95 Çeviri İngilizce
2,348 parallel translation
Merhaba, ben 95 mezunlarından Eun-sul.
Hi, it's Eun-sul. Class of'95.
Hey, 95 mezunuyum ben.
Hey, I graduated from the class of'95.
Temyiz başvurularının % 95'i ilk celsede reddedilir. - Doğru.
Ninety-five percent of automatic appeals are rejected out of hand.
Hepsi sadece 9,95 dolara.
THAT'S ACHMED'S STANDUP DVD. PLUS, THE BONUS MATERIAL.
Kafir ülkelere gönderim 69.95 dolara patlar.
ALL FOR ONE LOW, LOW PRICE OF $ 9.95.
Hayır, basit. 40 yıldır Dünya'nın zenginliğinin % 95'ini, % 1'lik bir kesim kontrol ediyor.
No, it's simple. 1 % of the world's population controls 95 % of its wealth.
95'te Balkan dilleri uzmanı olarak Elektronik İstihbarat Birimi'nden bize geçti.
Joined us from GCHQ in'95. An expert in Balkan dialects.
91 - 95 arası düzenlenen Acorn kod adlı bir İngiliz / Amerikan ortak operasyonuna dahil olan herkese ait bilgilere ihtiyacımız var.
A trace on everyone involved in a joint UK-US operation, codenamed Acorn,'91 to'95.
1995 yılındaki "Dixie-Trek" e mi gittim dedin?
You went to the'95 Dixie Trek?
1991 ve 1995 yılları arasında özgürlük savaşı verdiler.
Between 1991 and'95 they fought A bitter battle for independence.
Balkanlar'daki savaş 93-95 arasındaydı.
The Balkan war lasted between'93 and'95,
Sadece üç taksit $ 19.95.
Three easy payments of $ 19.95 each.
Pratiğimin yüzde 95'i artistik anlatımımı kullanarak, gerçek, trajik geçmişle, soyut, sonsuz geleceği uzlaştırmak.
95 % of my practice is utilizing artistic expression To reconcile the tangible, tragic past With the intangible, infinite future.
Ona $ 95'lık bir şişe zeytinyağı almıştım.
I bought him a $ 95 bottle of olive oil.
Danimarka ordusunun M-95'lerde kullandığı kurşun.
They're used in the Danish M-95s
Bu sözler bana, çalışanlarımın % 95'i ve tüm ailemi hatırlattı. Köpeğim hariç.
Well, that describes 95 % of my employees and everyone in my family, except for my dog.
95!
95!
Rick'e acele etmesini söylemek kolay ama bu balıklar saatte 95 kilometre hızla yüzebiliyor.
It's all very well telling Rick to hurry but these fish are capable of swimming at over 60 miles an hour.
Avrupa'nın eli değmeden önce Amerika'nın nüfusu 12 milyondan fazlaydı dört asır sonra bu sayı yüzde 95 azalarak 237 bine düştü
The population of the United States prior to European contact was greater than 12 million. Four centuries later, the count was reduced by 95 % to 237 thousand.
Nöroloji bilimi sayesinde biliyoruz ki, hayatımızın farkında olduğumuz ve bilincimiz tarafından kontrol edilen kısmı yalnızca yüzde 5'ten ibaret Yüzde 95'lik kısmında bilinçaltımız ve diğer insanların oraya yükledikleri programlar tarafından yönetiliyoruz
And now neuroscience has told us that in the unfolding of our lives only 5 % of our life is controlled by our conscious mind and 95 % of the time controlled by the subconscious with programs from other people that were installed in there.
L-95'in dışında bir otel var. Galaxy Motel.
There's a motel off I-95, the Galaxy Motor Lodge.
L-95'te bir motel var.
There's a motel off I-95.
- 95 nolu yolu takip et.
- Just stay on 95.
Şu an 95'teyiz.
We're on the 95.
Bunca zamandır hep 95 nolu yolda olmalıyız.
Must have been on the 95 the whole time.
Yeniden 95 nolu yola çıkacağız.
We're just gonna backtrack to 95.
Ona 95'te kalmasını söylemiştim.
I told him to stay on 95.
Aslına bakarsan bu, geçen gün - 95'te olanların yanında hiçbir şey.
In fact, this ain't shit compared to what just happened on I-95 recently.
... eğimiyse 95 derece.
... ninety-five degrees.
Örneğin taşlanmış kotunuzun fiyatı bu sayede 19.95 dolar kalabilir.
For example, your top of the line stone-wash jeans can stay on sale for $ 19.95 -
Okulumdaki çocukların yüzde 95'inden kısayım.
I'm smaller than about 95 % of the kids at my school...
İçeriğiyle ilgili olumlu düşünmüyorum ama pek çok şeyde 95 oldukça iyi bir rakam.
I'm not positive what it means, but in most things, 95 is pretty good.
2,20 burger, 75 sent patates 1 dolar 65 sent pasta 95 cent buzlu çay.
Two twenty for the burgers, seventy five cents for the fries... A buck sixty five for the pies... Ninety five cents for the ice tea...
- Sadece 95 saniye uyuyacak.
- Just 95 seconds only, stay awake.
Unutmayın, notunuzun % 95ini kapsayacak.
But it is 95 percent of their character.
95'de çalışmaları toparladım. Birkaç yıI ara vermek zorunda kaldım.
I wrapped-up the studies in `95 and really just had to take a break for a couple of years.
Evrenin çok büyük miktarını, belki % 95 yada daha fazlasını oluşturan karanlık madde var.
There is dark matter, which is a huge amount of the matter of the universe, maybe 95 % or more.
Hava zaten 35 derece.
It's like 95 degrees in here.
Yüzde 95'i annesinden geçmiş olmalı.
Ninety-five percent of that's gotta be from the mother.
Benelli, MP-95, 22 kalibre, Kore malı.
Benelli,. 22, official model, made in Korea.
Bi ip bi bant bi kaç eşya bu kadar valiz gerektirmez Fazlasını da ben sokucam 49,95 dolar.
Some rope and some ducttape and three bags of concrete don't cost all that much, I will bust a cap in that ass!
19.95 Dolara satacağız.
We retail it for $ 19.95.
Sevk sistemini 95'e çıkarın, 52 derece ve komuta merkezine haber verin.
Turn the tether propulsion systems up to 95, 52 degrees, and call the command center.
- Hayır, 1995.
No,'95.
95 yaşındayım ve sigarayı bıraktım.
I'm 95 years old, and I stopped smoking
Bana göre kadınların yüzde 95'inden güzelsin.
When I feel normal, % 95 of what you do is lovely.
Ayrıca 95 yaşında ve onu seviyorum.
And she's also 95 years old, and yes, I love her.
Bir adam ve bir sorgu memuru aynı odaya konulup adama bir soru sorulduğunda adamların % 95'i anında doğru cevabı söylemiş.
You put a guy in a room with an interrogator, and you ask him a question, 95 % of guys will tell you the answer straightaway.
Kayınpederimin 95. yaşını kutluyoruz.
Croats are totally indestructible!
- 1.95 boyunda.
- Six-four.
.. bayan Milly Council'in 95 sayfa senaryosuna gülerdi Evet onu öldürürdüm.Karakterinden bahsediyoruz
No man of reality, but if I live in scenario 99 pages of drei Millie Councel, and kill him.