English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portekizce → Türkçe / Àrea

Àrea Çeviri Türkçe

44 parallel translation
Atenção unidades três um, unem-se às patrulhas do rio... para registrar as ruas da àrea cercada.
Arabalar... Tilly sokağında sınırlandırılmış bölgeyi aramak için Hayes Wharf'ta sahil güvenliğe katılın.
PARE OPERAÇÃO ANZOL NO CÉU ÀREA RESTRITA
DUR. GÖK KANCASI OPERASYONU YASAK BÖLGE
A Força Àrea enviará um Globemaster.
Hava Kuvvetleri bir Globemaster yolluyor.
Aí está uma àrea sobre a qual näo percebo nada.
Bu, hakkında hiçbir şey anlamadığım bir mesele.
Vou abri-Ia e passar a outra àrea.
Şimdi bunu açıp başka bir alana geçeceğim.
Nós não estamos nessa àrea.
Circus'ten birilerini.
RADIAÇÃO ÀREA RESTRITA
Radyasyon. Yasak bölge.
Depois da licenciatura, o meu velho já tinha um emprego na àrea de química para mim.
Mezun olduktan sonra, babamın kimya üzerine bir iş yeri vardı, bana orda bir iş verdi.
Guardem a àrea à volta da prisão.
Hapisane çevresini korumaya alın.
Àrea da prisão.
Hapisane bölgesi.
ÀREA restrita
YASAK BÖLGE
Toda esta àrea é uma colmeia de grutas e antigos poços de mina.
Bu bölge tümüyle mağaralar ve eski maden kuyularıyla kaplı.
Invadiram a àrea vedada e quebraram as medidas de segurança.
Güvenlik önlemlerini ihlal ederek yasak bölgeye girdiler.
Disseminaram organismos extraterrestres fora da àrea de segurança.
Uzaylı organizmaları güvenli bölgenin dışına yaydılar.
Este é o contorno da àrea infectada até esta tarde.
Bu, bu öğleden sonra itibariyle, istila edilen bölgenin bir haritası.
Os pais não têm de falar de sexo, não é a àrea deles.
- AiIeIer seksten söz etmemeIi.
- Trabalha nessa àrea em geral.
O genel alanda çalışıyor.
A família do Charlie tem o maior rebanho da àrea do Four Corners.
Charlie'nin ailesi Four Corner'daki en büyük sürüye sahip.
Esta manhã bem cedo, um pássaro voou rumo à àrea onde as luzes estavam pairando a noite passada.
Sabah erken saatlerde, gece o ışıkların parladığı bölgeye bir kuş uçtu.
A Plantation vendeu esta àrea com a àrvore.
Bayındırlık, bu arazi parçasını ağacıyla sattı.
Os limites propostos para Delrona Beach incorporaräo esta àrea incluindo Lincoln Beach até ao camino da Exley Plantation.
Delrona Sahili için öngörülen sınır bu bölgeyi de içine alacak Lincoln Sahili de dahil olmak üzere Exley Bayındırlık yoluna kadar.
- Jà nos tiraram um terco da àrea.
- Bölgemizin üçte birini aldınız zaten.
Conheço a àrea.
Orayı biliyorum.
Bem contactei com Accu-Weather we o radar diz que esta àrea agora é um regador de chuva.
Az önce hava durumunu kontrol ettim ve tüm bölgenin temiz olduğunu söylüyor.
Agora, ele é um professor chique, e eu trabalho na àrea do ar condicionado.
Şimdi o bir öğretmen ben de havalandırma işindeyim.
Não dará aconselhamento fora da sua àrea, a nenhuma aluna.
Hiçbir zaman öğrencilere konunuz dışında tavsiyelerde bulunmayacaksınız.
Esta é a Àrea 51, não é?
- Burası Alan 51, değil mi? - Hayır.
A Àrea 51 é uma fantasia paranóica que inventámos para esconder a verdadeira identidade destas instalações.
Hayır, Alan 51 aslında bizim bulduğumuz paranoyak bir fantazi... bu mekanın gizliliğini sağlamak için bunu yaptık.
- A Àrea 52.
- Burası Alan 52.
Pois. Àrea 52.
Ah, doğru.
Àrea 52 : escondendo coisas aos americanos desde 1947
Alan 52. ALAN 52 - 1947DEN BERİ AMERİKALlLARDAN GİZLİ
É suposto ser a sua àrea de especialização.
Bu senin uzmanlık alanına giriyor.
Afinal é, tal como diz, a minha àrea de especialização.
Çünkü senin de dediğin gibi bu benim uzmanlık alanım.
Dentro da àrea indispensável dos vossos encantos. Sua Graca não me acha, suficientemente atenta?
Ekselansları beni yeterince hoş bulmuyorlar mı?
Os Dub MD " s estão na àrea.
Dub MD's karşınızda.
As proezas na àrea da comunicação pela rádio.. .. é uma grande revolução, senhor.
Kablosuz iletişim alanındaki başarılarınız devrimden başka birşey değil efendim.
E se lhe sai um nabo que não sabe se deve usar Um integral ou um diferencial para calcular a àrea sobre um curva?
Peki, çocuğu emekleme dönemine geldiğinde, integral yada diferansiyel denklemli problemleri çözmeye kalkarsa?
Não ir directo ao pescoço dela é o segredo mas sim começar numa àrea mais inocente, como as coxas.
İşin püf noktası, direkt göğüslere yumulmak yerine daha masum bir yerden başlamaktan geçiyor. Mesela bel.
do perímetro impedindo que alguém entre ou saia da àrea.
... bu bölgeye kimsenin girip, çıkmasına izin verilmiyor.
Calcule a àrea do triângulo, o comprimento do lado B e o tipo de triângulo.
B kenarının uzunluğunu, üçgenin çevresini hesaplayın ve ne tür bir üçgen olduğunu bulun.
Nunca mais de um homem, na àrea de alcance.
Bir ipte iki cambaz oynamaz.
Nos últimos anos têm desaparecido miúdas na àrea ao redor de Razvan.
Yıllardan beri kasabanın kızları Razvan etrafında kaybolmaktadır.
Segurem a àrea.
alan tutun.
ÀREA DE DESCANSO NA PRÓXIMA SAÍDA Muito bem.
Pekâlâ.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]