Barda Çeviri İngilizce
5,663 parallel translation
- Bir keresinde o barda seks yapmıştım.
You know, I had sex on that bar once.
Evet ama esas iş, akşam barda içecek servisi!
But the real business is cocktails in the evening!
Chardonnay alt barda.
Chardonnay at the lower bar.
Aşağıdaki Chinese barda yapacağız.
Yeah, we'll do it at the Chinese spot downtown.
Biraz gecikeceğiz çünkü barda günler sonra müşteri var.
We're gonna be a couple of minutes late'cause we have customers at the bar for the first time in days.
Evet, bir kız sana barda evet dedi diye eve gittiğinde de evet diyecek demek değil bu.
Yeah, just because a girl says yes to you in the bar does not mean she's gonna say yes to you when you get home.
Ben seni aştım sanıyordum ama bu gece barda seni görünce her şey geri geldi.
I thought I was over you, but seeing you at the bar tonight brought it all back.
- Hayır, bu gece barda tanıştık.
Oh, no. We met tonight at the bar.
Biz sürekli, bu gece tanıştığımız o barda oluruz.
We'll always have that random bar we m... we met in to... tonight.
Çözüm, caddenin aşağısındaki barda.
There's a solution down the street at a pub.
Doktor ona sakin olmasını söyledi, ama ben onun bana barda yardımcı olmasını sağlamaya çalışıyordum, ve sonra bana anlattı... herşeyi.
The doctor told her to take it easy, but I was trying to get her to help out at the pub, and then she told me... everything.
Northern Quarter'daki bir kaç barda fedailik yapıyormuş.
Doorman. He used to work at a few bars down the Northern Quarter.
Biliyor musunuz? Barda, hayatta bu şekilde bira içmem. Ama evde takılıp televizyon izlerken oldukça tatlı.
You know, I wouldn't necessarily drink beer like this at a bar, but if you're just chilling at home watching tube, it's pretty sweet.
Geçen yaz Hamptons'da karaoke barda söylediğimizden beri.
Since we sang it at the karaoke bar in the Hamptons last summer.
Gece 2'ye kadar falan arkadaşlarımla barda içiyorduk.
I was with my buddies down at the ice house till 2 : 00 A.M. or so.
Carlos bize barda buluşacağımızı söyledi, kendi barı olduğunu söylemedi.
Carlos said we were gonna meet him at a bar, Not his bar.
Barda yaşanan tüm o sarhoşluk Camomile'ye metro işini söylemen için büyük bir oyunmuş.
You stabbed me in the back. You betrayed me. The whole drunk at the bar.
Barda yatmadan önce birkaç bir şey içebilirim.
You know, I might grab a nightcap at the bar.
Çocuğumun yeni hayatında barda çalışan kamyonet kullanan birinin olması sence nasıl bir duygudur? - Gerektiğinde insanların boğazlarını... - Ben fedai değilim.
Well, how do you think it feels that my kid has to go the new guy in his life who-who works at a bar and drives a truck and... rips people's throats out whenever they...
Artık barda oturmuyor musun?
What are you... not sitting at the bar anymore?
Küçük bir barda buluşmak ister misin?
You want, uh, you want to meet up at the noodle bar?
Aslında, sen barda ne yapıyordun?
In fact, what were you doing at the bar last night?
Az önce havalı bir kafe barda koner verdim.
I did a gig recently at a swanky coffee bar.
Barda çalışan Lena isimli kızı bir deneyin.
Try Lena, the girl behind the bar.
Lena, benim için sadece güzel bir kız barda çalışıyor, ama borcun ödenene kadar, o kız bana ait, sana değil.
Lena here is nothing more to me than a pretty girl behind the bar, and until the debt is paid, she is my girl, not yours.
Bunu bir keresinde Deke anahtarlarını en sevdiğimiz barda unutunca yapmıştık bar dediysem içmene izin veren bir içki dükkanı.
We did this once after Deke left his keys at our favorite bar, which is actually just a liquor store where they let you drink.
O barda.
In the! bar.
Barda bulduğumuz ayyaş haline geri döndü.
He's right back to being the buffoon we found in the tavern.
Barda olacağını farketmemişim.
I'm sorry. I didn't realize it was in a bar.
- Barda olmak konusunda mı endişeleniyorsun?
Are you worried about being in a bar?
Bes gibi barda bulusalim mi?
Well, how'bout the bar at like 5 : 00?
Yani, 12 yaşında bir çocuktan arama geldiğinde bir barda içki içiyordunuz.
So, you were drinking at a bar. When you received a call from a 12-year-old minor.
Barda bir kadınla tanıştım ve birkaç saatliğine arabasına geçtik.
Yeah, I met a woman at a bar, and we went out to her car for a couple hours.
Kadının arabasına gitmeden önce barda ne kadar kaldınız?
How long were you in this bar before you went out to this woman's car?
- Yani barda mı kaldın?
So you stayed at the bar?
Sanki kızla barda tanışmışız da, sen bana ayarlıyorsun gibi.
Like if we met her at a bar and you talked me up.
Barda buluşacağımızı sanıyordum 20 dakika önce yani. Burada ne işin var?
I thought we were meeting at the bar... 20 minutes ago.
Tiyatro arkadaşlarımla dolu kahrolası bir barda mı?
In a fucking bar full of your theater friends?
Gece yarısı bir kızın arayıp barda buluşmak istemesi randevudur.
Well, late night call from a girl plus drinks at bar equals date.
Bir adam barda yürüyormuş...
A guy walks into a bar...
Bir gece Martin ve ben bir barda içiyorduk. Bu büyük sürpriz değil.
So one night, Martin and I are at a bar, and we're having drinks, and that should come as no surprise.
Bir barda garsonluk yapıyorum.
I wait tables at a roadhouse.
Sana barda açık hesap bıraktım.
I left you an open tab at the bar.
Aidan onunla barda buluşmamı istedi.
- Aidan wanted me to meet him at this bar.
- Sen bana - Dublin'deki barda konuşmayı teklif etmiştin, hatırladın mı?
Remember in that bar in Dublin, you offered to... talk?
Ve barda ögrendiğim birşey varsa, Bu insanlar bokun kokusunu 1 mil öteden alabilirler.
And if there's one thing I've learned from working in a bar, it's that people can smell bullshit from a mile away.
- Connectroid'deki profiline göre Strickland cumartesileri bir barda at yarışlarını izliyormuş.
According to his Connectroid profile, Strickland spends Saturdays at a bar watching horse races.
Barda, sol omzunun hizasında.
He's at the bar, right over your left shoulder.
Diğer herkes zafer yürüyüşlerindeyken... barda onlara verilen içkilerini alırlarken... tüm güzel kızların öpücükleriyle kahramanlar olarak çağrılırlarken.
When everyone else is on their victory marches..... getting drinks bought for them down at the pub... .. kisses off of all the grateful girls, getting called heroes.
- Barda oturabilir miyiz?
Can we sit at the bar?
Max azgın bir leprikon ve işeme hunisi satıcısı ile barda takılmak mı?
Max, barhopping with a horny Leprechaun And a pee funnel salesman?