В недалеком будущем Çeviri Türkçe
38 parallel translation
Всё что я хочу - это хорошую работу, и, в недалеком будущем,.. .. дом, достаточно просторный для меня и жены.
Tüm istediğim iyi bir iş, iyi bir gelecek ve benimle karıma yetecek büyüklükte bir ev.
Однажды, в недалеком будущем они вызовут тебя и передадут дела кому-то другому.
Günün birinde, yakında sıra sana da gelecek. Yerini başkasına verecekler.
В недалеком будущем, в разрушенном мире, ее преследует прошлое.
Çok uzak olmayan bir gelecekte, yıkık bir dünyada, geçmişi onun peşinde.
В недалеком будущем, в разрушенном мире, ее преследует ее прошлое.
Çok uzak olmayan bir gelecekte, yıkık bir dünyada, geçmişine yakalandı.
В недалеком будущем, в разрушенном мире, ее преследует прошлое.
Çok uzak olmayan bir gelecekte, yıkık bir dünyada, geçmişine yakalandı.
В недалеком будущем, в разрушенном мире, ее преследует прошлое.
Bundan çok uzak olmayan bir gelecekte, harap olmuş bir dünyada, geçmişi peşini bırakmadı. yazgısını keşfetmek için savaşmalı. Kaçamaz ;
В недалеком будущем, в разрушенном мире, ее преследует прошлое.
Yakın bir gelecekte, yıkık bir dünyada, geçmişi onun peşinde.
В недалеком будущем, в разрушенном мире, ее преследует ее прошлое.
Bundan çok uzak olmayan bir gelecekte harap olmuş dünyada, geçmişi peşini bırakmadı.
В недалеком будущем, в разрушенном мире, ее преследует ее прошлое.
Bundan çok uzak olmayan bir gelecekte, harap olmuş dünyada, geçmişi peşini bırakmadı.
В недалеком будущем, в разрушенном мире ее преследует прошлое.
Bundan çok uzak olmayan bir gelecekte, harap olmuş dünyada, geçmişi peşini bırakmadı.
В недалеком будущем, в разрушенном мире ее преследует прошлое. Ей некуда бежать. Она должна драться, чтобы найти свою судьбу.
Bundan çok uzak olmayan bir gelecekte harap olmuş dünyada, geçmişi peşini bırakmadı.
В недалеком будущем мир был уничтожен во время последней мировой войны.
Beklenmedik bir savaş yüzünden insanoğlunun neredeyse tamamen yok olduğu yakın gelecek.
Она малютка! Ну пусть пока поживут вместе, в одном доме. Увидят, что их ждет в недалеком будущем.
O genç, bunun nasıl bişey olduğunu anlamak için, öncelikle birlikte yaşamalılar.
В НЕДАЛЕКОМ БУДУЩЕМ
YAKIN GELECEK
На полуформальной униформе для магазина, которую Даллас организует, и, что самое важное, мы договорились о щедрой почасовой оплате что означало, что я смогу позволить себе подержанную машину в недалеком будущем.
Onu Dallas sağlayacaktı. Ama en önemlisi çok yüklü bir yevmiyede anlaştık. Yani yakın gelecekte kullanılmış bir araba almam mümkün olabilecekti.
В недалеком будущем, более чем уверен, у меня будет секс с прекрасной слепой девушкой.
Eminim ki çok yakın bir gelecekte dünyalar güzeli kör bir kızla sevişeceğim.
Иначе, однажды, в недалеком будущем, ты узнаешь, каково это, быть в чьей-то тени.
Sen bul. Böylece bu günlerde başkasının gölgesi altında yaşamanın nasıl bir şey olduğunu anlayabilirsin belki.
* И в недалеком будущем * * Я влюбился в нее *
# Ve fark ettim çoktan aşık olduğumu ona #
Перестаньте думать о вещах в недалеком будущем.
Kısa süreli şeyleri düşünmeyi bırakmalısın.
В недалеком будущем, на экране вашего телефона появится значок "5К" - беспроводная технология пятого поколения, что позволит ему работать быстрее и лучше.
Çok yakında telefonlarınızda küçük bir "5K" simgesi olacak. Beşinci nesil kablosuz teknoloji. Telefonunuzu daha hızlı ve etkili çalıştıracak.
В недалеком будущем.
Çok uzak olmayan biz zamanda.
В недалёком будущем, в разрушенном мире, её прошлое преследует её. Она не может убежать.
Çok uzak olmayan bir gelecekte, yıkık bir dünyada, geçmişi onun peşinde.
В недалёком будущем, в разрушенном мире, её прошлое преследует её.
Bundan çok uzak olmayan bir gelecekte harap olmuş dünyada, geçmişi peşini bırakmadı.
В недалёком будущем, в разрушенном мире, её прошлое преследует её.
Yakın bir gelecekte, yıkık bir dünyada, geçmişi onun peşinde.
Думаю, в недалёком будущем вода станет дороже нефти или золота. Ну да.
Bence yakın gelecekte, su petrol veya altından daha değerli olacak.
В недалеком будущем теракты стали всё более частыми.
Şüpheliler olaydan sonra çabucak kayıplara karıştı. Yetkililere göre teröristlerin eylemlerine devam edeceğine hiç şüphe yok.
Космическая станция в недалёком будущем.
Yakın olmayan gelecekteki bir uzay istasyonu. "
Так, я не понимаю чего вы двое так веселитесь, с учетом того, что мы все должны погибнуть трагической смертью в самом недалеком будущем.
Pek uzak olmayan bir gelecekte hepimiz ölecekken neden bu kadar güldüğünüzü merak ediyorum?
В недалеком, но еще очень неблизком будущем.
Ama o zaman çok ileride olacak değil mi?
В недалёком будущем в тюремной системе США наступил переломный момент.
Yakın bir gelecekte Amerikan hapishane sistemi bir kırılma noktası yaşamaktadır.
В недалёком будущем...
Sayılı dakikalar kala...
Или что-то очень нехорошее произойдет с тобой в самом недалеком будущем.
Yoksa çok yakında başına oldukça talihsiz bir şey gelebilir.
Ты оставишь их, и тогда будет много таких дней в недалёком будущем.
Onları yüzüstü bırakırsan yakın gelecekte bugüne benzer günleri çok yaşarsın.
И когда мы закончим эту игру здесь, где-то в недалёком будущем, половина из этого будет ваша.
Ve buradaki oyunu bitirdiğimizde çok uzak olmayan bir gelecekte yarısı senin olacak.