Жадность Çeviri Türkçe
333 parallel translation
Ваша жадность не знает границ.
Aç gözlülüğünüzün sınırı yok.
Собственная жадность меня сгубила.
Hırs gözümü köreltti. Hey, Dix.
Если это жадность, то я самая жадная на свете.
Eğer bu açgözlülükse ben dünyanın en obur insanıyım.
{ C : $ 00FFFF } Не на них, а на их жадность.
Altınları taşıtınca her türlü sıkıntıya katlanırlar.
Ты можешь звать это "искусством", но это только лишь тщеславие и жадность.
Siz "sanat" dersiniz, ama aslında şöhret hırsı ve açgözlülüktür.
Жадность до все большего удовольствия...
Daha fazla zevk almak için duyulan bastırılamaz arzu.
Жадность рождает бедность.
Ve parayı seven biri her zaman zayıftır.
Безмерная жадность таких людей, как вы, Майкл Тревис, привела наше общество в упадок.
Senin gibilerin açgözlülüğü yüzünden, Michael Travis toplumumuz şu anki çöküntüsünü yaşamaktadır.
Это Жадность и Зависть - боги торговцев.
Bunlar, Avarice ve Envy tacirlerin tanrıları.
Сеньора маркиза впала в худший из грехов – жадность.
Markiz, en kötü günaha yenilmiş. Cimrilik.
Никогда не недооценивай... жадность твоего соседа!
Başkalarının açgözlülüğünü... hafife alma!
Жадность погубит их всех!
Hırs hepsini perişan edecek!
Я просил увидеть какое-нибудь чувство... по поводу этой смерти... а ты показал мне жадность и корысть.
Bu adamın ölümünden dolayı biraz duygu görmek istediğimi söylüyorum ve sen bana sadece açgözlülük ve para hırsı gösteriyorsun!
Конкуренция ведет к страху и жадности. Жадность приводит к обману и безнравственности. И безнравственность - лучшая почва для болезни, ведущей войну на нашей Земле.
Kibir, ayrılıkçılığa ve rekabete yöneltir rekabet, korkuya ve açgözlülüğe götürür açgözlülük, hilekarlığa ve ahlaksızlığa sürükler ahlaksızlık ise bütün bu hastalığın ürediği ve savaşların doğduğu yerdir
Пунктуальность и жадность.
Çok dakiktirler ve de çok açgözlü.
Правда, леди и джентельмены в том, что жадность, не побоюсь этого слова, это хорошо.
Mesele şu ki, bayanlar ve baylar, bu tamah, daha iyi bir kelime bulamıyorum,... iyidir.
Жадность - это правильно.
Hırs doğrudur.
Жадность работает.
Hırs işe yarar.
Жадность очистила и захватила сущность эволюционного духа.
Hırs aydınlatır, evrimsel ruhun özünü yakalar ve yolunu kısaltır.
Жадность, во всех её формах, к жизни, к деньгам, к любви, к знаниям -... обозначила восходящее развитие человечества.
Hırs, her şekliyle - hayat için, para için, sevgi, bilgi için - insanlığın ilerlemesinin işaretidir.
И жадность, помяните моё слово, спасёт не только "Teldar Paper" но и всю корпорацию называемую США.
Ve Hırs, sözlerime dikkat edin, sadece Teldar Kağıt'ı değil,... ABD denen diğer aksayan şirketi de kurtaracaktır.
Я всё знаю об этом парне - жадность.
Bu adamın nesi olduğunu biliyorum - tamah.
Жадность вышла из-под контроля и перечеркивает наше будущее.
Hırs, kontrolden çıktı. Hırs, geleceği yok ediyor.
Они испоганили лучшее средство коммуникации со времен колеса! А теперь их жадность не знает границ.
Tekerlekten sonraki en büyük iletişim aracının içine girmeye çalıştılar ve artık başardılar, açgözlülükleri sınırsız.
Жадность вышла из-под контроля, и уничтожает наше будущее, выворачивая истину наизнанку и вверх тормашками.
Hırs, kontrolden çıktı. Hırs, geleceği yok ediyor. İyiler kötü, kötüler iyi oluyor.
Жадность внедрила своих лакеев во все учреждения этой страны, и они зверствуют, никому не давая пощады.
Hırs, bu ülkenin en yüksek ofislerine bile uşaklarını yerleştirdi.
Вся эта жадность и ложь хитрые адвокаты и жуликоватые врачи!
Bütün bu açgözlülük, yalanlar, güvenilmez avukatlar ve sahte doktorlar!
А их обуревает жадность, и они готовы всех подвести.
Sonra da açgözlülük edip her şeyi tehlikeye atacak şeyler yaparlar.
Им жадность руководит
Para hırsıyla yaşar
А вдруг мотивом была старомодная жадность?
Pekiyi ama ya tüm bunların kaynağında birinin çıkari varsa?
Кто-то вломился в его юридическую контору и выпустил ему всю кровь... и ею написал на полу : "Жадность".
Biri onu bürosunda öldürmüş ve yere kanla... "Açgözlülük" kelimesini yazmış.
– Жадность?
- Açgözlülük mü?
Чревоугодие... жадность... лень, гнев, гордыня, похоть... и зависть. Семь.
Oburluk... açgözlülük... tembellik, öfke, kibir, şehvet... ve kıskançlık.
Он сказал : "Ром, пора ференги оставить жадность позади".
Bana, "Rom, Ferengiler'i açgözlü olmanın ötesine taşımak için vakit geldi." dedi.
Оставить жадность позади?
Açgözlü olmanın ötesine mi?
Жадность - это последний рубеж.
Açgözlülük ötesinde hiçbir şey yoktur.
Жадность - наичистейшая и самая благородная из эмоций.
Açgözlülük en saf, en asil duygudur.
"Жадность мертва" - таково десятое Правило Приобретения.
"Aç gözlülük öldü." Kazan Kurallarının 10. maddesi.
- гласит : "Жадность вечна".
-... "Açgözlülük ebedidir".
Похоть и жадность подменяют приличия и моральность.
Şehvet ve açgözlülük, ahlak ve terbiyenin yerini aldı
А я не говорил тебе, как ненавижу твоё бесконечное скуление, твою жалкую жадность, твои идиотские мелкие задумки?
Ben de sana bitmez sızlanmalarından,... acınası açgözlülüğünden ve aptal küçük dalaverelerinden ne kadar nefret ettiğimi söylemiş miydim?
Жадность вечна.
Hırs ebedidir.
Ладно. Я верю в смерть, разрушение... хаос, грязь и жадность.
Tamam.
Ты бы уже бросился наутёк, но мешают дурные гены и жадность!
Gitmeni engelleyen tek şey, kötü genlerin ve açgözlülüğün.
Жадность может стать могучим союзником.
Açgözlülük güçlü bir müttefik olabilir.
Ты наказан за жадность.
Açgözlülüğün yüzünden cezalandırıldın.
Ты наказан за жадность.
Açgözlülüğün için cezalandırıldın.
- Про египетские урны и жадность ничего.
- Bir şey bulabildin mi?
- А жадность - один из них.
- Açgözlülük de bunlardan biri.
Жадность тебя поглощает.
Açgözlülüğün seni tüketiyor.
Он убивает одного за обжорство, одного за жадность, похоть уродство, сонливость, ширево и застенчивость.
Katil, kurbanlarını oburluklarıyla, açgözlülükleriyle, şehvetleriyle çirkinlikleriyle, uykuculuklarıyla, müptelalıklarıyla ve utangaçlıklarıyla öldürüyor.