Brian Çeviri İngilizce

Henüz değil. Eğer 2500 saati kırabilirsek, Brian bize % 10 prim koparmaya çalışıyor.

Brian's pushing to get us a ten percent bonus if we crack 2,500 hours.

Brian adlı bir çocuğu doğurdu.

She's given birth to a boy named Brian.

Bu Brian olmalı.

This must be Brian.

Hadi, Brian.

Go on, Brian.

Brian.

Brian.

Brian, konuşmanın tam ortasındayım.

Brian, I am in the middle of a conversation.

NBC'den Brian Ross'un raporlarına göre... Seal, hükümet için soz bir kez daha tanıklık yapmak üzereydi.

NBC's Brian Ross reports that Seal was about to testify for the government once again.

Selam Brian.

Hey, Brian.

Yüklemeye hazır üç tane arama motorum hazır, "En iyi Teksas Bifteği Nerede" "LA Nehri'nde bisiklet nasıl sürülür?", "Neden UF, satrançtan daha zor?"

Look, Brian, I got three Webisodes all ready to upload... "Where to Find the Best Beef Machaca," "How to Bike the LA River," and "Why Ultimate Frisbee is More Complex Than Chess."

Bak ne diyeceğim Brian?

Well, guess what, Brian?

- Selam Brian.

- Hi, Brian.

Brian, seni masamın üzerinde görüyorum!

Brian, I can see you fucking on my desk!

- Evet, adamımın adı Brian Curtis küçülmeye gidip işten çıkardıkları biri Jasper, Alabama'da yaşıyor.

My guy's Brian Curtis, he's been downsized, lives in Jasper, Alabama.

Brian'a bir mail yaz, Hayes'te işe girdiği için tebrik et.

Send Brian an e-mail, congratulating him on the job at Hayes.

Sonra işvereni ara, Brian'ın çok heyecanlı ve minnettar olduğunu, teklifini kabul edeceğini söyle.

Then call the client. Tell them that Brian is excited, grateful, and accepts the position.

Bay Brian Curtis hakkında rahatsız ediyorum.

This call is in regards to a Mr. Brian Curtis.

Bay Wells, ben New York'taki Brown ve Thomas'dan Bryan Woolf

This is Brian Wolf at Brown Thomas in New York.

Harika bir fikir Bryan

Well, that sounds outstanding, Brian.

Elbette Bryan biz ne yapıyoruz burda

Of course, Brian, that's the only way to speak.

Orda bi dur Bryan

Wait just a minute there, Brian.

Bryan

Brian? Hi. Hollis.

Anlaşma falan değil Bryan dalga geçiyor resmen

This isn't a deal, Brian... this is a goddam rape! Listen to me!

Burada adımı bile göremiyorum

I don't even see our name on here, Brian.

Sen neden bahsediyorsun oğlum

What the fuck kind of way of talking is that, Brian?

Kenny Wells'i mısır tarlasına bırak

Well, just throw Kenny Wells in the fuckin'cornfield. Fuck you Brian!

Bu eller var ya Bryan

You see these hands, Brian?

Anlaşma bitti Bryan

The deal's done, Brian.

Alışırsın merak etme

You'll be fine, Brian.

Brian Smithwick.

Brian Smithwick.

Brian neden ofisime geçmiyorsun?

Brian, why don't you step into my office?

Brian, Japonya'ya saldırabilirmişiz diyorlar doğru mudur?

Brian, Is it true we might be finally invading Japan?

Yani her şeyi bilen Brian Smithwick'i mi diyorsun?

Oh, you mean the all-knowing Brian Smithwick?

Pekala, sana bol şans diliyorum Brian.

Well, I wish you all the luck in the world, Brian.

Brian...

Brian...

Şimdi Brian'a şikayet ederim!

Don't make me have to go to Brian!

- Brian'ı tanımıyorum!

- I don't know who Brian is!

Ben Brian, bu da kardeşim, Sam.

I'm Brian, this is my brother, Sam.

Brian?

Brian?

Cheese, Brian'ı uyandır.

Cheese, go wake up Brian.

Beyler, Brian'a bir şeyler olmuş.

Guys, something's wrong with Brian.

Brian, neyin var?

Brian, what's wrong?

Biri gidip yardım çağırsın. Yoksa Brian ölecek.

Somebody's gotta go for help, or Brian's gonna die.

Seninle geleceğim, beyler siz Brian ile kalın.

I'm gonna go you, guys stay here with Brian.

Brian, geçti.

Brian, it's okay.

Brian nerede?

Where's Brian?

Brian!

Brian!

Kardeşim Brian, biraz dinlen, Jeremy Duffin ile talihsiz bir olay yaşadık.

My brother Brian, God rest his soul, had an unfortunate encounter with Officer Jeremy Duffin.

O lanet olası Brian Hatt beni görmeye geliyor.

Come back for one day and that fucking Brian Hatt guy comes back to haunt me.

- Brian Hatt'ı hatırlıyor musun?

- Do you remember a Brian Hatt? - Yeah, he's a piece of shit.

Kim, bu Uzun Brian. - Brian Hooper.

Kim, this is Tall Brian.

Uzun Brian. - Merhaba.

Brian Hooper.