По секрету Çeviri Türkçe
199 parallel translation
Скажите мне по секрету.
Bir şey soracağım.
Сегодня Джон Уилкс сказал мне по секрету что Эшли женится на Мелани.
John Wilkes bugün bana bir sır verdi Ashley'nin Bayan Melanie ile evleneceğini söyledi.
... по секрету, конечно, наиболее известных игроков-профессионалов. Но это не значит, что я признаю, что они на корабле.
Ama, onların gemimizde bulunduğunu kabul ettiğimi de sanmamanız gerekir.
Скажу вам по секрету, профессор, в Варшаву едет ваш старый друг - фюрер.
Önemli haberler var. Varşova'ya eski bir arkadaşınız geliyor. "Lider"
Ты думаешь, что делаешь что-то по секрету, а все об этом знают.
Bazı şeyleri sessiz sedasız hallettiğini sanırsın ama bir bakmışsın, herkes biliyor.
Я слышу то, что люди шепчут по секрету и вижу то, что полагают, никто не может слышать.
İnsanoğlunun gizliden fısıldadıklarını duyar kimsenin göremeyeceğine inanılanları görürüm.
Шепнули по секрету.
Dedikodu yaparlarken duydum.
- Эмили, я рассказал тебе по секрету.
- Emily, onu sana sır olarak söyledim.
И я скажу тебе по секрету.
Sana bir şey diyeyim, asla emekli olmayacağım.
Скажу тебе по секрету : я также, как и ты заработала на этом ограблении.
Aramızda kalsın, sigortayı kazıkladım biraz.
И я тебе скажу кое-что по секрету.
Sana bir sır vereceğim.
Сенатра сказал по секрету, что Луису 137. 137!
Frank dedi ki, "Joe Louis 137 yaşında".
Он сказал мне это по секрету.
Adam bunları sır olarak saklayacağım düşüncesi ile bana söyledi.
Могу я кое-что тебе сказать, по секрету?
Size sır olarak bir şey söyleyeyim mi?
Скажу вам по секрету.
Sana bir sır vereyim.
Я рассказала тебе об этом ребёнке по секрету.
Bebeğimle ilgili şeyi sana güvendiğim için söylemiştim.
Думаю, я могу сообщить по секрету, без риска услышать возражения от кого-то из присутствующих, что вы потеряли рассудок, который вам приписывали.
Kesinlikle ifade edebilirim ki, mevcut taraflarca yalanlanma riski taşımaksızın, bir şekilde delirmiş olduğunuz varsayılacaktır.
По секрету - говорят, что за визой - к вам.
Görüşmem gereken kişi sizmişsiniz.
Надо по секрету поговорить...
Dadı, sen ayrıl biraz, gizli konuşmamız gerek
Про остриц я сказала тебе по секрету.
Bağırsak kurdundan sır olarak bahsettim.
Сказала? Возможно, я и упомянула об этом Линг по секрету....
Ling'e sır olarak bundan bahsettim.
Скажу по секрету - ты знаешь об этом.
Ve sanırım içten içe bunu sen de biliyorsun.
После него было ещё двое, не считая мелкой интрижки на работе. Говорю тебе это по секрету, потому что, если там узнают,.. ... меня вышвырнут.
O... sonuncudan iki öncekiydi, ofisteki küçük olayı saymazsak ki bu konuda sana güveniyorum, çünkü ortaya çıkarsa sokağa atılırım, bilmem anlatabildim mi?
Я хочу тебе кое-что рассказать по секрету...
Sadece sana bir şey söyleyeceğim. Sana bir şey fısıldayacağım.
Она сказала мне по секрету. И заставила пообещать, что я не расскажу.
Özel olarak söyledi ve kimseye söylememem için söz verdirdi.
Эй, я тебе кое-что по секрету скажу.
Hey, sana küçük bir sır vereyim.
Ну же, Барнс... по секрету, между нами, у вас же не было связи с монашкой?
Ben de erkeğim, bana anlatabilirsin.
Насчет Ричи. Он сказал мне это по секрету и, знаешь...
Bana güvenerek yazmış bunu ve bilirsin...
Говоря по секрету, я думаю, они хотят этого так же сильно, как и мы.
İçten içe onların da o işi bizim kadar sevdiklerine inanıyorum.
Но, скажу вам по секрету, вы отлично нам подойдете.
ama düşünüyorum ki biraz sır söyleyebilirim ki, buraya tam uyacaksınız.
По секрету, у меня место только для троих.
Aslında dolabım en çok üç kişi alıyor.
Скажу по секрету : Все службы госдепартамента... ищут сейчас дипломатическое решение проблемы.
Benden duymadınız, Dışişleri Bakanlığı'ndaki tüm kurumlar diplomatik bir çözüm için çabalıyor.
Скажу по секрету - это место совсем не похоже на юридическое бюро.
Sana bir sır vereceğim. Burası bir avukat bürosuna benzemiyor.
Я тебе по секрету признаюсь, я люблю лошадей.
Sana bir şey söyleyeceğim, saçına bayıldım ve üstelik tıpkı bir at gibi gözlerin var.
- Я же по секрету сказал.
- Bunu sana sır olarak verdim.
Скажу по секрету, Галактика просто набита ими.
Sana birşey söyleyeyim, galaksi bunlarla dolu.
Скажу по секрету, Рэд.
Küçük bir sır, Red.
Скажу тебе кое-что по секрету... В храме тебе этого не говорили.
Sana bir sır vereceğim tapınağında öğretilmeyen türde bir şey.
Я скажу вам кое-что по секрету и прошу об этом больше не упоминать.
Sana bir sır vereceğim kimseye söylemeyeceksin.
Сказать вам по секрету?
Size bir sır vermemi ister misiniz?
Скажу тебе по секрету, мама сказала, что я становлюсь женщиной.
Bu bir sır ama annem artık bir kadın olduğumu söylüyor.
Вещи Бернарда пришлось постирать отдельно, ибо они - по секрету - немного гразноваты.
Bernard'ınkileri ayrı yıkamak zorunda kaldım çünkü biraz kirliydi.
- Я рассказал вам все по секрету!
- Bunu sana güvenerek söyledim!
Мистер Вулкот, где-то за час до вручения этого письма Биллом он поведал мне по секрету об огромном кварцевом месторождении.
Bay Wolcott, bu mektubu bana vermesinden bir saat önce... Bill bana çok büyük bir kuvars yatağı bulduğunu söyledi.
- Радистки по секрету сказали.
Seni gördüğüme sevindim.
- Вся область " "звонит" " по секрету.
Philip?
Но скажу по секрету, я тоже никудышный президент.
Ben de yöneticilikten pek anlamam.
И... скажу тебе по секрету.
Bunun hakkında sana güveniyorum.
По секрету.
Sakın kimseye gösterme.
Вне ведома Линдси Мэйби была довольно заметным членом масс-медиа. так как она по-секрету, обманом работала кинопродюсером.
Lindsay'den habersiz Maeby medyanın belirgin bir üyesi olarak kendi yöntemiyle gizlice yerleştiği film yöneticiliği yapıyordu.
Отдаю по секрету.
Aramızda kalsın.