Distribütor Çeviri İngilizce
63 parallel translation
Distribütor kapağı gevşemiş.
Your distributor cap was loose.
Gerçekten, daha geçen hafta ona yeni distribütor koydum.
Seriously, I just put a new distributor in there a week ago.
Pekâlâ bunu söylemekten nefret ediyorum, ama distribütör kapağı gitmiş.
Well, now. I hate to tell you this, but your rotor arm's gone.
- Distribütör kapağı.
- Your rotor arm.
Elektrik yok, distribütör kapağı gitmiş, şimdi de bu.
No electricity, the rotor arm gone, and now this.
Peder distribütör kapağını aldı da ondan.
Because Reverend's taken the distributor head, that's why not.
Distribütör kapağını vermezsen geriye yürüyerek dönecekler.
They'll walk back if you don't give me that distributor head.
O distribütör kapağını istiyorum.
I want that distributor head.
Adam distribütör kapağını...
He's got the distributor...
Ha bir de mümkünse, şu distribütör kapağını getirin bana.
Oh, and bring me that distributor head, if you would.
Distribütör kapağı elinde olan birini kovamazsın.
You cannot fire a man who has the distributor head.
- Süper retometrik distribütör.
- This super retometric distributor.
Taşıma ücretini Riggins Distribütör'den alıyoruz.
We pick up the freight at Riggins Distributor.
Distribütör, değil mi?
It's the distributor, isn't it?
Belki bir distribütör olurdum
Maybe become a distributor
Distribütör platinlerini takacağım, sonra da Firebird'i hallederim.
Just gotta set the points on in and then I get started on the Firebird.
Distribütör kapağımı çalmak kirli bir numaraydı.
That was a dirty trick, stealing my distributor cap.
Kıvılcım yapsın diye distribütör kapağından benzin deposuna tel çektim.
I run a wire from distributor cap to spark plug in gas tank.
- Distribütör.
- Distributor.
- Distribütör başlığı.
Cracked distributor cap.
- Bir distribütör.
- A distributor.
Evet doğru. Sıradan, basit bir distribütör.
Yes, a simple, ordinary, garden-variety distributor.
İşte distribütör.
One distributor.
Kocası sinema işini kaybedip, siz ne diyorsunuz distribütör kadın ile kaçtıktan sonra
There's no medical reason. Ever since her husband lost the movie theatre and he run off with that lady film - what do you call it? - Distributor.
Distribütör çalışmıyor.
The distributor isn't working.
Distribütör kapağı.
Distributor cap.
Distribütör kapağında ufak bir sorun var.
It's just the, uh... the rotor button.
Josh'un kullanabilmesi için gereken tek şey yeni bir distribütör kapağı.
I just need that new distributor cap Josh was gonna pick up.
Ve distribütör kapağın biraz gevşek görünüyor.
And it looks like your distributor cap's a little loose.
Sizde distribütör için kablo takımı var mı?
Do you have a harness for a distributor?
Distribütör kablo takımı.
The distributor harness.
Bozulan parça bu, distribütör kablo takımı değil.
This is the part that's screwed, not the distributor harness.
Roman Munich'teyken hâlâ çalışıyordu çünkü distribütör Roman'ı oraya gidip birkaç içki içmeye ikna etmişti aynı zamanda da Hurrlcane hakkında konuşacaklardı.
Roman was still working when he was in Munich, because the distributor convinced Roman to come there and spend a night or go out for a few drinks and, at the same time, talk about Hurricane.
Distribütör başlığı mı?
Distributor cap?
Distribütör başlığı ile beysbol başlığını ayırt edemem.
I wouldn't know a distributor cap from a baseball cap.
Hurdalıktan başka bir distribütör almamız gerekebilir.
Might have to pick up another distributor at the salvage yard.
Yolun sonunda tamirci vardı galiba. Bir distribütör bulursam onu takıp yola çıkarız.
I saw a mechanical shop down the street... aver... if I can get something that helps us and so we will be back on the road, no problem.
- 6 distribütör kapağına ihtiyacım var.
- I need 6 distributor caps.
- bujiler ve distribütör kapakları.
- Spark plugs and distributor caps.
- Henüz bulamadım... - Adam distribütör.
I haven't found... well, he's the distributor.
Sana yeni bir distribütör lazım anlaşılan.
Sounds like you need a new distributor.
Fiona, duydum ki Michael'ın distribütör ölmüş.
Fiona, I heard Michael's distributor was on the Fritz.
Yeni bir distribütör kapağı çalmamız gerekecek.
We're going to have to steal a new distributor cap.
Yine de bir distribütör kapağına ihtiyacımız var.
We still need to find a distributor cap.
Distribütör kapağı gevşek.
The distributor cap's loose.
Ama bizim distribütör aradı, ayrılmak zorundayız o yüzden.
But our distributor called and we got to run.
Distribütör bozuksa araba çalışmaz.
If the distributor is broken, the car won't start.
- Distribütör bu mu?
- Is this the distributor?
Arabayla götürüp, evden uzakta bir yerde teslim edecektim ama anlaşılan distribütör kapağını almışsın.
I was gonna drive him out, hand him off further from home, but you seem to have taken the distributor cap.
Distribütör gibi bir şeysin o zaman.
So you're like the distributor, then.
Distribütör kapağı uymadı.
Distributor cap didn't fit!