Рожать Çeviri Türkçe
515 parallel translation
Больше я не буду рожать.
Başka çocuk yapmayacağım!
Еще и Роза Сарона... Не забывайте, что ей скоро рожать.
Ve Rosasharn, onun yakında doğuracağını unutmamalıyız.
Вам-то не рожать.
Bebek doğuramazsınız.
А ещё я решила рожать.
Ayrıca bebeği de doğuracağım.
Не хочу рожать здесь.
Bebeği burada doğurmak istemiyorum.
Чем рожать здесь, уж лучше...
Burada daha bebeği doğuramadan, ben -
Не то, чтобы я хотела уйти от нее, но я слышала, как мистер Фабиан говорил, что ее дублерша собирается рожать ребенка, и они ищут ей замену.
Beni ondan uzaklaştıracak birşeyi aklıma bile getirmezdim. Ama geçen gün Bay Fabian Bayan Channing'e yedeğinin.. .. bebek beklediğini ve onun yerine birini bulmaları gerektiğini söyleyince..
- Я никогда бы не стала рожать от тебя.
- Senin çocuğunu doğurmak istemezdim.
Шестого всегда рожать трудно.
Endişe etmeyin. Altıncısı her zaman en zorudur.
- Меня тошнит от твоей болтовни, как ты меня растил и обо мне заботился. Никто не просил меня рожать и...
Öf, beni nasıl bakıp, nasıl büyüttüğünü dinlemekten gına geldi.
Место, где они будут рожать и воспитывать собственных детей.
Küçük yavrularını büyütecekleri bir yer, ha?
Никто не просит тебя рожать ребенка.
Kimse senden çocuk sahibi olmanı istiyor.
- Ей через неделю рожать.
- Gelecek hafta bebeği olacak.
Мать начала его рожать в год коровы ( Уши ), но на свет он вылез уже в году тигра ( Тора ). Дрянь такая.
Annesinin doğum sancılarına başladığında "inek" yılı imiş ama doğum musibetli yeni yıl, "kaplan" da olmuş.
А скоро рожать будешь?
Doğum yakın mı?
Теперь не считаются с тем, что женщина должна рожать.
Bugünlerde bir kadın doğum yapmış yapmamış, kimsenin umrunda değil.
Мадам Вавилова, а рожать скоро?
Madam Vavilova doğuma ne kadar kaldı?
Думаете рожать детей это так просто, как война?
Çocuk doğurmak savaşmak kadar kolay mı sandınız?
Красная кавалерия нашла место и время рожать.
Kızıl Süvari tam doğum yapacak yeri ve zamanı buldu.
Похоже, вам рожать на днях, да?
Doğumuna çok az kaldı, değil mi?
Надо рожать в молодости.
Kadınlar gençken çocuk sahibi olmalı.
Большинство женщин обнаружило, что не могут больше рожать.
Kadınların çocuğu olmamaya başladı.
Совсем скоро рожать.
Zamanı neredeyse geldi.
Если она сделает аборт, не сможет рожать до 30 лет.
Bunu yaparsa, tekrar çocuk doğurması için 30 yaşına kadar beklemesi gerekebilir.
Ты знаешь как больно рожать?
Acısız doğumun nasıl olacağını bilmiyor musun?
Хочу выйти за тебя замуж! Хочу рожать от тебя детей!
Seninle evlenmek istiyorum Seninle çocuk yapmak istiyorum.
" Меня никогда не должна была рожать женщина...
" Asla bir kadın olarak doğmamalıydın...
В третьих, если бы Мария зачала ребенка через уши : она и рожать должна была бы через уши.
Meryem Ana kulaklarından yarattıysa o da kulaklardan yaratılmış olmalı, öyle değil mi?
Она создана для того, чтобы рожать.
Onda çocuk sahibi olmak için her şey var.
Когда рожать?
- Ne zaman doğacak?
А интеллектуалы идут на курсы и учатся этому. как рожать детей. да?
Entelektüeller bunu öğrenebilmek için ders alır. Karımla birlikte normal doğum yapabilmek için ders aldık. Öğrettikleri ilk şey, nasıl nefes almanız gerektiği.
Я человек простой но, по-моему... женщина нужна для того, что бы рожать детей, растить их с терпением и самоотречением
Ben basit bir adamım ama bana göre bir kadının çocukları olmalı ve onları yetiştirmelidir sabırla ve fedakarlıkla.
- Как мог мужчина, кого я любила, чьих детей я хотела рожать и кормить грудью, оказаться героинщиком?
Çocuklarını emzirmek istediğim, sevdiğim adam nasıl eroin satıcısı olabilir?
Я не хочу замуж, не хочу рожать детей и не хочу штопать носки мужу.
Evlenmek, çocuk büyütmek ve kocamın çoraplarını yıkamak istemiyorum.
Во второй раз я приехала рожать домой. И родила Ачинь.
İkinci çocuğumu Chin'i doğurmak için eve geri döndüm.
Рожать... Слышишь?
Çocuk sahibi olmak istiyorum.
Рожать?
Doğum mu yapacağım?
Рожать детей кормить их своим молоком.
Çocuk doğurabilmek ve... çocukları besleyecek sütü üretebilmek.
Если человечество совершенно, нужно перестать рожать.
Eğer insanlık kusursuzsa artık çocuk yapmamalı. Bu sana sık sık oluyor mu?
- Она боялась рожать детей, ей ведь сказали, что вы умерли при родах
Çocuk sahibi olmaktan.. korkuyordu. bilirsin doğumda öldüğünüzü söylemişlerdi.
Милая, я не хотел тебя огорчать : тебе скоро рожать.
Hamileliğinin son dönemindesin.
А ответственно рожать от женатого мужчины?
Evli birinden hamile kalmak mı sorumluluk sahibi olmak?
Я буду рожать с минуты на минуту.
Geldi gelecek.
Рожать в июле.
Temmuz ayında.
Не обвиняй меня - я не просила меня рожать.
Beni suçlama! Doğmayı ben istemedim.
Может в своем новом спектакле она будет рожать на сцене.
Yeni gösterisi için, belki de sahnede doğum yapar.
Мой врач сказал что если я буду рожать самостоятельно, может быть психоз.
Terapistim normal yolla doğum yaparsam, ruhsal bozukluk yaşayabileceğimi söyledi.
Я начинаю рожать. Вы не можете.
Doğum sancısı çekiyorum.
- Я не могу рожать.
- Açıkçası, onu doğuramam.
Скоро Тоне здесь рожать, подчмают, что ч меня гарем.
Hoşça kalın.
Вы можете рожать.
- Şimdi doğurabilirsiniz.