Brady Çeviri İngilizce
2,127 parallel translation
Tom Brady en iyi gününde bile o binayı buradan vuramazdı
Tom Brady couldn't hit that building from here on his best day.
- Şuradaki Brady Sacks değil mi?
- Oh, my God. Is that Brady Sacks?
Brady buraya gelecek cesareti bulursa...
Because if Brady had the nerve to show up here,
Brady Sacks mi?
Brady Sacks?
- Brady...
- Brady...
Evet, hatırlıyorum, Brady benden Applebee's'te ayrıldığını çok net hatırlıyorum.
Yeah, I remember, Brady, really clearly, when you broke up with me in the Applebee's.
- Çok zor. Ama Brady anlıyorum dedi.
I think he said he gets it.
Jack Brady.
Jack Brady.
- Brady.
O'Callaghan.
Brady O'Callaghan
Bradycallaghan.
O'Brady Callaghan!
O'Bradycallaghan.
Yatakta benimle uyumayacaksın Bay O'Brady Callaghan.
Well, you're not sleeping in that bed with me, Mr. O'Bradycallaghan.
Tam ismim O'Brady Callaghan.
Mrs. O'Bradycallaghan.
Brady, ikinci sınıflar bilim fuarında kazanabilecek misin evlat?
So Brady can win the second grade science fair. Right, B-boy?
Brady nerede?
Where's Brady?
Birincilik ödülümüz, Fare Labirenti yapan Brady'ye gidiyor.
Now, our first prize goes to Brady for his Mouse Maze.
- İyi iş çıkardın Brady.
- Good work, Brady.
Brady'yi ne kadar sevsem de hem de kelimelerle anlatılamayacak kadar çok sadece anne olmak yetmiyor.
As much as I love Brady and I do love him more than words being a mother is not enough.
Bay McClain tarafından sunulan bazı teklifler var.... Maryland ve Georgia Suç araştırma merkezi raporları... Mr. Whetstone, Siz ne teklif edeceksiniz?
We have, uh, several motions filed by Mr. McClain... seeking information under Brady versus Maryland... and the Georgia criminal discovery statute.
Brady, sence de 40 yıl sonra gittiğini hala fark etmemiş midir?
Brady, don't you think that after 40 years she might have noticed he's gone?
O'nun acı çekmesinden hoşlanmış gibisin Brady.
You seem to like the idea of him suffering, Brady.
Ama sanırım o ayeti unutmuşsundur, değil mi Brady?
But you probably just forgot that verse, didn't you, Brady?
Eğer doğru hatırlıyorsam Brady lanet tapu hala O'nun üstüne, değil mi?
If I remember right, Brady, his name is still on the goddamn deed, ain't it?
Brady O'nun döndüğünü söyledi.
Brady told he was back.
Brady, Warren'ın aradığından bahsetti.
Brady told about Warren calling.
Hayır, sanırım Nashville'e gitti Brady annemle ilgili aradığını söyledi.
No. He's gone up to Nashville, I reckon. Brady told about you calling about Mama.
Evet, bu Brady'nin işi.
Yeah, that's Brady's doing.
Brady sadece bir çukur bıraktı.
Brady just left a hole.
Brady böyle derdi.
That's what Brady says.
Brady delirdiğimi düşünüyor.
Brady thinks I'm crazy.
Brady kafamdan uydurduğumu söylüyor.
Brady says it's all in my head.
Büyükbabam bir karavan satın aldı ya da en azından gönderdiği parayla Brady O'na aldı.
Granddaddy bought a trailer or at least he sent money so that Brady could buy him one.
Brady.
Brady.
Brady'ye anlattığımı söyleme.
Hey... Don't tell Brady that I told.
Evet, Brady O'nu lanetlemişti.
Yeah, well, Brady put a curse on him.
Brady ve lanetleri.
Brady and his curses.
Brady'yi hiç gördün mü?
You ever see Brady?
Les? Şu Brady McDaniels var ya, adam daha şimdiden birkaç gün gelmedi bu ay.
About this Brady McDaniels, he's already missed several days this month.
- Mektuplar senin, Brady.
- It's your journey, Brady. You decide.
Brady.
Brady. Brady.
Brady. Anahtarlarını ver bana, bir bardak daha doldurayım.
Give me your keys, I'll pour you one more.
Brady.
Uh, Brady.
Brady için teşekkürler Tanrım.
Thank You, Lord, for Brady.
Brady'nin o planı keşfetmesine yardım et çünkü Tanrım, biliyorum ki yapmak üzere olduğun şey harika olacak.
Help Brady discover that plan, because, Lord, I know you're about to do something... wonderful.
Brady?
Um, Brady?
Bu çok farklı, Brady.
This is different, Brady. I don't...
Brady?
Brady?
Brady!
Brady!
- O'Callaghan.
Brady.
O'Brady Callaghan'lar
O'Bradycallaghans.
Brady McDaniels.
Brady McDaniels.