Chef Çeviri İngilizce
5,511 parallel translation
Ben şefim.
I am a chef.
Yani sanırım baş aşçı falandı.
I mean, you know, I think he was the head chef?
Elijah şehrin en iyi pasta şeflerini damağın bayram etsin diye etki altına alıyorum sen de gidip bu uğraşlarımı saçma şeylere kafa yorarak görmezden geliyorsun.
Elijah, I have compelled the city's finest pastry chef for your personal edification, and yet you ignore my efforts in favor of needless concerns.
Döktürmüşsün.
Hell of a chef.
- Ve Gail de aşçı, yani bu... - Bununla yapabileceğim şeyler var ya...
And Gail's a chef, so this is, like...
Hayatımı mahvetmekle kalmayıp evime gelip bir de Top Chef gecemi berbat ediyorsunuz.
And not only did you ruin my life, but now you show up here at my house and you ruin Top Chef night, too?
Ben şefin salatasından alacağım.
I think I'm going to have the chef salad.
Akşam yemeğinde yüzde yüz et Franks üstünde kırmızı biber sosu, yanında da patates parçaları. Tatlı ise şefin sürprizi olacak.
Dinner tonight will be all-beef Franks with a chili topping, a side of the tater of tots, and chef's surprise for dessert.
Bana neden aşçı gibi giyindiğimi sordu.
He asked why I dressed like a chef.
Seni hemen baş aşçı ile görüştüreceğim.
I'll put you in touch with the head chef right away.
Soslu şef salatası alayım, lütfen.
- Um, I'll take a chef salad with ranch, please.
Şimdi gidip şefe saygılarımı sunacağım.
That makes... So I'm gonna go pay my respects to the chef now.
Padma Lakshmi'nin memesine dokundum ve, bu yüzden Master Şef'ten atıldım. Memesine mi dokundun?
I touched Padma Lakshmi's tit, and got kicked off "Top Chef" for it.
Neyse, konu şu ki... o gece size yemeği pişiren aşçı öldü artık.
Well, see, the thing is, the chef who cooked the meal for you that night has since died.
Şef Christopher da dahil, en iyilerimizin bile başına geliyor.
It happens to the best of us, including Chef Christopher.
Aa, burda yemek yiyecek adamın biri böylelikle Şef Christopher devam edebilsin.
Oh, just some guy who's gonna eat here so Chef Christopher can move on.
Şef Christopher tek başına halledecek. Ne?
Chef Christopher is gonna cook it all himself.
Şef, mükemmel olduğunu söylüyor!
Chef says that is al dente perfection!
Yalnız bırak beni! Chef Christopher da, ben de özür dilemeye geldik.
I'm here to apologize, so is Chef Christopher.
Şef, zorlanmayı sever, istediğiniz siparişi verebilirsiniz.
The chef likes a challenge, so you may order anything you like.
Merhaba şef.Söyle bakalım bugün ne yapıyorsun.
Hello, chef. Tell us what you're making today.
Mutfak sanatları enstitüsündeyim, aşçı olmaya çalışıyorum.
I'm at the culinary institute, studying to be a chef.
- Tabii artık oğlumun bir aşçısı var.
- Though now, I guess you have my son's chef.
Top Chef'teki seksi hatunda ve Tina Fey'de de var.
There's a hot chick from Top Chef and Tina Fey.
Il Rosso'dan en sevdiği yemeği sipariş ettiğinde şefimiz gidip Il Rosso'nun eski şefinin peşine düşüp tarifi buldu.
And when he ordered his favorite dish, from Il Rosso, our chef actually hunted down the recipe from Il Rosso's old chef.
Şef Bouchard'a en sevdiğin yemeği yaptırdım, Pasta Amatriciana.
I've had Chef Bouchard prepare your favorite meal, Pasta Amatriciana.
Açıldıkları dönemde şefleri programa konuk olmuştu.
I had the chef on my show when they opened.
Per Se'den şefin masasına oturturum, sağ olun.
I'll get you the chef's table at Per Se. Thank you.
Yeni şefi deniyoruz.
- Mm. - We're trying out a new chef.
Şefe bir şeyler hazırlatayım mı?
Shall I have the chef whip up a little something-something?
Uzun bir aşçıbaşı, köpek balığı deposunda!
A tall chef is into shark storage!
Uzun aşçıbaşı da aynı probleme sahipmiş.
Well, a very tall chef has that very same problem.
Şef, uslu biri olun ve kocamın boğazına bomba yüklü bir uçak yollayın.
Chef, be a doll and shove a few more cannonballs down my husband's throat.
Şef geliyor. Teşekkürler.
Chef coming through.
Şef kaçar.
Chef out.
Şefim!
Ooh, my chef!
- Şef, ailenin çoğunu öldürttüm değil mi?
Chef, I've killed... Most of your family, right?
Bunları duydun mu Gareth? Kendi karım eski sevgilisini kurtarabilmek için en sevdiğim şefimi idama yollayarak beni kandırıyor.
My own wife tries to trick me into killing my favorite chef so she can save her ex-boyfriend.
Ne yapmam gerektiğini çok iyi biliyorum.
Come on, chef! To the horses!
Bu kraliyet oyunları yüzyılardır sürüyor şef. Ve sonunda hep alt tabaka insanlar zarar görürler.
These royal games have been going on for centuries, chef, and they always end badly for the downstairs people.
- Çok kasvetli bir hayatım var şef.
I've had a pretty bleak life, chef.
Şefi idam edelim derim.
Well, I say let's execute the chef.
O benim şefim ve onu ancak ben idam edebilirim.
He is my chef, and only I can execute him.
Beyaz olmayan ve çocukların ırkçı şarkılar söylediği ve çocukların kendini öldürttüğü bir şef mi dersin.
A chef person of color who the children had sing soul songs, and who the children drove to kill himself.
Ben aslında Fransız şefi olmak istiyorum. Şef.
Well, I kind of want to be a French chef.
Bu harika, Edgar.
Chef, that's great, Edgar.
Ama sana akıl hocan olabilecek gerçek bir şef bulmamız gerek çünkü ben bir kayıt stüdyosu yöneticisiyim ve dürüst olmam gerekirse, yemek pişirmekten anlamam.
All right. But you know what, we should probably get you a real chef to be your mentor because I'm a recording studio executive and to be honest, I don't know that much about cooking.
Aşçıyı evine gönderdim.Ne zaman geleceğini bilmiyordum.
I sent the chef home, Shall I ask them to come back?
Bilmiyorum.
But the chef is gone.
Şef!
Chef!
- Dinle şef...
Listen, chef...