Alarm Çeviri İngilizce
12,736 parallel translation
Evde alarm var mı yok mu bir bak.
Check to see if the house is alarmed.
- Evde alarm var mı?
Alarm system?
Cennette alarm verildi Castiel. Hiçbir susmayan bir alarm.
Alarms have been sounding in heaven, Castiel - - alarms that haven't gone off in... ever.
- O alarm Karanlık için.
Those alarms are for the Darkness.
Bu bir Acil durum alarmı, sınıflandırma protokolü yedi.
This is an emergency alert, classification protocol seven.
O zaman neden yangın alarmını çalıştırmadın?
So, then why didn't you pull the fire alarm?
Geçen sabah, bir alarm aldım...
Yesterday morning, I got an alert...
Araştırman bir alarmı tetikledi.
Your search must have triggered an alarm.
Öldürülen beş federal ajan alarmını tetikledi mi?
Five murdered federal agents ringing a bell?
Peki, ama saniyesinde bir alarm'ı tetikleyecek.
Well, duh, but the second I do, it'll trip an alarm.
Eğer takip programı delemeyi tamamlarsa diye alarm kurdum.
I set an alert just in case the back trace program ever finished compiling.
Yarın bu saatlere kadar dönmüş olmazsam, onlara haber verme konusunda sana güveniyorum.
If I'm not back by this time tomorrow, I'm counting on you to sound the alarm.
Bir tanesi bile çok sayıda kitabı dışarı çıkarttığımı anlarsa, alarmın tuşuna basar.
If just one of them realizes that I'm checking out scores of textbooks... sets off an alarm.
Kitapların fotokopisini çektiğimi anlarlarsa, alarmın tuşuna basarlar.
If they realize that I'm photocopying the books... sets off an alarm.
Alarmın tuşuna basarlar.
Sets off an alarm.
Biz tehdit alarmı veririz, polis oraya hücum eder, bomba da başka yerde patlar.
We call in the threat, the police rush there, and the bomb goes off someplace else.
Belediye ve LAPD şehir çapında alarm verdi, hepimiz polis şefinin basın konferansını bekliyoruz.
The mayor's office and lapd have issued a citywide tactical alert, As we are awaiting a press conference with the police chief.
Tatlı çift alarmı.
Cute couple alert.
Amber alarmı vermeliyiz.
He took them both. We need to issue an amber alert.
Güvenliğe göre yanlış alarm.
According to security, it was a false alarm.
- Nasıl yani, yangın alarmı gibi mi?
What, like pull his fire alarm or something?
Bu adamlar dikkatli, yanlış bir alarm olduğunu bilecek kadar zekidirler.
The guy is careful, smart enough to know a false alarm.
Ya yanlış alarm olmazsa?
What if it wasn't a false alarm?
Shanw'nın alarmını ve güvenlik sistemini kapatabilirim ama sadece 90 saniyeniz var.
Now, I can shut off Shawn's alarm and security systems, but the freeze is only gonna last for about 90 seconds.
♪ Da-dum, da-da-dum ♪ [bebek Coos ] [ Alarm blaring ] [ gergin müzik ] [ Alarm devam]
♪ Da-dum, da-da-dum ♪ [baby coos ] [ alarm blaring ] [ tense music ] [ alarm continues]
Sessiz alarma basabilirsin şimdi.
You can hit the silent alarm now.
Alarma basmamı mı istiyorsun?
You want me to hit the alarm?
Erken uyarı sistemimizde gönüllü olduğunuz için sağ olun.
Thanks for volunteering to be our early warning alarm
Penis alarmı!
Penis alert!
Sylvester, alarmın icabına bakılması lazım.
Sylvester, we need that alarm taken care of.
Pekâlâ, o zaman doğru olanı kessen iyi olur, çünkü kasanın elektriği yerine tüm bankanın elektriğini kesersen her yerde sirenler çalmaya başlar.
Well, you better cut the right one, because if you kill all the general electricity to the bank instead of just the vault power, we'll get alarm bells ringing all over the place.
Alarm altyapısı ise kurulumun 2008'de yapıldığını işaret ediyor.
The alarm sub-architecture indicated installation in'08.
Yani bir yıl önce, demek ki alarm en uzak siyah kabloda olacak ; mavinin altındaki yani şu. Umarım.
So, one year earlier, which means the alarm will be the outermost black wire beneath the blue one, which is... this one.
Alarm çalmadı.
No alarm.
Endişelenmeyin. Alarm kablosunu kestiğimde, tüm sistem sıfırlandı.
Don't worry ; when I cut the alarm, the whole system reset.
Yanlış alarm.
False alarm.
Yanlış alarm. Sadece termiş.
False alarm : it's just sweat.
Kahverengi alarm!
Code brown!
Sorun alarmı.
The trouble alert.
- Özür dilerim sindirim enzimi almayı hatırlamak için alarm kurmuştum.
Just my... daily reminder to take my digestive enzyme.
Budd sinyali Şangay'dan yayınladı ve Dorney'in bilgisayarı aracılığıyla savunma alarm sistemimize girdi.
Budd manufactured it in Shanghai and hacked through Dorney's computer into our defense alert systems.
Isımı kullanıp fıskiyeleri çalıştıracağım.
I'm going to heat-vision the sprinklers, set off the fire alarm.
Biz isteriz.
Now, I'd hack the building's server, set off the fire alarm. We would.
Yangın alarmını hackliyorum.
I'm hacking the fire alarm.
- Happy, yangın alarmını tetiklemek üzereyim.
Happy, I'm about to set off the fire alarm.
bu garip alarm.
Weird vibe alert.
- Ne tür bir alarm bu?
- What kind of alarm is that?
Yakınlık alarmı.
It's a proximity alert.
- Amber alarmını genişletmeliyiz.
He's capable of anything.
- Sorun alarmı. Pfft.
Pfft.
Yangın alarmını tetikleyeceğim.
Or...