Araştıracağım Çeviri İngilizce
794 parallel translation
Araştıracağım.
I'll look into it.
Anne, bir at satın alabilirmiyim, gidip araştıracağım.
Well, listen, Mama, I gonna go see if I can buy a horse.
Gece çökmeden araştıracağımız çok yer var.
We've a lot of ground to cover before nightfall.
Bu kurallara aykırı ama araştıracağım.
Well, it's against the rules... but I'll inquire.
Onu ben kendim araştıracağım.
I'll check on that myself.
Geminin kaybolduğu bildirilmiş mi diye araştıracağım.
I will investigate whether such a ship has been reported lost at sea.
- Başka bir pozisyon araştıracağım.
- I shall try for another position.
Bunu araştıracağım.
I'll be dogged.
Onu araştıracağım.
I'll find out about him.
Bir davaya emsal teşkil eden kararları araştıracağım. Bir manyak başka bir manyağı dava ettiğinde yargıç hangisinin daha manyak olduğuna karar veremezse 1890'da görülmüş başka bir davaya bakarlar.
When one kook sues another kook and the judge can't decide which is kookier, they go back to the case in another court in 1890.
Seni detaylıca araştıracağım.
I'll check you out in every detail.
Korkak. Ben özellikle araştıracağım.
I for one am going to investigate.
- Hayır, oradaki koruyu araştıracağım.
- No, I'm gonna search that wood over there.
Bu havalandırmaları temizlemenin yolunu araştıracağım.
I'll see if maybe there's some way I can clear those vents.
Donatos'un nasıl öldürüldüğünü araştıracağım.
And I'll take care of Donatos body.
Bu işin aslını araştıracağım ve birileri bunu ödeyecek.
I'm going to get to the bottom of this, and someone's going to pay.
Bu bilgiç şehirliyi araştıracağım.
I'll check on this wise city boy.
Bunu araştıracağım.
Let me check once again.
- Scotty, araştıracağım.
- Scotty, I'll find out.
Sanırım bu kervan bir yanıltmaca işin aslını araştıracağım
These can'ts might be just a cover I have a way to find out
Odanı araştıracağım.
I'll inspect your room.
Ben Green'le etrafı araştıracağım.
I'll check the region with Green.
Şey, madam, bunu araştıracağım.
Well, ma'am, I'm gonna get into this.
Bayan Norris'i araştıracağım
I'll check Mrs. Norris.
Kuşkusuz, bütün film çoğaltma laboratuarlarını araştıracağım.
Of course, I'm gonna check all the film duplicating labs.
- Ben kuzey ve güneyi araştıracağım.
I'm gonna check out the area north and south.
Şey, klüpteki herkesi araştıracağım, efendim.
Well, I'll check everyone else out at the club, sir.
Pekala, araştıracağım bu işi.
Alright, I'll investigate it.
Pekâlâ. Bunu araştıracağım.
All right, I'll investigate.
Bir araştıracağım.
I'm gonna have a look.
Sizin için bunu araştıracağım.
I'll set it up for you.
Ayrıca bir Spencer-Carmichael çiftliği var mı yok mu diye araştıracağım.
I'll also try to find out if there was a Spencer-Carmichael ranch.
Dövme yerlerini araştıracağım.
I'll check the tattoo places.
Evet, teşekkür ederim. Bunu araştıracağım.
Yes, thank you.'ll Check.
Bu konuyu araştıracağım.
Well, I will get to the bottom of it.
Dinle, çan kulesini araştıracağım.
Listen, I'll check out the bell tower.
Böylece araştıracağımız tek yer kalıyor.
So that leaves only one area for us to explore.
Pekala bu konuyu araştıracağım.
Well, I should be hung, drawn and quartered.
Robot bellek bankalarını araştıracağım.
I'll attend to the robot memory banks.
Müfettiş, istediğiniz araba plakasını araştıracağım.
Inspector, I'll get that license plate number you wanted.
Bu yeri araştıracağım.
I want to find out about this place.
Bu ahlaksız eylemi sonuna kadar araştıracağım.
Mr. Ross, I am going to order a full inquiry into this nefarious activity.
Aralarında bir şey var, araştıracağım.
There's some things between them I'm looking into.
Soruşturmanın gelecek aşamasında dış tarafları araştıracağım.
The next step is to ascertain the condition of your exterior.
Kimmiş bir araştır, her kimse sıkı bir yumruk yapıştıracağım.
You should figure it out, so I can give them my wrath.
Yani araştıracağız mı diyorsunuz?
You mean you'll investigate it?
Nasıl saldıracağımızı araştırdın mı?
How are things going with the attack
Şunu bir araştıracağım.
Well, I'll get this off.
Ölü bir tanesini araştıracağız ve sanırım bize istediğimizi verecek.
We'll examine a dead one and I think it'll give us what we need.
Ortağınız Lung ile yaptığımız işleri araştıracağından endişe duyuyorum.
I'm worried he'll investigate our business with master Lung.
- Bunu araştıracağım.
- I'll look into it.