Because Çeviri Türkçe
294 parallel translation
Потому что эти молодые мерзавцы из прокуратуры всё равно достали бы их рано или поздно.
Because those snot - nosed young bastards... küstah gençler nasıl olsa onu bir şekilde cezalandırıyor.
You will get disgraced, because we are the crew
- Rezil olacaksın, çünkü biz takımız -
Not because you're dirty Not because you're clean
Kirli olduğundan değil Temiz olduğundan değil
Just because you kissed a girl Behind the magazine
Sadece dergideki kızı öptüğün için
can stand being there only because immobility carries him
Çünkü hareketsizlik o erirken onu taşıyan güç olmuştur hep.
Но-он пойманный это because the деньги не действительно уходим.
Kimse onu yakalamamış çünkü para gerçekten gitmiyor.
Ты с "Минтос" полон сил.
"Because Mintos puts the fresh in life"
Наверно, могу разносторонним тебе показаться....
Maybe it's because I'm so versatile [Çok yönlüyüm adamım belki ondan ] Style, profile, I said [ Şekil, şemal, dedim sana] It always brings me back / When I hear "Ooh Child" [ Uçar aklım geçmişe "Vay evlat" dedin mi bana ]
Well, because you are supposed to share and do it for people's good will, ну, раз Вы предлагаете делиться и делаете на благо людей, то похоже, что кто-то тут коммунист.
Şey, çünkü paylaşmaktan bahsediyorsunuz ve bunu insanların iyi niyeti için yaptığınızı farzedelim.
Будет бесится, потому что мы гражданские.
Piss all over it because we are civilian.
Now, listen, not that you guys could stop me or anything because you know, you'd be dead.
Şimdi dinleyin, siz ikiniz beni durduramazdınız... ... çünkü biliyorsunuz, ölmüs olacaksınız.
Because I managed to survive whatever it is that killed the three of you
Çünkü siz üçünüzü öldüren her neyse, ben hayatta kalmayı başardım!
I wanna have a kid with you because I think you'll be an amazing dad.
Çocuğumuz olmasını istiyorum, çünkü sen olağanüstü bir baba olacaksın.
You weren't at the parade because you had a family emergency.
Törende değildin, çünkü ailenle ilgili acil bir durum çıktı.
I wasn't at the parade because I had a family emergency.
Törende değildim, çünkü ailemle ilgili acil bir sorun çıktı.
* Because a vision softly creeping
Çünkü ileri görüşlüsün.
You can fix it up. Я не хочу возвращаться к этому, потому что я точно знаю, что я хотел сказать. I don't want to go back, because I know exactly what I wanted to say.
Baştan almak istemiyorum, çünkü diyeceklerimi gayet iyi biliyorum.
"Поскольку чем больше оба из нас тянут... " Because the more the two of us pull... "... тем крепче узел будет затянут.
Çünkü ikimiz de çektikçe düğüm daha da sıkı olacaktır.
Я не мог поверить в то что я услышал... I couldn't believe what I was hearing и Кастро очень рассердился на меня, потому что я сказал : ... and Castro got very angry with me, because I said :
Duyduklarıma inanamadım ve şöyle deyince Castro çok kızdı :
Поскольку уровень потерь был 4-ре процента за вылазку. Because the loss rate was four percent per sortie.
Çünkü sorti başına kayıp oranı % 4'tü.
Cornell said : "That's because they're packaged properly. Теперь, если мы упакуем людей в автомобилях таким-же образом... Now, if we packaged people in cars the same way мы сможем снизить число покалеченных."... we could reduce the breakage. "
İnsanları da arabalarda doğru paketlersek kırılmayı azaltırız. " dedi.
А пассажир часто ранился, потому что он ударялся о лобовое стекло... The passenger was often injured because he'd hit the windshield или об подголовник, или об приборную панель.
Yolcu genellikle yaralanıyordu, çünkü ön cama çarpıyordu veya kontrol panele, ya da ön panele.
Я не хочу править твою речь, т. к. она выглядит великолепно I hate to modify your speech because it's been a good one найди в ней две минуты для Вьетнама find two minutes in there for Vietnam
Konuşmanı değiştirmek istemezdim, çünkü iyi bir konuşma ama Vietnam hakkında 2 dakika bir şeyler söyleyebiliriz.
