Carajo Çeviri İngilizce
81 parallel translation
ÏP'al carajo, hijo de puta, cabrón, tacano!
Pal carajo, hijo de puta, cabrón, tacano!
Aman Tanrım!
Ay, carajo.
Siktir!
Carajo!
Aşşağılık herif!
What carajo beams?
Evet kesinlikle iyi bir fikir bu belki birlikte yaşamaktan o da mutlu olur.
Evelyn, thank heavens who I have you to you, carajo. We must look for a place.
- Dinle salak, bana söylese bile niye sana söyleyeyim?
- Nor carajo, why it would have to say something to me to me?
- Ne diye benim işime karışıyorsun, siktir git kendinle ilgilensene?
- How excrement you know all that of me? What carajo concerns you to you?
- Ben sadece sizi deniyorum.
- it concerns carajo to Me.
Söyler misin, sen benim dediğimi ne zaman yaptın?
You would do just like beams now, carajo.
Sana göre nasıl iyi olabilirdim?
But to you what carajo matters to you?
Kahrolası ne olmuş öyleyse?
What carajo concerns you to you?
- Geçen gün olanlar umurumda mı sanki?
- the one of the other day concerns carajo to Me.
Nasıl böyle birşey yapabilir sana?
What carajo you are going to make, old?
Böyle, lanet, işte böyle!
Thus, carajo, thus!
Birşey demedim.
I did not say carajo.
Hâlâ iddia ediyor musun ha?
This is what I say, carajo. And well, what was what you were saying?
Kapıyı aç, piç kurusu!
He opens the door, carajo!
sana gününü gösteririm, lanet!
I go to tocarte, carajo!
Onunla nasıl ilgileniyorsun, nasıl annesin?
It concerns carajo to him the very small one, matters to him?
O gül rengi giymişti, lanet.
It is dressed rose, carajo.
Siktir!
AI carajo!
İkiniz de siktirin!
AI carajo with both!
Siktir.
To carajo.
Siktir git!
Veto to carajo!
Bu fahişeyi bana tercih ediyorsun, beni hamile bıraktın!
You can cogerte a that puta, to me concerns carajo to me!
Ve siz aşşağılıklar neye bakıyorsunuz?
And you what carajo you watch?
Siktir git, siktir!
Veto to carajo, fat person of excrement!
Coco Bryce, lanet ol!
The Coco Bryce, carajo!
Coco Bryce pislik, piç kurusu.
The Coco Bryce of excrement, carajo.
Coco, kahrol.
The Coco, carajo.
Coco, kahrol!
The Coco, carajo!
Bryce, kahrol!
Bryce, carajo!
Coco Bryce, kahrol.
The Coco Bryce, carajo.
Coco Bryce, kahrolası değil.
The Coco Bryce, carajo.
Bu kahrolası da neydi?
What carajo was that?
Kahrol.
Carajo.
Canınız cehenneme, lanet!
They see here with that, carajo!
Nasıl kahrolası..?
How carajo..?
Dayan tatlım, geliyor.
How carajo is called this?
Bu beni endişelendiriyor!
It concerns carajo to me!
Kahrolası neredeyim?
Where carajo I am?
- Kahrolası neler oluyor?
- What carajo is happening?
Sizi izlemek istiyorum, böyle nasıl görebilirim ki?
We go, begin. What carajo are hoping?
- Sana kahrolası ne oldu?
- What carajo happens to you?
Lanet!
Carajo.
- Sağol, Lanet olası.
- Thanks, carajo.
- Sizin düşünceniz kimin umurunda ki? ...
- he concerns carajo to Me what they create.
- Gir içeri hadi.
- To carajo.
"Carajo" tamam mı?
Carajo, okay?
Kahretsin!
Carajo!
- Lanet!
- Carajo!