Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Viviane
Viviane Çeviri Türkçe
128 parallel translation
Viviane!
Viviane!
Olá, Viviane. Saiu do'Le Rêve Bleu? '
Demek "Mavi Revü" den ayrıldınız?
Ela disse à Viviane que ia viajar.
- Seyahate çıktı.
Ela foi-se embora e ligou à Viviane.
Dışarı çıkmıştı, sonra Viviane'e telefon etti.
Um italiano pequenote completamente bêbado deu-o à Viviane.
Çatlak İtalyan'ın teki Viviane'e vermiş.
O italiano apanhado pela Viviane é amigo do Mário.
İtalyan Viviane'e abayı yakmış. Adam Mario'nun dostu.
Viviane Blasel, nascida a 21 de Março de 1943 em Marselha.
Viviane Blassel, 21 Mart 1943, Marsilya doğumluyum.
- Conheces a Viviane?
- Viviane'le tanıştın mı?
E então Viviane veio para Cornwall.
Ve böylece Viviane, Cornwall'a geldi.
A mais velha das 3irmãs, ela era a Grã-Sacerdotisa de Avalon.... e a voz da Grande Deusa na terra.
Üç kız kardeşin en büyüğü olan Viviane Avalon'un Yüksek Rahibesiydi ve Ana Tanrıça'nın dünyadaki sesi.
Não é preciso, Viviane.
Buna gerek yok Viviane.
Deve se lembrar, duquesa, de que Viviane não é apenas sua irmã.
Unutmamalısın düşes Viviane sadece ablan değil.
Viviane.
Viviane.
Viviane, por que está fazendo isto comigo?
Bunu bana neden yapıyorsun?
E assim meu pai foi envolvido nas tramas de Viviane.
Ve böylece babam, Viviane'in ağına yakalanmıştı.
- Viviane?
Viviane!
Tenha cuidado com Viviane.
Viviane'den çekinmelisin çocuğum.
Mostre-me, Viviane.
Bana da göster.
Veio enfrentar sua mãe, Viviane.
Annesi Viviane ile karşılaşmaya gelmişti.
Em dias, seguindo ordens de Viviane... fui participar de um rito de fertilidade : a festa de Beltane. A cerimónia que ela chamava de o Casamento Sagrado.
Birkaç gün sonra, Viviane'in emriyle Beltane ziyafeti adıyla bilinen doğurganlık şölenlerine katılacaktım onun "büyük evlilik" dediği törene.
Mas Viviane me assegurou que o futuro de Avalon... dependia de que eu fizesse o papel da Donzela Caçadora... e que meu parceiro seria o homem que mataria o Gamo Rei.
Ama Viviane bana, Avalon'un geleceğinin bakire avcı rolünü oynamama bağlı olduğunu ve eşimin, geyik kralı öldüren adam olacağını söyledi.
Eu que devia estar com você, não Viviane.
Senin yanında ben olmalıydım, Viviane değil.
Não sou uma criança engatinhando em sua saia.
Ben eteklerine sarılan bir çocuk değilim Viviane.
nunca deixe Viviane pôr as mãos em Mordred.
Viviane asla Mordred'e sahip olmamalı.
- Como vai Viviane?
Viviane nasıl?
Perdi... minha força, Viviane.
Gücümü kaybettim Viviane.
Talvez... ninguém ficará no seu lugar, Viviane.
Belki de hiç kimse yerine geçmeyecek Viviane.
Viviane... encontre um pouco de felicidade.
Viviane biraz mutluluk bul.
- Viviane.
Viviane.
Viviane crê nisso.
Viviane hazır olduğuma inanıyor.
Mas, se achei que a Deusa tornaria fácil me acertar com Viviane... eu estava errada.
Ana Tanrıça'nın, Viviane'le tekrar anlaşmamı kolaylaştıracağını sanmıştım ama yanılıyordum.
Viviane havia me abandonado.
Viviane beni yüzüstü bırakmıştı.
Achei que eu soubesse o que nos aguardaria chegando a Camelot.
Viviane'le Camelot'a vardığımızda neler göreceğimizi bildiğimi sanıyordum.
Ou talvez, com a morte de Viviane... ele tivesse simplesmente desaparecido.
Ya da, Viviane'in ölümüyle Avalon ortadan yok olmuştu.
e eu, Viviane Joan Abbott, por este meio e para sempre Reina Dançante da Barranca.
Ve ben, Viviane Joan Abbott, şimdiden sonsuza kadar Dans Eden Nehrin Kraliçesi.
Mas há coisas aí que deveriam fazer a diferença em como te sentes com Viviane Joan Abbott Walker.
Ama bazı şeyler Viviane Joan Abbott Walker hakkındaki düşüncelerinin değişmesine neden olabilir.
Viviane, dou-te este anel.
Viviane, bu yüzüğü ben sana verdim.
Fazendo-te idiota em frente das amigas de Viviane?
Viviane'nin arkadaşalarının önünde kendini küçük düşürmene ne diyeceksin?
Esta é a Viviane.
İşte Viviane.
A Viviane ganha sempre.
Zaten her zaman böyle olur ve hep Viviane kazanır.
O que achou da Viviane?
Siz Viviane'ı nasıl buldunuz?
Eu acabei de descobrir que Viviane Lee cometeu suicídio na Estação de comboios.
ivian Lee tren istasyonunda intihar etmiş
Deve obtê-la de Lady Viviane.
Leydi Viviane'den almalısın.
Viviane?
Viviane?
Viviane!
Viviane.
Procuro... Lady Viviane!
Ben Leydi Viviane'i arıyorum.
Você é... Lady Viviane.
Siz Leydi Viviane olmalısınız.
Lady Viviane...
Leydi Viviane...
- Viviane previu.
Viviane bunu önceden gördü.
- Ele nunca porá os pés em Avalon!
O asla Avalon'a ayak basmayacak Viviane.
E a Viviane?
Peki ya siz?