Cooney Çeviri İngilizce
112 parallel translation
Chips Cooney'e sor.
Ask Chips Cooney.
Chips Cooney.
Chips Cooney.
Chips Cooney'nin yanına git.
Get to Chips Cooney.
Ama kıstırılacak olursak, Yüzbaşı Cooney'nin desteği gerekecek.
But if we get pinned down, we'll need Captain Cooney to get us outta there.
Cooney, neredesin?
Cooney, where are you?
Her şey sana bağlı, Cooney.
It's up to you, Cooney.
Cooney, neredesin?
Cooney, where are you? !
Cooney, cevap ver.
Come in, Cooney.
Cooney, cevap ver!
Cooney, over!
Jackson ne zaman ayak işine koşsa, Cooney, rütbesini yükseltiyor.
Every time Jackson runs an errand, Cooney tips him a stripe. - Hurry.
- Cooney albaydan ne istiyormuş?
- What's with Cooney and the colonel?
- Hadi, Cooney'inin yaptığı her işi bilirsin, sen.
- You got the inside pipe to Cooney.
Erskine Cooney için endişelenme.
Don't worry about little ol'Erskine Cooney.
Joe, Cooney'i taburdan attırmak için bir planım var.
Joe, I've got a plan for getting Cooney out of the company.
Suyun başını da Cooney'ın babası tutuyor.
Cooney's old man owns the machine.
Üç : Cooney asla güvenilmez biridir, bunu Bartlett da biliyor.
Three is, Cooney is completely unreliable and Bartlett knows it.
Cooney geri dönülmez bir yanlış yapabilir.
His next foul-up could be a big one.
- Söyleyeceğim Bartlett'ın durumu anlamasını sağlayacağım, Cooney'in işini bitirteceğim.
- OK... I'd like to lay it right on the line with Bartlett, suggest that he kick Cooney upstairs.
Huh! Cooney orduya yazıldığında savaşa gideceği bile, aklına gelmemiştir herhalde.
I bet Cooney never figured on a war when he joined that National Guard.
Unutma, Cooney'nın ağzını bir kere açması yeter.
Just remember, one crack out of Cooney... Just one.
Cooney!
A snutnosed pup! - Cooney!
Yüzbaşı Cooney ile yakın olduğunuzu biliyorum, Albay.
Colonel, I know you and Captain Cooney are very close, sir.
Albay, Yüzbaşı Cooney'i iyi tanıyorsunuz bu bölükteki herkesten iyi tanıyorsunuz ; belki de en iyi tanıyorsunuzdur.
Colonel, you know Captain Cooney better than better than any man in this division, maybe better than any man alive.
Cooney'nın neye mal olduğunu biliyor, beni anlayışla karşıladı.
He already knew about Cooney, and he was straightforward and understanding.
Bana Cooney için endişelenmeye gerek olmadığını söyledi.
What it adds up to is this : There is nothing for us to worry about as far as Cooney is concerned.
Cepheye dönersek ne yapacağımı biliyorum.
If we go back, I got a solution for Cooney.
İyi de olsa kötü de olsa, komuta hala, Cooney'de.
Cooney is still in command, for better or worse.
Cooney...
And, Cooney...
Yüzbaşı Cooney, öyle mi dedi?
Is that what Captain Cooney said?
Evet, Yüzbaşı Cooney, hariç tabii, huh?
Yeah, maybe. Except Captain Cooney, huh?
- Cooney nerede?
- Where's Cooney?
Cooney'nın içi yanmış mı, onu da sor. Lanet olası ödlek.
Tell him Cooney's a southern-fried schlemiel.
Cooney'e söyle, köşeye sıkıştık.
Tell Cooney we're pinned.
Dinle, Cooney.
Now, listen, Cooney.
Cooney'e bir mesajım var, anladın mı?
I got a message for Cooney. Understand?
- Beni iyi dinle, Conney.
- I want you to listen to this Cooney.
Yüzbaşı Cooney için ne düşündüğün umurumda bile değil.
I don't care what your opinion of Captain Cooney is or anybody else.
Cooney nerede?
Where's Cooney?
Boşuna uğraşıyorsun, Cooney!
Cooney, you're blocking progress!
Cooney.
Cooney.
Almanların sevgili dostu, Yüzbaşı Cooney'in öldürüldüğünü duyunca, çok üzülecek.
He sure is going to be sorry about how them Krauts got poor Captain Cooney.
Merhaba, Bay Cooney orada mı?
Hello is Mr. Cooney there?
Bay Cooney?
Mr. Cooney?
Bay Cooney... 15 sent.
Mr. Cooney... Fifteen cents.
İçeri gelin, Bay Cooney
Come in, Mr. Cooney.
Şey, tabiatıyla, Bay Cooney.
Well, naturally, Mr. Cooney.
Oh, şimdi, lütfen Bay cooney, size kocamın dönüşünü beklediğimi söylemiştim. Anlıyorsunuzdur.
Oh, now, please, Mr. Cooney, I told you I expect my husband back and you understand.
Cooney!
Cooney!
Kimin için? - Yüzbaşı Cooney.
- Captain Cooney.
- Yüzbaşı Cooney mi?
- Captain Cooney?
Söylesene, Cooney?
What, Cooney?