Поскольку внутри себя... Because in the back of my mind... Я имею очень чёткую границу взятых на себя обязательств.
Çünkü kafamda çok kesin bir taahhüt sınırlaması var.
Звоню тебе, потому что скучаю.
" I call you because I miss you!
- Because at least this way I was able to keep you out of it.
- Çünkü en azından bu yolla seni işin dışında tuttum.
в том числе и своё счастье... because it isn't really one }
Bunca zamandır dünya için kendi mutluluğun da dahil her şeyini verdin. Bu Geass'ı kabul ediyorum.
Думаешь, это был только предлог, чтобы остаться дома, потому что её уволили?
You think it was just an excuse to stay home because she got fired?
здесь есть кое-кто ещё. { you can't put "other people" because he specifically says "mou hitori" }
Hayır, başka kimse yok mu?
У меня нет ухажера потому, что я не привлекательна?
Eh! l've no boyfriend not because uygun degilim.
So you wasted your time installing that light in the closet, because... he went flying out of there.
Tuvalete boş yere ışık sistemi kurmuş oldun, çünkü.. oradan akıp gitti.
No, it can't be Friday, because, remember, we agreed that we would start next week?
Cuma günü olmaz. Çünkü haftaya başlayacağımızı söylemiştik, hatırladınız mı?
Which is funny, because I don't really know anything about you.
Ki bu komik, çünkü senin hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
'Because somehow I will find a way home.'
Çünkü bir şekilde eve dönüş yolunu bulacağım.
Я что, всех должен был растолкать, так как моя мамулечка ждет в машине?
I had every side... Sevgili annem bekliyor diye her taraf have to push because my dear mother is waiting?
Потому что из-за тебя я потеряла Ын У!
Because of you, I lost Eun Woo!
¶'Cause, because, because When we rock ¶
Çünkü, çünkü Çünkü rock yaptığımızda
'Cause, because, because When we rock
Çünkü, çünkü Çünkü rock yaptığımızda
I think it was just because of doing The night school thing down at tech.
Sanırım Tech'teki gece okulu olayından ötürü böyle oldu.
Мне жаль, что так или иначе, мы не можем вернуть ту ночь Because this time i know that you lov me, И ты знаешь, что я люблю тебя.
Keşke bir şekilde o geceyi tekrar yaşayabilsek çünkü bu kez beni sevdiğini biliyorum ve benim de seni sevdiğimi biliyorsun.
Марк, ну правда, все было хорошо. But maybe you thought it was so amazing Because you've never dated someone for so long before.
Mark, gerçekten çok hoştu ama belki öyle harika olduğunu düşündün çünkü daha önce hiç böylesine uzun bir ilişkin olmamıştı.
Agh! Just because he's not fiddling doesn't mean it's not sexual.
Sırf yok diye cinsel açıdan işe yaramaz biri demek değildir.
* Johnny Adams - "Tell It Like It Is" * * because, baby, I will * * girl, you know that I will * * tell it like it is... *
* Çünkü güzelim, yaparım * * Kızım, biliyorsun ki yaparım * * Neyse söyle *
Hey, just because you don't have a - - a what, Lois?
Çünkü senin bir... Ne Lois?
I'm here because we think you can help us.
Buradayım çünkü bize yardım edebileceğinizi düşünüyorum.
Because he's in league with masked vigilantes.
Çünkü o maskeli kanunsuzlarla birlikte.
Because Flag spent so much time on the front lines with superpowered people that he identifies with them.
Çünkü Flag cephede bir çok onu tanıyan süper güçlü insan ile çalıştı.
But I think that part of me sort of liked the fact that you turned into the troublemaker, because I was finally able to be the good one.
Sanırım bir parçam senin bir sorun çıkarıcı olmanı istiyor böylece ben iyi evlat olabiliyorum.
Потому что у нас принято колядовать на Рождество.
Because... we do a lot of caroling at our house around the holidays.
- * Как будтo я прекрасна - Я не мoгу.
# Because you look at me # # as the one beautiful... #
This could be love Because
# Evet, yemin ederim bu doğru