... bem...
Jordan ve ben şu boktan odada sıkıştık kaldık, acaba sen bize... uff!
Alguém vai ficar de castigo.
Uff! Biri fena basılacak.
Oh meu Deus... oh meu Deus...
Oh uff... Oh ufff...
Que alívio. Ouvi-lo oficialmente.
Uff. bunu resmi olarak duymak rahatlatıcı.
Espera, eu mostro-te.
Uff, bak göstereyim..
Uff. e até posso dizer que o considero um amigo.
Doğrusunu istersen Simon'ı arkadaşım olarak görüyorum.
Uff, até que enfim.
Sonunda bitti mi?
- Estou um pouco tonto.
Uff, kendimi garip hissettim.
Deves ser uma mulher ocupada.
Uff, bayağı yoğun bir kız olmalısın.
Ganhámos o caso. Os hippies ganharam.
Uff, hipiler kazanmış.
Estavam a voar por todas partes... uff, era tão espetacular.
Etrafta uçuyorlardı... ah, çok ürkütücüydü.
Foste o miúdo reles da equipa de basebol que sabe que não vai conseguir contacto e diz :
Çocuklar ligindeki rezil çocuk gibisin kiminle konuşacağını bilmeyen, "Uff, düştüm popom acıdı. Bölgeme dönsem iyi olacak."
OH, céus!
- Üff ya!
Mas que pivete!
Üff, amma kokuyor.
O meu pai vai ficar furioso.
Üff, babam çok kızacak.
Ena pá!
Üff be!
Mas que sorte!
Üff.
Lá vem ela.
İşte geliyor. Üff be.
Balelas!
Üff, laf kalabalığı.
Está bem.
- Üff. - Sorun olmaz.
- Esquecer o quê?
- Neyi unutmak için? - Üff yaa.
Ouch.
Uff...
Percebi.
Üff!
Oh, meu!
Üff.
Isto é complicado.
Üff bu şey çok zor.
- Voc no tem... Isabel Lee, voc veio. - Eca.
- Üff.
- Eu ia dizer Grant Goodeve.
- Üff. Ben Grant Goodeve diyecektim.
Bolas.
Üff be.
Não queria ser tão infantil.
Üff, bu konuda bir bebek gibi davranmak istemiyorum.
Cachorro quente.
Üff be!
Lois, pensei que ter aqui ia ser divertido, mas até agora ainda és mais aborrecida que o Buzz Killington.
Üff be, Lois, burada biraz eğleniriz sanmıştım,... Buzz Killington'dan bile daha çok vızıldıyorsun.
Detesto sentir-me impotente.
Üff, böyle çaresiz olmaktan nefret ediyorum.