Sean Çeviri Türkçe
3,576 parallel translation
От Шона О'Коннелла, который, как мне сказали, никогда не хотел общаться со здешним руководством.
Sean O'Connell göndermiş... ki anladığım kadarıyla... buradaki idarecilerle hiç konuşmazmış.
Шон О'Коннелл.
Sean O'Connell.
Я хотел тебя спросить. Нет ли у тебя адреса Шона О'Коннелла?
Sana diyeceğim şu ki... acaba sende Sean O'Connell'ın adresi var mı?
Могли бы дать зацепку - где находится Шон.
Sean'ın nerede olduğuna dair bize bir ipucu sunabilirler.
Я позвонила Пег насчет Шона.
Peg'i Sean'la ilgili aradım.
Да, потому пытаюсь разыскать Шона.
Evet. Bu yüzden Sean'ı bulmaya çalışıyorum.
Ты потерял фото Шона О'Коннелла.
Sean O'Connell'ın çektiği resmi kaybettin.
Шон прислал мне этот бумажник.
Bunu Sean gönderdi.
- Шон?
- Sean mı?
Да, Шон О'Коннелл, нам нужно его найти.
Evet, Sean O'Connell'ı bulmamız lazım.
Знаешь, как он получает деньги?
Sean'ın işleri nasıldır biliyor musun bilmiyorum.
Американец. Шон О'Коннелл.
Bir Amerikalıdan bahsediyorum, Sean O'Connell?
Да, его привез Шон.
Sean getirmişti.
Это бумага Шона?
Bu Sean'ın mı?
Его зовут Шон О'Коннелл.
Bu adamı, adı Sean O'Connell.
Шон.
Sean.
Я полетел в Гренландию, а потом... В погоне за Шоном попал на рыбацкий траулер и оказался в Исландии.
Önce Grönland'a gittim... sonra bir balıkçı teknesiyle Sean'ın peşinden İzlanda'ya geldim.
Шон записал какую-то дату.
Sean'ın yazdığı bir tarih var.
Послушай, я наступал Шону на пятки.
Biliyor musun, Sean'a çok yaklaşmıştım.
На фотоаппарат Шона.
Sean'ın makinesiyle.
Шона О'Коннелла?
Sean O'Connell'ın mı?
Нет, я не знаю, где он.
Hayır, Sean'ın nerede olduğunu bilmiyorum.
Шон сказал - скоро у него встреча с полевыми командирами. Он взял мой торт, чтобы получить разрешение путешествовать по дикой местности.
Sean çok yakında savaş ağalarıyla buluşması gerektiğini söyledi... ve vahşi doğada yolculuk yapabilmek için benim pastamdan götürdü.
Там Шон и находится.
Sean orada.
Ты был партнером Шона.
Sen Sean'ın ortağıydın.
Шон, был один негатив, который отделился от фотопленки.
Sean, gönderdiğin film rulosunun bir negatifi eksik çıktı.
Шон, что было на той фотографии?
Fotoğrafta ne vardı Sean?
Фотография, которую хотел Шон. 25-ая.
Sean'ın istediği kareyi getirdim.
О'Коннелл
Sean O'Connell
Не смогу. Потом женился бы на Дэниэле Крэйге, трахнул Коннери, и убил Далтона.
Daniel Craig ile evlenir Sean Connery'le sikişir, Timothy Dalton'u öldürürdüm.
Нет, Шон, не невинных.
Hayır, Sean, Masum değil.
Молодчина, Шон.
İyi çocuk, Sean.
Боже, Шон!
Jeez, Sean!
Шон, ты отлично себя показал, сынок.
Sean, iyi iş çıkardın, oğlum.
Шон?
Sean?
Шон МакГил.
Sean Mcgill.
- Мы с Шоном снова вместе.
- Sean ve ben yeniden birlikteyiz.
О вас с Шоном.
Sen ve Sean.
Мы с Шоном заговорили о моём синяке, а потом - бац, и он меня целует.
Sean ve ben yüzümdeki yarayla ilgili konuşuyorduk ve sonraki ilk hatırladığım şey beni öpmesiydi.
Но Шон явно лучше.
Ama Sean... kesinlikle... daha iyi.
Что я скажу Шону?
Sean'a ne diyeceğim?
Его звали Шон Кэйси.
Adı Sean Casey'ydi.
Этим утром я узнал, что Шона вчера не стало.
Bu sabah öğrendiğime göre Sean dün ölmüş.
Тебе знакомо имя Шона Кэйси?
Sean Casey ismi senin için bir şey ifade ediyor mu?
Шон страдал депрессией и тревожностью.
Sean'da anksiyete bozukluğu vardı ve depresyondaydı.
Родители подговорили студента - с курса Шона Кэйси, видимо, - что-то обо мне наговорить.
Bazı veliler Sean'ın döneminden bir çocuğu bulup benim hakkımda bir şeyler söyletmişler galiba.
Шон и Беверли Линкольн?
Sean ve Beverly Lincoln'a bakmıştım?
Ха! Привет, Шон!
- Selam Sean!
Бывший ассистент Шона и Беверли.
Sean ve Beverly'nin eski asistanı.
Бедные Шон и Бев.
Zavallı Sean ve Beverly.
Эй, а вот и Шон.
Hey, geldin işte, Sean.