Безделье Çeviri Türkçe
52 parallel translation
Только случайности и безделье : в них рождаются идеи.
Şansım ve işimin olmamamsı bana ilk fırsatımı verdi.
Я довел своё безделье до высшего уровня, которого я никогда не достигал за свою жизнь.
Bu dönemde hayatımda etmediğim kadar tembellik ettim.
Безделье ещё больше утомляет.
Birşey yapmamak yorucu olmalı.
Я вижу, что безделье, пришедшее с миром, порождает злую молву.
Görüyorum ki barışla birlikte gelen aylaklık dedikodu ve kötülük üretmiş.
Эйдора Флетчер пилот-любитель... и полдень потрачен на безделье... и пересказ старых пилотских историй.
Eudora Fletcher ise amatör pilottu... ve akşam rahatlayarak,... uçuş hikayelerini yeniden anlatarak geçirildi.
Отдых, превращается для него в безделье.
Dinlenip ve çalışmadığımız vakitler onu bunaltıyor.
Худшая вещь из пребывания тут — это безделье.
Burada olmanın en kötü yanı, hiçbir şey yapmıyor olmak.
Поразительно, как безделье изматывает.
Hiçbir şey yapmamak insanı ne kadar yoruyor, bilemezsin.
Который считает безделье восьмым смертным грехом?
Gecikmeyi sekizinci ölümcül günah olarak görür.
Ленивое безделье, дни, проведённые с ней, будто в тёплой ванне, её попытки улыбаться, - похоже, всё это по мне.
Aylak rutinlerimiz, onunla geçirdiğim ılık bir banyoya benzeyen günler ve soluk gülümsemesi. Beni haklı çıkarır nitelikte.
Безделье вашей семье столько денег не принесет.
Ailenizin oturarak kazandığından fazla.
Они означают, что вам слишком давно платят деньги за безделье.
Uzun zamandır peşIerindeyiz ama bir şey yapamadık demektir!
Я думал, мы играем в Цинциннатийское безделье.
Cincinnati Vakit Kaybı oynamıyor muyduk?
А безделье, можно подумать, спасёт.
Sanki burada dikilmek kurtarır.
- На безделье.
- Hiçbir şey için!
Благодаря Бадди мы поняли, что нельзя тратить время на безделье.
Buddy bize boş boş gezerek.. hayatımızı boşa harcamamamız gerektiğini öğretti.
Так как же может статься, чтобы на безделье не напился человек?
Nice adamlar sırf can sıkınsıtından kendini içkiye verdi.
Мне только что заплатили за безделье.
Hiçbir şey yapmadığım halde ödememi aldım.
Праздность и безделье приносят скуку. И скука...
Sürekli istirahat etmek ve avarelik sıkıntıdan başka ne getirir?
Безделье приводит к невежеству.
Avarelik de divanelik getirir.
В безделье поэт предаётся размышлению.
Bir şey yapmadan oturan şair, ilham bekliyordur.
Я тебе не за безделье плачу, а за работу.
Uyuman için değil, çalışman için para veriyorum sana.
Если вы настаиваете. Но потом надо будет позировать, я не буду вам платить за безделье.
Eğer ısrar edersen poz vermek zorundasın.
В то же самое время, безделье - это происки дьявола, так что, ты должен вернуться в седло и делать то, что получается лучше всего.
Bu arada Tanrı boş duranı sevmezmiş. Yani bir an önce işe koyulup en iyi yaptığın işi yapmalısın.
Я вам не за безделье плачу!
Size çene yapmanız için para ödemiyorum!
О безделье прямо мечтаю.
Rüyalarım gerçek olurdu.
Кажется, проводит дни дома в полном безделье.
Sanırım günlerini odasında volta atarak geçiriyordur.
Но безделье позволило мне о многом подумать, понимаешь?
Fakat hiçbir şey yapmamak bana düşünmek için çok zaman veriyor, anlıyor musun?
К кону этого дня за безделье не платят!
Günün sonunda, elleriniz boş kalacak yine.
Безделье сводит меня с ума, и вгоняет в ещё большую депрессию.
Yalancıktan burada böyle yapmak beynimi daha fazla yoruyor. Ve her zaman olduğumdan çok daha fazla stresli oldum.
Меня раздражало ее безделье с того момента, как я пришла сюда.
Buraya geldiğimden beri onun arkasını topluyorum.
Спасибо, Лемон, и как всегда безделье идет тебе.
Teşekkürler, Lemon, ve her zamanki gibi işsizlik sana iyi geliyor.
Ей чужды условности, безделье и сентименты.
Sıra dışı, meşgul ve soğukkanlı.
Когда дело идет до миссис Донати, то безделье - после дело, чего я ужасаюсь.
İş, Bayan Donati olunca sıkılmak kaygılanacağım son şey olur.
Безделье... да меня подстрелили!
Hiçbir şey mi? Vuruldum yahu!
Ты собираешься платить мне за безделье?
Hiçbir şey yapmamam için bana para mı ödeyeceksin?
"Безделье - мать всех пороков."
"Bos durani Allah sevmez."
Безделье убивает!
Oyalanmak öldürür.
Но безделье принесет тот же результат.
Fakat hiçbir şey yapmamak da sonucu değiştirmeyecek.
Я подумал, что его звук подчеркнёт волнительное безделье последних секунд нашего финального собрания.
Ses, son toplantımızın huzursuz geçen son saniyelerine vurgu yapar diye düşündüm.
- Безделье - это мать пороков, да?
- Boş eller, şeytan'ın oyun araçlarıdır, değil mi?
Но безделье не вознаграждается.
Ancak henüz işimiz bitmedi.
"Как славно нежиться в безделье и все время отдыхать".
"Hiçbir şey yapmayıp istirahat etmek daha iyidir."
Вы жаловались на безделье и вот, что получили.
Çok boş zamanım var diyordunuz, alın size iş.
Безделье — непозволительная роскошь теперь, когда правда выяснилась.
Artık oyalanma lüksün yok. Ok yaydan çıktı. Bunu çalışacaksın.
Безделье оставляет слишком много времени для размышлений.
Aylaklık gereksiz şeyleri çok fazla düşünmemize sebep oluyor.
Но самой главной опасностью было бы безделье.
Fakat hepimiz için en büyük tehlike hiçbir şey yapmamaktır.
Безделье - мать пороков, как говорится в Священном Писании.
Kutsal kitap : "Tanrı boş duranı sevmez" diyor.
Безделье отнимает так много времени.
Ben bu halimle yeteri kadar meşgulüm.
заключалось в безделье.
Ama hiçbir şey yaptığınız için ikinize tekrar teşekkür ederim.
Сначала может показаться, что безделье позволяет быть рассеянным, назойливым и веселым.
Yaramazlık, tüm o eğlence...