Boş versene Çeviri İngilizce
1,289 parallel translation
- Boş versene!
- Fuck what you know!
Boş versene.
Forget it.
Boş versene!
Give it a rest!
Boş versene, hemen bir sigara içmem gerek.
Never mind 101. I need a smoke.
Boş versene.
Oh, give me a break.
- Yok bir şey. Boş versene sen.
- What's it mean?
Boş versene!
Screw that!
- Boş versene.
- Whatever.
Boş versene.
Forget you.
Boş versene.
Oh, forget it.
- Boş versene! Bu çok aptalca!
Oh, forget it!
Boş versene. Ben gidiyorum.
Forget it, I'm out of here.
Boş versene.
Hey, fuck that shit.
Hey, boş versene.
Hey, hey, fuck that!
"Patronmuş". Boş versene.
"Boss." Fuck it, who needs it?
Boş versene, o gelmiyor.
Well, you can stop saying that because she's not coming.
- Oh, Boş versene!
- Her husband!
Boş versene.
Don't count on it.
Hah, mutlu günmüş, boş versene.
Happy day, happy day. Happy day, my ass.
- Evet, çok leziz. Boş versene.
- Yes, they're scrumptious, aren't they?
Boş versene, şişko.
- Forget it, fat ass.
Boş versene.
Forget it!
1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8. Boş versene.
One, two, three, four, five, six, seven, eight.
Boş versene abi.
Fuck that, man.
Boş versene, haydi.
- Bullshit, come on.
- Boş versene, korkak.
- Stop it, you pussy.
Boş versene sen!
Forget it!
Boş versene, Anne, hiçbir yere gitmiyorum.
Forget it, Mum, I'm not going anywhere.
Bu kardeşim, Donald. Kendisi ayrıca benim avukatım. Boş versene.
- This is my brother Donald, he's also my lawyer.-Oh, give me a break.
- Boş versene!
- Never mind!
Boş versene, Carter!
Just forget it, Carter!
- Boş versene.
- Give me a break.
Tatlım belki Joe'ya gidip, havuzunu geri almasını söylemelisin, ha? Boş versene.
Oh, sweetie, maybe you should go over to Joe's and return his pool, huh?
Boş versene. Savaşacağım.
Forget it I'm fighting back.
Boş versene, geçen sene herkes sarhoş olup, bir grup azgın genç gibi davranıyordu.
Oh, come on, last year, everybody just got drunk and acted like a bunch of horny teenagers.
- Boş versene.
- Please.
- Boş versene. Bak.
Forget it.
Boş versene.
Come on.
Boş versene, ben gidiyorum.
Fuck this, I'm going.
Boş versene! Sana canlı ihtiyacımız var!
We need you alive.
Boş versene. Şimdiden evlisin.
You're almost married as it is.
- Boş versene Gus.
- Oh, give it up, Gus.
Boş versene sen.
How's it going?
Boş versene.
- Whoa, Georgia.
Boş versene!
Just for one weekend.
Boş versene.
It doesn't matter.
Boş versene, yalancının tekisin sen.
Forget it, liar.
Boş versene.
I've changed my mind.
Boş versene.
Never mind hi.
- Boş versene.
Save it.
Boş versene.
Oh, please!