Buffalo Çeviri İngilizce
2,102 parallel translation
Bufalo Burger'ım geldi.
My buffalo burger has arrived.
- Bufalo için değil.
Not for the buffalo.
Bu arada elbise esnemiş ve üstüne "buffalo" sosu dökülmüş halde geldi.
By the way, the robe came stretched out with Buffalo wing sauce on it.
Ana caddeden sola dönüyor ve torpidoda bizonlu beş sent bulmuş.
He's turning left on Main and he found a Buffalo Head Nickel in his glove compartment. No.
Bizonlu beş sent.
- Hey, check it out. Buffalo Head Nickel.
Bu bufalonun bu gece gösteriye çıkmasını istiyorum.
I want the Wind Buffalo to perform tonight.
Karşınızda... Rüzgar Bufalosu.
I give you the Wind Buffalo!
Afrika mandaları da yollarda.
Buffalo join the great trek.
Kuşların ardından mandalar gelir.
Behind the birds come buffalo.
İnsanların tuvaletleri ölü bir bufalo varmış gibi kokuyor!
Smelled like a buffalo had died in the people's closets!
Hey Öküz!
Hey buffalo!
Buffalo Vadisindeki AvCon, 6. pompa.
AvCon on Buffalo Canyon. Pump six.
Çünkü bir bufalonun tüm parçalarını kullandık bu evde.
Because we use every part of the buffalo in this house.
- Buffalo kanadı sever misin?
- Do you like buffalo wings, Willie?
Bu buffalo kervanları "Nai Hoi" olarak tanınırdı.
These buffalo merchants were known as "Nai Hoi".
Hiçbir buffalo tüccarı onu yenemedi.
Not a single buffalo trader has ever beaten him.
Bu gizli güçleri olan buffalo hırsızı Sing.
Sing is a buffalo trader with magical powers.
Buffalo simsarı yüzünden buradayım.
I'm here because of a buffalo trader.
Demek seni buffalo hırsızı yapan bu?
So, what made you want to be a buffalo thief?
Bu yüzden yıllardır buffalo hırsızlarını ve tüccarlarını avlıyorum.
From then on, I've been hunting down buffalo thieves, and buffalo traders alike, to find the one who killed my parents.
10 yıldan beri buffalo tüccarlğı yapıyorum.
I've been a buffalo trader for over 10 years.
Buffalo tüccarları gibi olmak istiyorduk.
We used to work as buffalo traders.
gerçek bir dövüşçü görmek istersen salya ve kan, bir bufolo gibi yürek, adamın odur.
if you wanted to see a real fighter, spit and blood, balls like a buffalo, he was your man.
suna bak, madeni para.
Check it out- - a buffalo nickel.
Hayır onlar manda eti.
No, no, those are buffalo wings.
Mesela dev bir bufalo, ya da canavarımsı şeyler,... hani şu vücudu bir mors gibi olup..
Like... a giant buffalo. Or some sort of monster, like something with the body of a walrus
Buffalo kovalayacak yaşı geçtiğin zaman ise, yaşlı kadının yanına çekilip kolye yapma zamanın gelmiş demektir.
When you're too old to chase the buffalo, it's time to stay back with the old women and make necklaces.
Buffalo'ya taşınmamızı istiyorlar.
THEY WANT US TO RELOCATE... TO BUFFALO.
- Ben, Buffalo'dan Dan, Mark Chisholm,
- Who went? - Me, Dan from Buffalo,
- 85'ten fazla Bufalo sentliğim var, Shawn.
I have over 85 Buffalo nickels, Shawn. Okay.
Hayvanın hiçbir yerini ziyan etmeyeceksin, derler, değil mi Raja?
Use every part of the buffalo, right, Raja?
Demek Salt Lake City'e gideceğimizi sanıyorlar,... ama aslında Buffalo'ya gidiyoruz.
So they think we're going to Salt Lake City, but we're really - Going to Buffalo.
Buffalo'da ne yapacağız ki?
- What are we supposed to do in Buffalo?
Manda kanadından alın!
Have a buffalo wing.
Bu mandalar kocaman olmalılar, çok fazla kanatları var.
They must be enormous, these buffalo. So many wings.
Gümüş Tepeler'in ovalarından acı dolu haykırışlar yükselir çiftleşen iki Talinkty, yani eşcinsel boğalardan Ojibweler ruhlarındaki ikilik yüzünden kutsal sayar onları Mutluluk Diyarı'na doğru koca boğa toynağını vurup yere çiğnediler toprakları on dakikada dümdüz ettiler.
From the plains of Silver Heights, the pained cries rising from between two mating tilinkti, or homosexual bulls, held to be sacred for their double spirit by the Ojibwe, spark a colossal buffalo stampede down into Happyland, trampling the playground under hoof, leaving it completely flat within ten minutes.
Buffalo'dan geliyorum ben!
I'm from buffalo!
- Buffalo'nun dışında.
Outside of buffalo.
Çöl fırtınasında hayatını kaybetmiş. Ama annem favori şarkısının bu olduğunu söylerdi hep. Şansa bak.
but, um, mommy used to say that he had this real favorite song, * oh, give me a home * * where the buffalo roam * * where the deer * * and the antelope play *
4 ay. İçinde bir manda ölene kadar havuzumuz bile vardı.
Had a hotel pool till a water buffalo died in it.
Daha beleş tavuk butlarını bile dağıtmadılar.
They haven't even put out the free Buffalo wings yet.
5 dakika içinde başlayacak eğer birileri tavuk kanatlarını ortaya çıkarmazsa.
Well, in about five minutes if somebody doesn't put the Buffalo wings out.
Evet ama Buffalo Creek Faciası diye çok önemli bir dava vardı.
Yeah. Well, there was a landmark legal case The Buffalo Creek Disaster.
Buffalo Creek kazazedeleriyle ilgili makaleleri okudum. Dama vuran ufacık bir yağmur sesi bile onları krize sokabiliyormuş.
I've read accounts of Buffalo Creek survivors where they became hysterical at the mere sound of raindrops on a tin roof.
After months of drought, the buffalo reach the end of their long migration, and the rivers begin to flow again in the Kalahari.
After months of drought, the buffalo reach the end of their long migration, and the rivers begin to flow again in the Kalahari.
Haberleri bitirmeden önce Kongre'ye Buffalo temsilcisi seçilen arkadaşımız Evan Baxter'ı tebrik etmek isteriz.
But before we sign off, we'd like to congratulate our very own Evan Baxter, who has just been elected Buffalo's representative to Congress.
Evan Baxter kampanya sırasında verdiği sözleri tutmak için yarın göreve başlıyor.
Former Buffalo News anchor, Evan Baxter, takes office tomorrow to make good on a lofty campaign promise.
Buffalo bürosundaki Alex'in çocuğu doğdu.
And Alex at the Buffalo office had her baby.
Buffalo'daki hayatımızdan sen Depresyon teknenle yelken açasın diye vazgeçmedik.
Because we didn't leave our lives in Buffalo so you could sail the S.S. Depression.
Bufalo avlıyordu.
He was buffalo hunting.
- Hangi tip?
- Buffalo.