Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Yorkshire
Yorkshire Çeviri Türkçe
264 parallel translation
Não, tenho de entregar esta canção, depois parto para Yorkshire para acabar o meu livro.
Şu melodiyi bildirmeliyim, sonra da Yorkshire'a gidip kitabımı bitireceğim.
Nas improdutivas terras pantanosas do Yorkshire em Inglaterra, há cem anos atrás, uma casa resistia tão fria e desolada como as terras incultas ao seu redor.
Yüz yıl önce, İngiltere'nin çorak Yorkshire fundalıklarında, etrafındaki boş arazi kadar kasvetli ve ıssız bir ev yükseliyordu.
A todo o mundo confesso, que não existe donzela mais bonita... que a Princesa Catherine de Yorkshire.
Tüm dünya itiraf etsin, daha güzel hiçbir soylu genç kız yok... Yorkshire Prensesi Catherine kadar.
West Riding. A maioria.
Yorkshire, çoğumuz West Riding'den geliyoruz.
Não sabia seu nome. Mas sabia que a maioria delas era de Yorkshire.
İsmini bilmiyordum ama öğrendiğim kadarıyla, hemşirelerin bir çoğu Yorkshire, West Riding'den gelmiş.
Então, pensei... Yorkshire é grande.
Ben de kendi kendime "Yorkshire büyük bir yer" diye düşündüm sayın piskopos.
E como encontrar uma enfermeira?
Bu sebeple düşündüm..... ve "Yorkshire'da bir hemşireyi nasıl bulabilirim?" diye aklımdan geçirdim.
No Yorkshire.
Yorkshire'da.
Uma carne asada gostosa e pudim de Yorkshire,... e cebolas com creme.
Güzel bir dilim biftek, tatlı ve... biraz da kremalı soğan.
O recado da Srta. Havisham é este : existem dois Richmonds, um no Surrey e outro no Yorkshire.
Bayan Havisham'ın dediğine göre... iki tane Richmonds varmış, biri Surrey'de öteki de Yorkshire'da.
Comissário, o meu almoço de quinta-feira sempre foi... e sempre será sopa quente, polenta frita... carne assada com puré de Yorkshire, batatas cozidas, pudim e melado.
Garson, benim Çarşamba öğle yemeğim her zaman öyle oldu ve her zaman da öyle kalacak, sıcak çorba, sahanda yumurta biftek, Yorkshire pudingi, fırında patates, süet tatlısı ve pekmez.
Rosbife, Pudim Yorkshire, um bom vinho tinto...
Rosto, Yorkshire pudingi, güzel bir kırmızı şarap...
Todos conseguem distinguir um Irlandës pelo sotaque... mas eu consigo localizá-los por zonas.
Bir İrlandalıyı veya Yorkshire'lıyı aksanından herkes tanır... ama ben adamın yaşadığı yeri anlarım.
" Ouçam um homem de Yorkshire, ou pior Alguém da Cornualha a falar
" Yorkshire'lıya bakın, daha beteri Cornwall'luya olun kulak misafiri
É filho de um relojoeiro de Yorkshire.
Yorkshire'lı bir saatçinin oğlu.
Baräo e Baronesa de Yorkshire.
Yorkshire Baron ve Baronesi.
Ele é realmente de Yorkshire?
Gerçekten de Yorkshire'lı mı?
Ou, como consequência da decadência das guildas, os tecidos de lã, agora provenientes de Yorkshire, de Lincoln... e afins, não são de censurar e este...
Yoksa, loncaların yozlasmasının doğurduğu sonuçlar... Lincoln, Yorkshire'da yünlü kumaş esnaflarının çıkardığı olaylar... ve benzerleri suçlanamaz ve bu...
Ou foi travada em terra, perto de Cudworth, em Yorkshire?
Yoksa Yorkshire, Cudworth yakınında karada mı savaşıldı?
Estávamos em Agosto de 1887, e regressávamos de Yorkshire, onde o Holmes resolvera o assassinato desconcertante do Almirante Abernetty.
1887 Ağustos'uydu ve Yorkshire'dan dönüyorduk, Holmes'un, şaşırtıcı, Amiral Abernetty cinayetinin esrarını çözdüğü yer.
Vamos mudar-nos para uma casinha querida no campo, em Yorkshire. - O quê?
Bir süre daha mütevazı bir hayat süreceğiz.
- Sei que vão adorar. - A tia Emma também vem?
Yorkshire dışında küçük ama sevimli bir eve taşınacağız.
Ah, pareceu-me com qualidade de 1ª classe. - Vamos no trem direito a Yorkshire?
- Birinci sınıf mı istersiniz, bayan?
Esta semana, a Associação de Cidadãs de Sheffield no Yorkshire.
