English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ C ] / Cutting

Cutting Çeviri İngilizce

6,710 parallel translation
İlişkimizi kesiyor.
He's cutting us off.
Victoria Raymond, kronik intihara meyilli depresyondan muzdaripti. Kendisine zarar verici davranışlar, kesikler, aşırı doz ve dahası.
Victoria Raymond suffered chronic suicidal depression, self-destructive behavior, cutting, overdose, and so on.
İnsanların ellerini kesiyorlar.
They are cutting people's hands.
Bizi gözden çıkardılar.
They're cutting us loose.
Ve neler döndüğünü anlamak istedim oturdum ve solungaçlarını kesişlerini izlemeye başladım...
And just wanted to know what was going on, and then I started watching them cutting out the gills.
Ancak çoğunun merkezinde Vincent Chase'in mutant kardeşini çıkarmak var.
But most of them revolve around cutting out Vincent chase's mutant brother.
Fakat aniden Forrest Gump'ın küçük serseri çocuğu film yıldızı yönetmenimin kardeşini filmden çıkarmayı tartışma konusu yapmaya gücü olduğunu zannediyor ve koduğumun Foghorn Leghorn babası da gücü olmadığını söylemek için beni geri arayamayacak.
But suddenly, this little punk bitch version of Forrest Gump thinks that he has the authority to weigh in on cutting my movie-star director's brother, and his fuckin'foghorn leghorn of a father won't call me back
- Johnny'yi çıkarmasına izin vermem.
I'm not cutting out Johnny.
- Ödeneğimi kesmeye devam ettikçe, biraz zor oluyor.
- Kind of hard when you keep cutting my funding.
Dizdeki bağ dokusunu kesmek yerineyse eklemlerde geçici felç yaratmak için bir iğne vuracağız.
Instead of the cutting of the knee ligaments we simply inject to induce temporary paralysis in that joint.
Ama tecrübelerime göre internet, gizli işlere sekte vurmaya başladı.
But, from what I understand, leadership is to how an internet is cutting into the classified business.
Çok keskin bir ses ilk solucan deliğini açtığımdan beri beynimin içinde yankılanıyor.
A piercing sound has been cutting through every synapse of my brain ever since I opened the first end of the wormhole.
Şirketi 3 bin kişinin işten çıkarıldığı, ürünlerin % 70'nin kısıldığı günlerden.. .. bugünlere sen getirdin.
You brought the company back from life support after going through the misery of laying off 3,000 people and cutting 70 % of the product line.
Bence bu cok uluslu bir girisim.
I thinking it's a cutting edge multinational enterprise.
Her hafta Hunter Miles'dan daha çığır açıcı üç grup buluyorum.
Come downtown with me. I scalp three bands a week that are much more cutting edge than Hunter Miles.
.. çığır açıcı olmaması.
You know, there's nothing... Nothing cutting edge about him.
Sana söyledim lanet ayağımı kesmiyorsun.
Told you you ain't cutting off my foot.
- En son nanoteknoloji.
- Cutting-edge nanotechnology.
Ucu ucuna yetiştin Ethan.
You're cutting it very close, Ethan
Bu aptal şeyler Scream 2 film kuşağımı bölüyorlar.
These dumb yokels are cutting into my screen 2 feature.
- Belki de azaltmayı düşünmelisin.
- Maybe you ought to think about cutting down.
Pekala, şimdi kapatıyorum.
All right, cutting off power now.
Gördüğün gibi gözünün önünde dersi kırıyorum.
See, I'm cutting class right in front of you.'Kay?
Lafımı bitirmeme izin verecek misin?
You're always cutting me off! Are you gonna let me finish talking?
Keserken dalını Düştüm zeytin ağacından
And while cutting a branch I fell from the olive tree.
Bahçendeki bir yıldız çiçeğinden daha kolay koparabilirsin.
it'll be easier than cutting a dahlia from your garden...
Özellikle sıkıldıysa veya yanlış anlaşıldığını düşünüyorsa oldukça iğneleyici olabiliyordu.
And she could be very cutting. Especially if she got bored or felt misunderstood.
Verevli kesimlerde sıra dışı bir yeteneğim olduğu doğru. - Evet.
Well, I do have an unusual talent for bias cutting.
- Frank, ben de onu geri istiyorum ama polisler gelip bizi bir cesetle yakalarsa...
- Frank, I want her back, too, but if the cops come and we're cutting up a human body,
Bedenleri, sanki bir sandviç gibi kesiyor.
You'd think he was cutting the crusts off his kid's sandwich.
- Hayır. Kimse kimsenin ayağını kesmiyor.
Ain't nobody cutting nobody's foot off.
Başka kimseyi dahil etmeyeceğim.
I'm not cutting anyone else in.
- Kestirmeden gitsek fena olmaz değil mi?
That's cutting a bit fucking fine, innit? Relax.
Kimsenin teneffüs edeceği havayı kesemeyiz.
We're not cutting off anybody's breathing supply.
Şahsi duygulara son vermek kılıcın işidir.
Cutting off personal feelings is the way of the sword.
Bu İngiliz teknolojisinin en çağdaşı.
This is cutting edge British technology.
Lanet olası en çağdaş İngiliz teknolojisi demek, öyle mi?
Bloody, cutting edge British technology, eh! Are we?
Broderick öngörüleriyle derin analiz yapıyor.
Broderick cutting deep with his insights.
Maliyetleri düşürür ve güvenliği göz ardı eder. Bu, yeni sistemde, iş yapmanın doğal hali olarak kabul edilmekteydi, ta ki, bir Nisan sabahı, Dhaka, Bangladesh'in kenar mahallelerinde, moda haberlerinin gizli tarafı ortaya çıkana kadar.
[narrator] Cutting corners and disregarding safety measures had become an accepted part of doing business in this new model, until an early morning in April, when an event just outside of Dhaka, Bangladesh brought a hidden side of fashion to front page news.
- Bayılırım sadetlere.
I love cutting to chases. Do it.
- Saçımı kesmek için.
- For cutting my hair.
Aslında önce boğazını kesmek istiyordum, ama insan her istediğini elde edemiyor.
Actually, I was planning on cutting your throat first, but I guess a girl can't have everything.
Sonra, çözemediğim bir şeyler söylediler çünkü hepsi titreşimliydi ve kesiliyordu.
they said something else I couldn't really make out'cause it was all staticky and cutting out.
- Sudoku kesmiyor o zaman?
- Sudoku not cutting it, then?
Attığın yalanlar için dilini kopartmamız gerekirdi.
We should be cutting your goddamn tongue out for all the lies you've told us.
Bu kesici yüz.
Sure. This is cutting edge.
Sana başka içki yok.
I'm cutting you off.
- Ayağını keseceğini söyledin ve bıraktın.
You told a guy you were cutting off his foot, and you left him alone.
Bıçakla ağaç dalını kesiyordum ama kazara elimi kestim.
I was cutting a tree branch with a knife... and I cut myself by accident
- Ot paketliyor gibi görünüyorsun.
It looks like you're fucking cutting up weed.
İşte kaynak yapıyorsun.
Sit down. Okay, now you're cutting?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]