Choo Çeviri İngilizce
556 parallel translation
Lokomotifle geri döneriz artık.
Yes, that's what we'll have to take back, the old choo-choo.
Önümden çekil.
Choo-choo! Get out of the way. Choo-choo!
Şu komik çuf-çuf trene bak! Hadi hayatım.
Look at the funny choo-choo train!
Gece yarısı treni Alabama'ya Gitmek için kalkınca
When the midnight choo-choo Leaves for Alabam'
Çuf çufa bineceğiz.
We're all going on the choo-choo.
# Çuf, çuf, çuf, çuf, çuf, çuf, çuf, çuf
Choo, choo, choo, choo, choo, choo, choo,
Herhâlde "Choo Choo Mama" adlı piyano konçertosunu biliyorsunuzdur.
Undoubtedly you know of his piano concerto "Choo Choo Mama."
Beni gönderdiler, tam da ben ve Choo Choo arasında bir şey olacakken.
They deported me just to bust it up with Choo Choo.
Choo Choo da kim?
- Who's Choo Choo?
Choo Choo Babcock. Onunla bir telefon kulübesinde tanıştım.
- I met him in a telephone booth.
İçeride tam 43 kişiydik. Rekor kırmaya çalışıyorduk. Choo Choo ve ben en alttaydık.
43 of us piled inside to break the record and Choo Choo and I were on the bottom.
Çünkü Choo Choo'nun ailesi rayların yanlış tarafında yaşıyordu.
His folks are from the wrong side of the tracks.
Sadece çuf çuf geçiyor!
It's only a choo choo.
Benim küçük çuf çufum.
- Oh, my little choo-choo. - Choo-choo!
Lionel, çok üzgünüm küçük çufçufum ama gitmek zorundayım.
Oh, Lionel, I am so sorry, my little choo-choo, but I must go now.
İyi ki beni koruyacak kimseye ihtiyacım yok, çünkü ben erkeğim. Bağımsız. Olgun.
I don't need anybody to protect me, sweetheart, because I am a man, independent, mature, self-sufficient man... ah-choo!
Bay Çu-Çu.
Mr Choo-Choo.
Bay Çu-Çu'ya rastladım.
I ran into Mr Choo-Choo.
- Git şurada oyna.
- Go play over... - Choo-choo train!
Çünkü orada kimse yok.
Ah-choo! Because there's nobody in there.
Hayır... gıcır gıcır arabalarla doldu.
Lovely choo-choo trains and toys
Çuf-çuf yoluyla bir alakası olmalı.
Got to do with where choo-choo go.
Mongo, neden Hedley Lamarr çuf-çuf yolunun nereden geçtiğiyle ilgileniyor?
Mongo, why would Hedley Lamarr care about where the choo-choo goes?
Trenle çuf çuf.
CHOO-CHOO WITH THE TRAIN.
# Temel Reis #
Popeye. Choo-choo!
Seni kötü çufçuf.
Bad choo-choo.
Ah-choo!
Ah-choo!
Çok parlak bir savaş olmuş olmalı!
It must have been a brilliant battle. Choo! Choo!
Tiren mi aldın?
You purchased a choo-choo?
Choo-Choo Cafe'de akşamları kağıt oynar.
He's got a card game going back at the Choo-Choo Cafe nights.
# Pardon, Roy bu katatonik tren mi? #
# Pardon me, Roy Is that the catatonic choo choo #
Gelin benimle. Ben bir kuşum, ben bir uçağım, ben bir çuf çuf trenim!
I'm a bird, I'm a plane, I'm a choo-choo train!
Hapşu!
A-choo!
Belki de "çufçuf" tadır.
Maybe she's on the choo-choo.
Duyduğuma göre "çufçuf" lara dayanamıyormuş.
I hear she's got this thing about choo-choos.
Aaah-çuf!
Aaah-choo!
- Aaah-çuf!
- Aaah-choo!
Çuf!
Choo!
Choo-choo, Twinkie, saldırın!
Choo-choo, Twinkie, attack!
Choo-choo, Twinkie.
Choo-choo, Twinkie.
Çuf çuf Charlie kendi kendine dedi ki ;
"Choo-Choo Charlie said to himself : " I think I can.
Bu da sen, ben ve Beth çuf çufdayken... düt düt!
And this is you and me and Beth on the choo-choo. Toot, toot!
Benim adım Chin Chin Choo
My name is chin chin choo
- Çuf çuf tren mi?
- A choo-choo train?
Ama baba, Noel Babadan çuf çuf tren istemiştim.
But, Daddy, I asked Santa for a choo-choo.
O zaman git, iş bul ve kendine bir çuf çuf al!
Then go out and get a job and buy a choo-choo.
Çuf çuf treni!
Choo-choo train!
Hemşire, sizin de fark ettiğiniz gibi İtalyanca konuşuyor. Çuf çuf, evet efendim.
Choo-choo, yes.
Onun küçük çuf çufu efendim.
Her little choo-choo.
- Hadi çuf çuf tren oynayalım!
Let's play choo-choo train.
Çok yaşayın.
Ah-choo!