Делаю Çeviri Türkçe
14,064 parallel translation
- Я делаю этот шаг больше из милосердия, нежели с чувством триумфа.
- Attığım bu adım zafer kazanmaktan daha merhametli.
Теперь, когда она умерла, я внезапно делаю сентиментальный жест, чтобы показать, какой я замечательный и заботливый?
Kadın yeni ölmüşken, aniden büyük bir duygusal jest yapıp, önemseyen adam mı olsaydım?
Все, что я делаю, Рагнар, это для тебя.
Yaptığım her şey senin için Ragnar.
Все, что я делаю-это свято.
Yaptığım her şey kutsal.
Отто выкинул меня, когда я ещё и не сформировалась, но лишь взглянув на тебя, я вспоминаю, зачем всё это делаю.
Alex beni oluşmadan dışarı attı. Tek ihtiyacım sana bakıp bunu neden yaptığımı hatırlamak.
Коннор сказал, что мне нужно помнить, зачем я это делаю.
Connor bunu neden yaptığımı hatırlamam gerektiğini söyledi.
Это то, что я делаю.
- Benim yaptığım şey bu.
- Я делаю свою работу.
- Ben işimi yapıyorum.
- Ты утром был так расстроен после разговора с ней. Мне казалось, я все делаю правильно.
Bu sabahki konuşmanı duyunca ve çocukları çok özlediğini de bildiğim için yapılacak doğru bir şeymiş gibi geldi.
Скажите, что я тут делаю.
Neden burada olduğumu söyleyin.
Я делаю массаж, потому что вынуждена.
Ben de mecbur oldugumdan masaj yaptim.
Делаю что?
Neyi yapıyorum?
Делаю это с ней.
Yapıyorum yani.
Здесь я делаю упражнения.
Burada egzersizlerimi yapıyorum.
Все, что включают в себя тело, я делаю.
Vücut kullanarak yapılan her şeyi yapıyorum.
Это я и делаю.
Aynen öyle yapıyorum.
Я не люблю брокколи, но мой врач говорит есть её, что я и делаю.
Brokoliyi de sevmem ama doktorum yemelisin derse yerim.
Всё, что я делаю, это принимаю приказы, следую их правилам, и я делаю это, потому что верю им.
Tek yaptığım emirlere uymak. Emirlerini uygulamak. Bunu yapıyorum çünkü buna inanıyorum.
Я просто делаю свою работу.
Ben sadece işimi yapıyorum.
Вот почему я делаю, то что делаю.
Yaptıklarımı bu yüzden yapmıştım.
Что я делаю, так это не ведусь на твой план.
Senin planın yüzünden tuzağa düşmekten kaçıyorum.
Ты знаешь, что я делаю это не забавы ради.
- Bunu eğlence için yapmıyorum.
Слушай... я понятия не имею, что я делаю.
Bak bak, ne yaptığım konusunda en ufak bir fikrim bile yok.
Смотри, что я делаю.
Beni izle.
Я прошел пять миль. Потом я понял, что именно я делаю, и я вернулся.
Ne yaptığımı farkettiğimde beş mil gitmiştim, ve geri döndüm.
Подождите, я серьезно делаю это?
Bir dakika, bunu gerçekten yapıyor muyum?
Все, что я делаю...
Tek yapmaya çalıştığım...
Я делаю все, чтобы быть хорошей мамой.
İyi bir anne olmak için elimden gelen her şeyi yapıyorum.
Послушай, я делаю это не ради денег.
Bak, bunu para için yapmıyorum.
Я сказал, что поддержу тебя, и так и делаю, но ты должна перестать себя жалеть.
Seni destekleyeceğimi söyledim, ve destekliyorum ama kendine acımaktan vazgeçmelisin.
В общем, похоже я что-то делаю неправильно, никак не могу до тебя дозвониться.
Bir şeyleri yanlış yapıyorum galiba çünkü görünüşe göre sana ulaşamadım.
Я так не делаю, Чип.
Bu benim tarzım değil Chip.
Я это делаю ради тебя, а не себя.
- Bunu senin hayrına yapıyorum, kendim için değil.
Знаю, господи, я говорил, что делаю божье дело.
Senin emrini yerine getirdiğimi söylediğimin farkındayım Tanrım.
Я делаю это так быстро, как могу.
- Olabildiğince hızlı yapıyorum.
Повреждения мисс Синклер соответствуют падению, но имеются и другие ушибы, из чего я делаю вывод, что они появились до падения.
Bayan Sinclair'in yaralanmaları yüksekten düşme vakalarıyla uyumlu ama düşmeden önce de vücudun yaralandığını gösteren başka noktalara da rastladım.
Уже делаю.
Yaptım bile.
А я с тех пор только и делаю, что думаю о тех ужасах, что ты натворил.
Aynı zamanda, o zamandan beri tek yaptığım... yaptığın... kötü şeyleri düşünmek.
Поверьте, я делаю всё, что в моих силах.
- Elimden gelen her şeyi yapıyorum şu an. - Harika.
Я не знаю, что я... Я не знаю, что я здесь делаю.
Burada ne yaptığımı bilmiyorum.
Я делаю табуретки.
Tabure yapıyorum.
Я знала, что делаю.
Ne yaptığımı biliyordum.
Чёрт, а я всего-то делаю табуретки.
Tabure yapıyorum amına koyayım.
Знаю, то, что я делаю, важно и Келли я нужна больше, чем кто-то другой, но хотелось бы мне помочь тебе чем-то.
Yaptığım şeyin önemli olduğunu biliyorum ve Kelly'nin bana herkesten çok muhtaç ama keşke yardım etmek için yapabileceğim bir şey olsaydı.
- Я знаю, что делаю.
- Ne yaptığımı biliyorum.
Делаю.
Yapıyorum.
Так а я это делаю для себя...
Ben de bunu senin senin için yapıyorum sanki.
Делаю подарок на свадьбу двоюродной сестры.
Kuzenim için evlilik hediyesi yapiyordum.
Расскажи, кто эта пышная цыганка, для которой я делаю выпивку?
İçki hazirladiğim bu iri kiyim çingene kadin kim söyle bana.
Я делаю все лучшее для своего ребенка, Фиона.
Bebek için en iyisini yapacağim, Fiona.
Я просто делаю свою работу.
Ben görevini yapan şartlı tahliye memuruyum.