Bu hafta, Sheffield, Yorkshire'dan Kadınlar Birliğini izleyeceğiz.
Estava de férias no Yorkshire com duas primas, e uma delas, tinha combinado um passeio com o seu filho.
İki kuzenimle Yorkshire'de tatildeydim. Dorothée ve Elizabeth ile.
A produtividade continuou a cair e, em 1944, no Yorkshire e no sul do País de Gales, mais de 200 mil mineiros entraram em greve.
Kömür üretimi düşmeye devam etti. Ve 1944'te Yorkshire ve South Wales'te, 200.000'den falza madenci gayri resmi greve gitti.
Nós temos a nossa carne, o Yorkshire pudding, eles alimentam-se de arroz.
Bizim kendi etlerimiz ve Yorkshire pudinglerimiz vardır onlar ise pirinçle yaşıyorlardı!
E lá não havia Yorkshire pudding carne, verduras ou batatas. Tivemos de nos reorganizar e viver do que o Exército nos arranjava. Carne de conserva, por exemplo.
Orada et, Yorkshire pudingi, yeşillikler ya da patates bulamıyordunuz bu yüzden biz de kendimizi bu duruma alıştırıp ordunun bize sağladığı konserve sığır eti gibi şeylerle hayata tutunuyorduk.
Pudim Yorkshire.
" Yorkshire pudingi.
- É o viúvo de Alice Ruber, que foi estrangulada em Yorkshire há alguns meses atrás
Felix Ruber, Alice Ruber'in kocasıdır. Boğulmuş cesedi birkaç ay önce Yorkshire'da bir arazide bulundu.
Pertence a um tal de Ned Price que vive em Yorkshire.
Yorkshire'da yaşayan Ned Prince adında bir adama ait.
Entre Yorkshire e Shitsu.
Yarı Yorkshire, yarı Shitzu.
Um enorme homem do Yorkshire com uma barba como um arbusto.
- Tabii ki. Açelya çalısı gibi sakalı olan, iriyarı bir Yorkshire'lı.
Brindo a ti e ao melhor folhado Yorkshire neste lado do Atlântico.
Sana ve Atlas okyanusunun bu kıyısındaki en güzel görünüşlü et yemeğine içiyorum.
À Helene e ao folhado Yorkshire.
Helene'ye ve et yemeğine.
O folhado Yorkshire era de outro mundo.
Et yemeği bir harikaydı.
Está numa festa privada em Yorkshire com a mulher.
Yorkshire'da eşiyle birlikte bir partide.
Não me admirava se arranjasse uma desculpa para deixar a mulher em Yorkshire, e começar o Ano Novo em grande!
Eşini Yorkshire'da bırakmak için bir mazeret uydurursa hiç şaşırmam. Eve erken döner, ve yeni yıl da bir yaygara ile başlar.
Mora em Yorkshire.
Yorkshire'da yaşıyor.
A guardiã que insistiu que eu mandasse vir de Yorkshire.
Kasvetli Yorkshire'dan çağırmamda ısrar ettiğiniz koruyucu rahibem.
Chegaram de Yorkshire.
Yorkshire'dan az önce geldiler.
Hampshire, Wiltshire, Cumberland, Yorkshire?
Hampshire, Wiltshire, Cumberland, Yorkshire?
por que não me dá um pudim uso Yorkshire? Quero café. Forte e quente.
Parker'in nasil kaçtigini çozebilecek biri varsa, o da sensin oglum.
O meu cão.
Benim Yorkshire terrier`im.
Sopa de creme de cogumelos, assado e Yorkshire pudim, cenouras com manteiga, couves, nabos, puré de batata e bolo.
Kremalı mantar çorbası, fırında rosto ve Yorkshire pudingi,... tereyağlı havuç, brüksellahanası, yabanhavucu, patates püresi ve tatlı.
A tia teve um enfarte e ela teve de ir a Yorkshire.
Teyzesi felç geçirmiş. Yorkshire'a gitmek zorundaymış.
Partiu para Yorkshire no comboio da manhã.
İlk trenle Yorkshire'a gitti.
A tia vive em Richmond, Yorkshire.
Teyzesi Richmond, Yorkshire'de yaşıyor.
- Sou um porco Yorkshire.
- Büyük Beyaz'ım ben.
Levai este exército para fora do campo de batalha e Ele concederá terras no Yorkshire a cada um de vós incluindo títulos hereditários, pelos quais pagareis...
Bu orduyu savaş alanından çekerseniz Kral, herbirinize, Yorkshire'da emlâk ek olarak da miras bırakabileceğiniz bir ünvan verecek.
Há alguém do Yorkshire?
- İşte, Stallard.