English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Rusça → Türkçe / [ С ] / Свежий

Свежий Çeviri Türkçe

1,197 parallel translation
- Созерцай белый трюфель - настолько свежий, что на нём видно вмятинки от копыт свиньи, которая вырыла его из итальянской почвы.
- Beyaz dolamandan sakın. O kadar taze ki, onu İtalyan toprağından kazıp çıkaran domuzun toynak izleri görünüyor.
Мне просто нужен свежий воздух.
Sadece biraz temiz hava alacağım.
О, свежий воздух!
İşte temiz hava!
В "Бэй Бриз" для нас есть свежий труп.
Bay Breeze'de taze bir ölü var. - Sen al.
Ну, кажется свежий воздух натолкнул меня на мысль, что лучше мне быть в постели.
Sanırım tüm o temiz hava bana yatakta kalmamım daha iyi olacağını düşündürdü.
Сэндвич с яичным салатом "Свежий"
"TAZE" YUMURTA SALATALI SANDVİÇ
— Да. — А он свежий?
- Taze mi?
Не забывай, я - ребенок, и мне нужен свежий воздух.
Unutmayalım, ben bir çocuğum ve taze havaya ihtiyacım var.
Итак вы видите, монсеньор, когда мне предоставляется возможность... я вывожу их на свежий воздух... и позволяю играть как... дети.
Gördüğünüz gibi mösyö... fırsat buldukça... onları güneş ışığına çıkarıyor, çocuklar gibi oynamalarına izin veriyorum.
Это в прошлом. А как же свежий воздух?
Ya taze hava, güneş?
Понятно, тьI решила вьIкинуть себя на рьIнок, пока товар на лицо свежий.
Yani sermaye hala tazeyken yeniden piyasaya çıkacaksın.
Моя матушка пекла свежий "Мадлен" каждое утро.
Annem her sabah taze kurabiye yapardı.
Люблю свежий снег.
Taze kar gibisi yok.
Тут здорово, свежий воздух.
Evet, bu gerçekten çok güzel. Temiz hava...
Это не будет свежий снимок.
Taze bir görüntü olmayacak.
- Хочешь кофе? Я заварил свежий.
Biraz kahve ister misin?
Просто свежий ордер на твой арест пришел по кортексу.
Görünüşe göre senin için, yeni bir tutuklama belgesi gövdeye takılıp buraya kadar gelmiş.
- Нужен свежий, незатасканный подход.
Yeni ve taze bir şey düşünüyoruz.
- Вот что значит свежий человек!
Kadınını buldun.
- У тебя в заднице подует свежий ветерок.
Kıçının lopları arasında serin bir bahar rüzgarı esiyor gibi olur.
Тебе нужно на свежий воздух.
Hava alman gerek.
- А он свежий?
Oh, taze mi?
- О, он такой свежий.
Çok taze.
- Нет ничего лучше, когда он свежий.
Taze olanından daha iyisi yoktur.
У меня дома дети, да и свежий воздух в лесу.
Evde çocuklar var... hem ormanda hava çok güzel.
Свежий претендент!
Yeni dövüşçü geldi!
Иди-ка, мне нужен свежий воздух.
Biraz hava almalıyım, çekil.
Ему нужен был свежий воздух.
Hava almaya çıktı.
- Свежий и чистый, никакого кофеина.
- Çıtır ve temiz. Kafein yok.
Хорошие люди живут в этой живописной деревне Свежий воздух и умиротворяющее молчание Это все раскрывает мне сердце.
Doğal manzaralı köyün insanları taze hava ve huzur dolu sessizlik kalbimi açıyor.
Им пойдет на пользу свежий воздух
Ara sıra temiz hava almaları lazım.
Свежий кофе?
- Taze kahve! - Harika.
Знаете, что, вынесу ее на свежий воздух.
Ben onu dışarıya çıkartacağım.
Настолько свежий, что еще видны следы от очков.
O kadar taze ki hala gözlük izlerini görebilirsiniz.
Ты достал мне свежий Харперс?
Harper'ın yeni sayısını aldın mı?
Сегодня ожидается небольшая облачность, свежий ветер, температура воздуха поднимется до 80 градусов.
Bugün parçalı bulutlu ortalama 30 derecek sıcak bir hava olacak.
Самый свежий.
Oldukça yeni bilgiler.
Я бы сказал принцессе Су, что она словно свежий имбирь на горшке риса моей жизни.
Prenses Suya hayatımdaki yerinin taze zencefil ve bir kase pirinç gibi olduğunu söylerdim.
У нас нет кондиционеров, так что я приготовил вам место в кабинете Роз, потому что там свежий ветерок и туалет поблизости.
Klimamız yok, o yüzden Roz'un ofisini hazırladım. Orası serindir, umumi tuvalete de yakın.
Свежий воздух.
Temiz hava. Ambar kapağı açık.
Идёмте, милая, свежий воздух полезен.
Hadi ama tatlım. - Biraz taze hava sana çok iyi gelecek.
- Мне нужен свежий воздух,.. - Свежий воздух. ... стакан воды и мягкая подушка, ладно?
Temiz havaya ihtiyacım var, bir bardak suya ve yumuşak bir yastığa.
Ладнo, а мы лучше пoйдём на свежий вoздух.
Siz beyler öpüşüp barışırken biz biraz temiz hava alacağız.
Свежий и чистый.
Çok taze ve çok temiz.
И рядом в реке плавает свежий лосось.
Nehirde tutulmayı bekleyen taze somonlar var.
Весь этот свежий воздух и спорт принесут тебе много добра. "
Temiz hava ve spor sana çok faydalı olur. "
Труп далеко не свежий, ему около месяца.
Bu yeni değil, en az 3 haftalık.
Свежий лобстер в Кигали.
Bizi onurlandırıyorsun, Paul.
Будет душно - можете выйти на балкон. Свежий воздух...
Eğer çok tıkanmış hissederseniz hava almak için buradan balkona çıkabilirsiniz.
В городе, за 135 франков за кило можно купить свежий хлеб.
Şehirde taze ekmeğin kilosu 135 Frank.
Мы же в лесу, тут везде свежий воздух.
Ormandasın, her taraf temiz hava!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]