Vagina Çeviri Türkçe

Sou o guarda-redes da vagina. Entendido!

Demek vajina kalecisi olacağım.

Vagina, mama.

Vajina, meme.

- Cala-te! Os arqueólogos alguma vez descobriram cerâmicas Egípcias antigas na vagina dela?

Arkeolojistler onun vajinasında 8 tane Mısır hiyeroglifi bulmuş.

Lois, podias dizer ao Chris que lamento por ter plantado a versão semente dele na tua vagina?

Lois, vajinana böyle bir tohumu ektiğim için şişman değil pişman olduğumu Chris'e söyler misin?

Quando a minha irmãzinha nasceu, a vagina da minha mãe foi rasgada 8 cm.

Küçük kız kardeşim doğduğunda, annemin vajinası yedi buçuk santim kadar yırtıldı.

Introduzem o polegares, ou polegares ou dedos, o que preferirem, o mais profundamente que conseguirem dentro da vagina.

Parmağınızı sokun ya da başparmak. Hangisini isterseniz. Vajinasında olabildiğince derine.

Esta simples intervenção restaura a integridade arquitectónica da vagina.

Bu çok basit olan ayakta tedavi prosedürü vajinanın yapısal bütünlüğünü geri kazandırıyor.

Diga-nos o que não gosta na sua vagina.

Bize vajinanızın nesini beğenmediğinizi söyleyin.

Tive muita vergonha quando o meu amor me disse que a minha vagina lhe fazia lembrar uma sanduíche de rosbife.

Eşim, vajinamın ona biftekli sandviçi hatırlattığını söylediğinde çok utanmıştım.

Sim, Mrs. Huberman, diga-me o que não gosta na sua vagina.

Bayan Hoberman, bize vajinanızın nesini beğenmediğinizi söyleyin.

- A vagina dela está óptima.

Vajinası gayet iyi.

Coloquem-me a vagina na boca.

Kukumu dudaklarıma koyun.

Estou aqui, tenho vagina.

Buraya geldim ve bir vajinam var.

Esta Pêra da Angústia é para ser introduzida na vagina ou no ânus.

Bu özel Izdırap Armudu ya vajinaya ya da anüse yerleştirilir.

Eu e a Kim somos irmãs de vagina.

Kim ve ben de şeftali bacısıyız.

Ela nasceu sem vagina.

Vajinasız doğmuş.

Sim á volta da tua vagina!

- Amının etrafında tabi.

Nunca tive um pénis na vagina. E então?

Evet, vajinama hiç penis girmedi, ama ne var bunda?

Esta foi quando fizeste um molde da minha vagina quando era caloira.

Bu da ilk senemde benim vajinamın alçıdan heykelini yaptığın zamandan.

Nem acredito que aquilo saiu da vagina da Bruce Jenner.

Şunun Bruce Jenner'ın vajinasından çıktığına inanamıyorum.

Isto não diz mal de ti, nem da tua vagina que é linda.

Ya da vajinanı. Güzel bir vajina.

A vagina pequena e apertadinha...

Mini minnacık bajinesi.

Estão a falar do teu coração ou da tua vagina?

Kalbinden mi yoksa vajinandan mı bahsediyorsun?

Estou a falar da minha vagina, querida.

Vajinamdan bahsediyorum, bir tanem.

Adoro esta pequena Buda que saiu da tua vagina.

Bu vajinandan çıkardığın küçük Buddha'ya bayılıyorum.

Devíamos fazer uma visita a esse santuário da tua vagina.

Orayı ziyaret etmelisin. O mabedi. Vajin... an için.

Talvez, mas este animal prefere os confins quentes da vagina feminina.

Muhtemelen öyle ama bu hayvan dişi vajinanın sıcaklığını tercih eder.

O que pode ter de tão horrível visitar a mulher que te empurrou da sua magnífica vagina?

Seni muhteşem vajinasından ıkınarak çıkarmış bir kadını ziyaret etmenin nesi kötü olabilir ki?

A minha vagina parece a baixa de Bagdad neste momento.

Vajinam, Bağdat gibi görünüyor.

O que há de tão horrível em visitar a mulher que te empurrou pela sua magnífica vagina?

Seni muhteşem vajinasından ıkınarak çıkarmış bir kadını ziyaret etmenin nesi kötü olabilir ki?

Mas o delicado equilíbrio de fungos na tua vagina não é tão afectado por esta merda, pois não?

Evet ama vajinandaki coşkunun hassas dengesinin bütün bu şeyler yüzünden riske girme ihtimali yok değil mi?

É definitivamente uma vagina.

Kesinlikle.

Juro por Deus, acho que a vagina dela caiu.

Tanrı şahidim olsun ki, vajinası düştü sandım.

Certo, então mesmo antes de termos estabilizado a mãe de vagina do Coop, ele agarra-me a mama.

Dinleyin... Tam Coop'u çıkaran annesine müdahale ediyorduk ki Coop mememi tuttu.

Mãe de vagina.

"Çıkaran annesi" mi?

A mãe da vagina é a que lhe deu à luz, em vez de o ter metido num saco e atirá-lo ao mar, e a outra é a outra.

Çıkaran annesi onu çuvala koyup denize atmak yerine onu doğuran annesi. Diğeri de... Diğeri işte.

- Damos-lhe um pontapé na vagina.

- Kukusuna tekme atacağız.

A tua vagina é como a bateria de um carro, Jessica.

Vajina araba aküsü gibidir Jessica.

- Uma vagina. O que é que parece?

Neye benziyor ki?

Significa que estou espantado que tenhas demorado tanto tempo, mas, mais uma vez, deixaste que uma vagina te arranjasse sarilhos.

Bu kadar uzun dayandığına hayret ettim ama yine bir vajinanın başını belaya sokmasına izin verdin.

É a vagina?

Traşlı di mi?

Comer frutos do meu corpo! - Parece um vagina molhada!

Vücudumun meyvesini ye - lslak amcığa benziyor

A minha Vagina precisa muito de pénis.

- Vajinanın penise ihtiyacı var

Quero foder-te muito. O meu pênis necessita de uma vagina Fode me o cú como eu gosto

Vajinanın penise ihtiyacı var Beni kıçımdan sikmeni istiyorum.

Come a minha vagina. Aperta as minhas mamas.

Amımı ye ye hadi.Kıçına boşalıcam sürtük.

- Coma minha vagina. Eu aperto as mamas safada.

- Amımı ye ye hadi.Kıçına boşalıcam sürtük.

- Não, eu quero levar com uma vagina bem rosa, mas só se alguém

- Hayır pembe am diyorlar ama değil galiba

- Não me digas o que fazer virgem! Nem chegaste a tocar-me na vagina.

- Hayır bana ne yapacağımı söyleyemezsin

Vamos melhorar isso na vagina dela.

Vajinasına girmene izin verir.

Não é bom não ter de ouvir os Monólogos da Vagina dela?

Bırak Liz'i.

Isto está dentro da tua vagina.

Pam, şuna bak!