Deri Çeviri İngilizce
5,653 parallel translation
Yani, deri ve kırbaçlardan hoşlanan bir adam bir kızı ölümüne dövebilecek gibi görünüyor.
Well, a guy who's into leather and whips... sounds like someone who could beat a girl to death.
Çünkü bu deri değil.
Because it isn't skin.
Kızlar bu deri bir koltuk.
Girls, which is a leather seat.
- Bir deri bir kemi kalacaksın.
You're wasting away to skin and bones.
Deri hücresi mi henüz emin değilim ama gri pudralı madde buldum. - Bize katilin derisi gerek, Maura.
I'm not sure I have any skin cells yet, but there's a beige, powdery substance under his index finger.
Derrick'in FBI veritabanındaki DNA'sını Reynolds'ın tırnağından çıkan deri DNA'sıyla karşılaştırdım.
I compared Derrick's DNA in codis to the DNA in the skin cells found in the scrapings from under Reynolds'fingernails. It's not Derrick's DNA.
Deri yüzmenin modası geçiyor.
It's fallen out of fashion, flaying.
Hayir, bana su ve tuz lazim bir de varsa yakilmis deri külleri
No, I need water and salt, plus ashes of burned leather, if available.
Aslında yanık tedavisi ve deri aşılamada uzmanım.
I actually- - Uh, I specialize in burn treatment and skin grafting.
Deri gergin.
Skin taut.
Vücut şeklin ve deri rengine göre giyinme konusunda bir dakika konuşalım.
Let's talk a moment about dressing for your body type and your skin tone.
Deri ceket giymiş tek gözlü bir adamdan gelen bir arama.
collect call from The one-eyed man in a leather coat.
İngiliz deri üreticilerinin bir listesine ihtiyacım olacak.
I need a list of British leather manufacturers.
İngilteredeki hemen hemen bütün deri üreticilerini tanıyorum.
I know pretty much every leather manufacturer in Britain.
Askeri botlar için deri üreticilerinin bir listesini istedi benden.
He's asked me for a list of leather manufacturers for military boots.
Bunlar bütün İngiltere'den deri üreticileri.
These are leather manufacturers from all over Britain.
Tamamen işlem görmüş deri yüz.
Fully-treated leather uppers.
Bunlar deri üreticileri.
These are leather manufacturers.
Ucuz deri.
Cheap leather.
Haşlanmış fasulye, deri kanatları, tereyağı.
Baked beans, buff wings, butter.
Gay festivalinden çok deri festivali denilebilir.
It's more leather than gay, but, yeah.
Tüm bu deri, kamçı, zincir gibi ıvır zıvırlar ilgini çekiyor mu?
Are you into all this leather, whip, chain paraphernalia?
Kıçsız deri pantolon giyip mastürbasyon yapan yaşlı adamlar.
I've got a soft spot for, you know, the old men who masturbate in the ass-less chaps.
İddiaya girerim ki gardolabının bir köşesinde kıçsız bir deri pantolonun vardır.
And I bet you've got a pair of ass-less chaps in the back of your wardrobe somewhere.
Hadi gel sana deri bir şeyler giydirelim.
Let's get you leathered up, yeah?
İnsanların içinde deri falan giymiyorum. Bugün o gün değil.
I am not wearing leather in public.
- Hayır, sadece deri beni çok terletir.
No, it's just, normally, leather makes me very sweaty, but- -
Spor deri yelek gibi oldu.
It's like it's leather casual.
Sence üstüne boşalma ihtimalime karşı üstüne deri koruyucu sıkmalı mıyım?
You think I should Scotchgard it in case I get ejaculated on?
- Sonra deri furyasına çekiliverdik.
We ended up getting sucked into the leather vortex.
Bu mürekkep yeni, deri de kırmızı ve kabarık.
This ink is still fresh, and the skin is red and puffy.
Onca zaman seni hiç deri ceket giyerken hayal etmemiştim.
All this time, I... I never imagined you wearing a leather jacket.
Üçüncü derece yanıklar. 5 deri değiştirme.
Third-degree burns, 5 skin grafts...
Deri ceketli beni ısırıp kurt adama ya da neyse ona dönüştürür.
I'll just get leather jacket to bite me, turn me into a werewolf or whatever, right?
Bazılarınızın ailesi deri altınıza ya da dişlerinize izleme cihazları koydurmuş.
"Some of your parents have had tracking devices implanted under your skin or in your t... teeth."
- Deri puflar, sandalye yerine.
Leather poufs instead of chairs.
Alet deri içinde şarj olacak.
The device will charge percutaneously.
Atrianlar deri solunumu da yapabilirler.
Atrians can breathe through their skin.
Peki birileri niye, sırf fazladan bir deri rengindeki bant için ölümü göze alıyor?
Why would anybody risk death for an extra piece of skin-toned tape?
Siyah deri pantolon giyiyordu.
She was wearing black leather lowriders.
Bir lacivert süveter bir adet kömür grisi erkek pantolonu bir adet siyah ve kırmızı renkte denizci montu bir adet siyah deri cüzdan, içerisinde 443 dolar para, bir dizi kredi kartı var bir de araba anahtarı.
One navy blue sweater, one pair of men's dress pants in charcoal gray, one black and red pea coat, one black leather billfold containing $ 443, various credit cards, one set of car keys.
Babam bana, bıçağı sadece gerekli derinlikte sokup deri kalınlığını test etmeyi öğretti.
Papa taught me how to stick the knife in only as deep as necessary, to test the thickness of her skin.
- Açıkçası cerrahımız, kolunda uygun gördüğü bir yerden bir parça deri seçiyor.
Well, the surgeon selects a piece of skin from your arm here.
İşlemin sonunda birkaç haftalığına, deri parçasının çıkmasını veya ek yerlerine baskı yapmasını engellemek amacıyla uygun bir teçhizat yerleştiriliyor.
A harness is then put in place for several weeks to ensure that the arm doesn't come away from the face and put stress on the connection.
Deri parçası tam olarak yerine oturduğunda ve uygun bir şekilde kan dolaşımı sağlandığında kolundan çıkarılan o deri parçası ve akabinde sağlıklı doku burnunun olduğu yere uygun bir şekil vermek amacıyla kullanılıyor.
When the skin is fully grafted and has its own flow of blood from your face, the piece is cut away from your arm, and then the healthy skin is used to shape you something where your nose would have been.
- Programda öğleden sonra sifilis hastasına deri grefti yapacağını gördüm.
Schedule says you're doing a skin graft on a syphilitic this afternoon.
Kirkland marka polo ve deri sandaletleri söyledim.
I told her to get Kirkland polos and leather sandals.
Hayır, bana su ve tuz lazım bir de varsa yakılmış deri külleri
No, I need water and salt, plus ashes of burned leather, if available.
Bir yılanın deri değiştirmesi gibi, yeniden doğuş gücüne sahip olduğu için aldı.
like a snake shedding its skin.
Hayır ama maktülün tırnağında deri hücresi buldum.
Uh, no, but I did find skin cells under the victim's fingernails.
Umarım koltuklar temizdir. Bir süre sonra deri ve ter kokusu domuz sidiği gibi kokuyor.
Leather and sweat smell like pigs'piss after a while.
derinden 18
derin 50
derim 176
derine 26
derinlik 26
derin bir nefes al 74
derin nefes 16
derin nefes al 140
derin uzay dokuz 20
deriz 99
derin 50
derim 176
derine 26
derinlik 26
derin bir nefes al 74
derin nefes 16
derin nefes al 140
derin uzay dokuz 20
deriz 99