Наезд Çeviri Türkçe
129 parallel translation
Или, скажем, ты только что вышел из тюрьмы, куда ты отправился за наезд на пешехода со смертельным исходом - и это было частью уговора - чтобы избежать ответственности за куда более тяжкое преступление, умышленное убийство, за которое, по факту, ты и должен был отвечать.
Ya da diyelim ki hapisten yeni çıkmışsın adam öldürmekten girmiştin... Daha büyük bir suça karıştığını gizlemek için yapılan anlaşma gereğince cinayet gibi aslında, senin sorumlu olduğun cinayet gibi.
Это что, наезд?
Şimdi şahsa saldırı yapıyorsun, bu mu yani?
- А ты не думал попробовать "наезд"?
Hiç bir'karışma'denediniz mi?
Джон Моллика хочет устроить на него "наезд".
John Mollica onun için bir'karışma'toplantısı düzenliyor.
- Мы начали "наезд" и зрелище было не из приятных.
'Karışma'başlamıştı ve en başından berbattı zaten.
Весь наезд камеры коту под хвост.
Wolf?
Наезд.
Ön plan.
Наезд.
Yakın plan.
- Говори как есть - это наезд.
Neden gerçek adını söylemiyoruz?
На вас подал иск мистер Мэдисон за наезд на его кота Сникерса... перед зданием суда.
Bay J J Madison tarafından... üç hafta önce kedisi Snickers'a çarpıp ölümüne sebep olmaktan dava ediliyorsunuz.
Ничего себе наезд.
Hey, bu ciddi bir sokak şiddeti.
- Это наезд. Вы исказили все, что я сказал.
- Dediğim her şeyi çarpıtmışsın.
Итак, они начали свой наезд и вот так все и получилось.
Dualar okumaya başladılar ve gerisini biliyorsun.
Ты знаешь, что иногда Карл делает очень крупный наезд,... так чтобы вся Америка видела как ты подтягиваешь кожу вон тут?
Carl'ın bazen çok yakın plan girip Amerika'ya yüzündeki o bandı gösterdiğini biliyor muydun?
Так что наезд на него, это наезд на меня.
Ona bulaşırsan, bana bulaşmış olursun.
Это наезд, бежим.
Burada. Şu adamı tut.
Как бы там ни было, ты на меня залупил. В 9 случаях из 10, это был бы твой последний наезд.
Niyetin ne olursa olsun, bir daha öyle üstüme gelirsen... onda dokuz ihtimalle bu son hareketin olur.
Давайте найдем нескольких пидоров, несколько грузовиков и устроим старый добрый наезд на пидоров!
Birkaç homo ve bir de kamyon bulalım ve o eski moda ibne sürüşünü yapalım!
Наезд на пидоров!
! İbne sürüşü!
Да хах, наезд на пидоров?
EE, ib - ibne sürüşü?
Ооо, похоже у нас тут произошел наезд среди родителей.
Oho, görünüşe göre burada ağzı bozuk bir ebeveyn daha var.
Раньше за такой наезд он бы их на момент вздрючил. Перемочил бы и всё.
On yıl önce olsa hepsine gününü gösterirdi.
Наезд это вроде предположения, типа :
Alaycı konuşma varsayım içerir, Mesela şunun gibi ;
Что за наезд?
nasıl saçmalık bu?
Это будет случайный наезд.
Ona arabayla çarpıp kaçarak yapmak istiyorum.
Это может быть наезд на нас.
Bu kesinlikle bizi hedef gösterir.
называется "Наезд на новичка".
Burada "yeni adama takıl" geleneğimiz var.
Это самый антиамериканский наезд за всю мою короткую жизнь.
Bu hayatımda duyduğum en Amerikan karşıtı şey.
Что за наезд?
Bu.. tam bir tecavüz.
Это был наезд?
Allah bilir ki, biz açgözlü değiliz.
Наезд на кольца чистоты.
Şimdi söz yüzüklerine yakınlaştır.
Наезд на кольца.
Söz yüzüklerine yakınlaş!
Убит прошлым вечером, наезд и бегство с места преступления.
Dün gece arabayla çarpıp kaçtılar.
Несколько дней назад был совершен наезд около школы имени Вашингтона в Тастине.
Birkaç gün önce Washington Tustin Lisesi'nin orada bir çarpıp kaçma vakası olmuştu.
Это тоже подпатает под термин "наезд", так что - нет.
Bu kovboyculuğa girer. Yani hayır.
Подозреваемый автомобиль совершил наезд и побег.
Şüpheli araç çarpıp kaçtı.
Это был наезд и побег, гений.
Çarpıp kaçmaydı, zeka küpü.
Только вот этот наезд на Одри Бирн... не укладывается.
Ama şu Audrey Byrne'e vur-kaç olayı... bir yanlışlık var gibi.
Такой наезд на Сперлинга - явно не мой звездный час в роли учителя.
Sperling'e öyle çıkışmak hocalığımın kötü anlarından biriydi.
Вряд ли, если это наезд.
Eğer bu bir hakaretse söyleyemem. Hayır.
Наезд на эту девочку был просто несчастным случаем.
O küçük kıza çarpman bir kazaydı.
Наезд на священника на пешеходном переходе на 3 день после ареста за вождение в нетрезвом виде - это не ошибка
Üç defa alkollü araba kullanıp bir de yaya geçidinden geçen rahibe çarpmak hata değildir.
А Томми попал в тюрьму за наезд на священника
Tommy ise yaya geçidinden geçen bir rahibe çarptığı için hapse girdi.
Большой наезд, неизвестно, где он.
Elinde bir kurbağayla orada asla bulunmaz. Yakın çekim yapılır.
А ещё наезд на Элисон Дювиц.
Ayrıca Alyson Duvitz'e çarpıp kaçtılar.
Так заметают следы те, кто совершил наезд.
Birisi buradaki tampon çıkartmasını söküp arabayı yıkamaya götürmüş gibi görünüyor. Tıpkı bir vurup kaçma olayında aracı saklamaya çalışmak gibi.
Наезд со смертельным исходом, подвержение опасности по неосторожности, хранение запрещённых к обороту веществ, незаконное владение оружием, нарушение режима досрочного освобождения.
Evet, Oz'dan kaçmak için her türlü yol mevcuttur.
Оу, наезд.
Bak bu çok kötü.
- Плавный наезд! - Мило.
- Yaklaştırıyoruz.
Первая камера, возьми всех троих и наезд.
- Kamera 1, üçünü bir al.
- Это наезд.
Yazı çok sert.