Bully Çeviri İngilizce
2,266 parallel translation
Lily, bu sene, bu utanmaz arlanmaz, acımasız sene canıma okumaya devam ediyor.
Lily, this year, this nasty schoolyard bully of a year will not stop punching me in the face.
Sonra şu çocuk ve yeni arkadaşları Colin'e dayılanmaya başlamış.
Then the boy and his new friends start to bully Colin.
Koğuşun kabadayısıdır.
Oh, that must be Ezra, the ward bully.
Bir zorba, kavgaya yumrukla başlamaz.
A bully doesn't pick a fight with a punch.
Şu kabadayı mı?
That bully?
Zorbalıkla üç karını kaçırmış olabilirsin ama ben bir yere gitmiyorum.
You may have been able to bully three wives out of your life, but I'm not going anywhere.
Bu arada ne cüretle bana zorba der?
Besides, how dare she call me a bully?
Tüm mahalleye senin zorbanın teki benim de iyi biri olduğumu göstereceğim.
I'm gonna show the entire neighborhood that you are nothing but a big bully and I am a nice person.
İşte dede, şimdi daha iyi değil mi?
I told him not to bully Bono or anybody else in school. I said it's not good and I told him he'd make more friends if he was nicer... or I'd stick him like a pig.
- Anne, kimin başladığı önemli değil.
No, it's you that doesn't know your son's a little bully!
Yoga dersimdeydim Mary Matthews'in yanında düşünce gücümle havada dururken Teddy Brannigan hakkında konuştuğunu duydum.
Here, did you hear the joke about the bully? No, you didn't - cos there's nothing funny about bullying.
Zorba!
Bully!
Zorba.
Bully.
Zorba dedim.
I said bully.
- O bir öküzün kıçına tekmeyi bastı
- He kicked a bully's ass.
Canadian Parks ve Wilderness ile ilgilidir. Başka birisi gelip de bize zorbalık ettiğinde, anlaşma, fiilen bir araya gelip saldırıyı birlikte püskürtmemizi gerektirir ve "benimle savaş, çetemle savaş" diyebiliriz.
Canadian Parks and Wilderness on our side, when someone else comes and tries to bully us, the agreement actually requires that they come and work with us in repelling the attack and we'll be able to say, "Fight me, fight my gang."
- Zorbadır
He's a bully.
Bay Balagan, Şu koca, Hugo, zavallı Gurjit'i öldürdü mü?
Mr. Balagan, did that bully, Hugo, kill poor Gurjit?
Kimse sizi sindirmeye çalışmıyor, Elliot.
You guys can't come in here and bully us. okay, no one is trying to bully anyone, elliot.
Mizuha'yı korkutma!
Don't bully Mizuha!
Onu korkutma!
Don't bully her!
Dördüncü sınıf çocuklarını itip kakmak zevkli mi?
Is it fun to bully the fourth graders?
Büyükbaban biraz zorba.
Your grandaddy is a bit of a bully.
Kendine fazla yüklenme.
Don't bully yourself.
- Pekala bravo sana.
Well... Bully for that.
Kabadayı olduğumdan falan değil...
Not that I was a bully...
Bırak, röportajcı zalim görünsün.
Let her come off as the bully.
General Bully Lei askerlerini çok sever.
General Bully Lei loves his soldiers.
Bully Lei arkadan vurmaz.
Bully Lei isn't a backstabber.
Haklısın Kardeş Bully.
You're right, bro Bully.
Çıldırdınız mı Bully?
Are you mad, Bully?
Bull Lei aptalın teki.
Bully Lei is a fool.
Bully Lei!
Bully Lei!
Bully! Yardım et!
Bully... help me.
Silahlı adam ise Bully.
The man with the gun is the bully.
Bilge çok uzaklara gidince... Bully kızı kaçırdı.
While the scholar went aboard the bully kidnapped her.
Bully!
Bully.
Bully, sihirbaz Chang Hsien bu!
Bully, the magician, Chang Hsien!
Bully.
Bully.
Bully Lei burada!
Bully Lei is here!
Bully Lei'ye yaklaşmak çok tehlikeli.
It's dangerous approaching Bully Lei.
Bully Lei sizi sık sık gösterilere götürüyordu.
Bully Lei often takes you to magic shows.
Bully.
Bully
Seni bugün öldürmezsem, bana da Bully Lei demesinler!
If I don't kill you today I'm not Bully Lei!
Bully planımızı ortaya çıkardı.
Bully has uncovered our plan.
Bully Lei'ye ölüm!
Kill Bully Lei!
Bully!
Bully!
- Bully!
- Bully!
Lei Bully.
Lei Bully.
Bully, ayağa kalk!
Bully, gel up!
Hadi bakalım, dede!
Billy told me... when you picked Bono up from school today, you called him a bully, and threatened him...