Заедете Çeviri Türkçe
29 parallel translation
- Так вы далеко заедете. - Не далее небес!
- Gerekebilir.
Потерпите немного. Заедете за мной утром.
Umarım sabah ferahlarım, hepimiz ferahlarız.
Может заедете вечером ко мне в офис для оформления документов?
Niye bu gece ofisime gelip belgeleri imzalamıyorsun?
Вы заедете за мной, верно?
Beni alırsın, değil mi?
Во сколько вы за мной заедете?
Peki, ne zaman alırsın beni?
- Вы точно не заедете ко мне на ужин?
Bu gece bana yemeğe gelmek istemediğinden emin misin?
Ты уверен, что вы не заедете купить рыбу, как в прошлый раз?
Tabi, siz ikiniz geçen seferki gibi bir balıkçıya uğramış olmayasınız?
Заедете за мной через 20 минут.
- 20 dakikaya gelip beni al. - Beş dakika sonra oradayım.
Да, но вы же заедете туда развеять прах вашей тётки?
Evet ama zaten teyzenizin küllerini dökmek için oraya gitmeyecek misiniz?
Нет, вы заберёте князя из аэропорта и заедете в офис.
Prens'i havaalanından al ve büroya geri dönün.
И я подумала, может вы заедете, мы посмотрим, как всё пройдет, и может Макс смог бы прийти на вечеринку.
Bu yüzden düşündüm ki eğer siz bize gelirseniz nasıl oynadıklarını görebiliriz ve Max de partiye gelebilir.
Я позвоню ему и передам что вы заедете посетить его.
Gitmeye karar verirsen onu ararım ve haberdar ederim.
Фитен, заедете за мной около 10 : 45, и высадите миссис Коллер... там, где она захочет выйти.
Beni 10 : 45 gibi alabilirsin, Flitton. Bayan Collyer'ı da arzu ettiği yere götürebilirsin.
Постоянно заставлял нас доливать коньяк на случай, если вы как-нибудь заедете ненадолго.
Sizin gelme ihtimalinize karşı bize her zaman fazladan bir bardak...
Надеюсь, вы заедете на чай.
Umarım çaya kalırsın.
Вы к нам заедете после оперы?
Bitince bizi görmeye gelecek misin?
Я надеялся, что вы заедете.
Evet uğramanızı umuyordum.
Ну, если заедете навестить.
Ziyaretime geleceksen olur.
Вы ведь в прошлом чемпион и все такое... Может, вы заедете к нам и поможете
Eski bir şampiyon binici olduğunuza da bakılırsa gelip onlara yardım edebilir misiniz merak ediyordum.
Дело в том, мистер Уоллен, что Любая поездка в Мобил не будет полноценной, если вы не заедете в Фэнсис в Блубелле.
Yani Bay Wallen, Mobile'e yapılan bir seyahat BlueBell'deki Fancie'de mola vermeden tam olmaz.
Да! Она сказала, что вы за ней заедете.
Evet, almaya geleceğini söylemişti.
Лин хитёр, он знал, что ты или Джекс заедете сюда.
Lin zekidir. Ya senin ya da Jax'in bana söylemek için uğrayacağını biliyor.
В котором часу вы заедете утром за княгиней?
Prenses için sabah kaçta ararsın?
Заедете забрать?
- Gelip almak ister misin?
Агент Нолан, я думал, вы заедете час назад.
Ajan Nolan, bir saat önce geleceğinizi sanıyordum.
Дон позвонила и предупредила, что вы заедете.
Dawn aradı, buraya geldiğinizi söyledi.
Что ж, если я не смог вас уговорить, может, заедете к нам на днях?
- Önemli değil.
- Заедете за мной в 6 : 30.
Şey... Beni 6.30'da evden al.