Белая Çeviri Türkçe
1,358 parallel translation
Я сказала покайся, лживая белая сучка.
Sana tövbe et dedim, seni kocasını aldatan beyaz orospu.
Пицца с грибами, пицца без грибов, белая пицца... Я хочу, чтобы эта вечеринка вышла сексуальнее, круче, значительнее...
Bu partinin hepsindan daha seksi, daha güzel ve daha önemli görünmesini istiyorum.
Гарри увидел, как поднялась держащая палочку белая рука, ощутил, как Волан-де-Морта окатила волна отвратительной злобы, увидел, как на полу забился в агонии слабый старик...
"Ve Harry sihirli değneğine uzanan beyaz eli gördü " ve Voldemort'un nefret dolu "sinirini hissetti. " Zayıf yaşlı adamı yerde yatarken gördü " ıstırapla debeleniyordu.
Даже моя лучшая подруга - это очень белая девушка из Коннектикута.
En iyi arkadaşım Connecticut'lı oldukça beyaz bir kız.
Все моя белая костлявая задница...
Benim kemikli beyaz kıçım.
Тогда я понял, жизнь не черно-белая.
Eskiden hayatı, siyah beyaz olarak görürdüm.
Ты выглядела как белая акула.
Tıpkı büyük beyaz köpekbalığı gibi..
Вот-вот она, большая белая акула!
İşte bu, büyük beyaz köpekbalığı!
Белая зона предназначена исключительно, для быстрой посадки и высадки пассажиров.
Beyaz alan, sadece kısa süreli yolcu ve bagaj indirmek ve bindirmek içindir.
Белая зона, предназначена, исключительно, для быстрой посадки и высадки пассажиров.
Beyaz alan sadece kısa süreli yolcu ve bagaj indirmek ve bindirmek içindir.
Белая зона, предназначена исключительно, для быстрой посадки и высадки пассажиров.
Beyaz alan, sadece kısa süreli yolcu indirme ve bindirme içindir.
Эй, белая задница... ботинки!
Beyaz Göt. Ayakkabıların!
- Белая задница, тьi повар?
- Aşçı mısın, Beyaz Göt?
Классная идея, белая задница!
Mal mısın nesin? Koduğumun sivri zekâlısı...
Белая Борода имеет целый арсенал
Beyaz Sakal bir silah dökümhanesi kurdu.
Белая Борода сказал
Beyaz Sakal...
Если Белая Борода применит оружие Это положит конец истории Меча и самурая
Eğer Beyaz Sakal silahları kullanırsa, bu kılıç ve samurai yaşantısının sonu olur.
Белая Борода предложил мне то, что я захочу. Я захотел поймать Хиро.
Beyaz Sakal, Hiro'yu yakalamam için bana istediğim her şeyi vaat etti.
Белая Борода подчинит себе всю Японию.
Beyaz Sakal, Japonya'yı fethedecek.
Белая Борода не выносит лентяев.
Beyaz Sakal, tembelliği affetmez.
Белая Борода победил.
Beyaz Sakal ise kazandı.
Без него Белая Борода беспомощен!
Onlar olmayınca Beyaz Sakal bir hiç.
Белая Борода побежден. Ты спас нас всех.
Beyaz Sakal yenildi.
Белая кожа на чёрном рынке.
Karaborsadaki beyaz tenliler.
" Началась белая полоса.
" İyiye gidiyorum.
Мы видим, что это белая скала высотой 45 метров.
Bu gördüğümüz Beyaz Kayalık.
- Машина была белая.
Beyaz olduğunu hatırlıyorum.
Ты белая. Ты умная, и милая.
Beyazsın, zekisin, güzelsin.
А почему она белая?
Neden beyaz?
Но со стародавних времен белая змея считается символом удачи и перерождения.
Ancak eski zamanlardan beri, beyaz bir yılan iyi şansın ve yeniden doğuşun simgesidir.
Фотография была черно-белая так что, поэтому...
Gerçi fotoğraf siyah beyazdı.
БЕЛАЯ ДВЕРЬ!
Beyaz kapı. Çabuk!
Не люблю лгать и не люблю лгунов это маленькая белая ложь, но...
Yalan söylemeyi sevmiyorum. Yalancıları da sevmem. Bunlar küçük beyaz yalanlar, ama yine de, para harcamamış oluyorum.
А пена моря настолько белая, что кажется результатом спецэффектов.
Ve deniz k öpüğü öyle beyaz ki, adeta bir özel efektten çıkmış gibi.
Как я найду Мелвина Белая?
Ona nasıl ulaşırım?
Что ж, я и правда немного "белая ворона".
Evet, biraz göze batıyorum.
Я богат,... у меня шикарная хата... и белая супруга...
Bir dakika bekle... Zenginim, büyük bir evim var, beyaz bir kadınla evliyim.
Белая кожа на чёрном рынке.
Kafesteki kadınlar.
Устраивало, что я белая, выпускница колледжа и безнадёжно незамужняя.
Bilmek istedikleri tek şey beyaz olduğum üniversite diplomalı ve uzun zamandır bekar olduğumdu.
- Подписывайте, белая, не жалей!
- İmzala şunu, seni beyaz Jezebel! - Mal'ı arayacağım!
- На вас надета белая рубашка?
Beyaz gömlek mi giyiyorsun? Evet.
Часы это метафора убегающего от нас времени. Наконец-то у Бокхорна появилась новая белая жемчужина.
Buradaki saat, mecazî anlamda, geçip giden ömrü simgeliyor. Bockhorn sonunda cıvıl cıvıl bir hatun bulmuş.
Конечно, белая магия хорошая вещь.
Kara büyüyse o da iyidir. Ne de olsa, iyi büyü iyi bir şeydir.
У него на столике будет белая роза.
Üstünde beyaz gül olan masada.
Помните. Белая роза.
Tamam unutmayın kızlar, beyaz gül.
А здесь, на четырнадцатом этаже, мой кабинет. Возле обогревателя Милашка - белая хомячиха, которую мы подобрали на съемках. А рядом с ней дебильноватый юнец.
Burada, ofisimin 14. katında "Sevimli" kaloriferimin yanında bir film çekiminde aldığım sarı bir hamster ve yanında gelişimi önlenmiş bir delikanlıylayım.
Дженни, Мегги, Келли, Белая Джастин, Черная Джастин, девчонка из той поездки, еще та из хора...
Jenny, Maggs, Kelly, White Justine, Black Justine Coğrafya gezisindeki çarpık dişli, korodaki havalı ufaklık...
Белая рубашка.
Beyaz gömlekler.
Белая горячка?
Detoksifikasyon mu?
Белая ведьма.
- Ve bir şifacıydı. Bir beyaz cadı da diyebiliriz.
Её трудно оценивать, как если бы вас спросили - это стена слишком белая?
Onu değerlendirmek zordur ;