Drogo Çeviri İngilizce
97 parallel translation
Teğmen Drogo, efendim.
Lieutenant Drogo, Sir.
- Teğmen Drogo.
- Lieutenant Drogo.
Kalenin ilerisinde bir çöl vardır, Teğmen Drogo...
Beyond the fort there is a desert, Lieutenant Drogo...
Teğmen Drogo.
Lieutenant Drogo.
Ben de Drogo, efendim.
Drogo, Sir.
Benimle gel, Teğmen Drogo.
Come with me, Lieutenant Drogo.
Albay, Teğmen Drogoyla tanışın.
Colonel, this is Lieutenant Drogo.
İyi akşamlar, Teğmen Drogo.
Good evening, Lieutenant Drogo.
Bu kişi Teğmen Drogo.
This is Lieutenant Drogo.
Gel, Drogo.
Come, Drogo.
Teğmen Drogo, Efendim.
Lieutenant Drogo, Sir.
Piyade Teğmen Jean Baptiste Drogo, emrinizde.
Jean Baptiste Drogo, Infantry Lieutenant, at your orders.
- İyi akşamlar, Teğmen Drogo.
- Good evening, Lieutenant Drogo.
Teğmen Drogo...
Lieutenant Drogo...
- Bu kişi de Teğmen Drogo.
- This is Lieutenant Drogo.
Teğmen Drogo garnizonun en iyi subaylarından biridir.
Lieutenant Drogo is one of the garrison's best officer.
Şu asker var ya... Atı Bastiano'ya getiren hani... Hatırladın mı, Drogo?
That soldier... who brought the horse back to Bastiano you remember, Drogo?
Hoşça kal, Drogo.
Goodbye, Drogo.
Keşke ben de seninle gelebilseydim, Drogo,... Amerling'in ailesine, annesine söyleyebilmek için.
I wish I couId go with you, Drogo. To AmerIing's family, tell his mother...
Geri dönecek misin, Drogo?
will you be coming back, Drogo?
Teğmen Drogo, General'in sağ kolu...
Lieutenant, the general's right arm?
Teğmen Drogo, sayın General.
Lieutenant, the general.
- Drogo.
- Drogo.
- Drogo!
- Drogo!
Drogo!
Drogo!
Seninle bir daha karşılaşamayacağımızdan korkuyordum, Drogo.
I was afraid I wouldn't have the pleasure of seeing you again, Drogo.
Tebrikler, Drogo.
congratulations, Drogo.
Kararımı verdim, Drogo.
That will do, Drogo.
Bir yere gittiğim yok, Drogo.
I'm going nowhere, Drogo.
- Emirler böyle, Drogo.
- I received orders, Drogo.
Muhtemelen haklısın, Drogo.
It probably is, Drogo.
Her yerde seni arıyordum, Drogo.
I Iooked all over for you, Drogo.
Drogo, neyin var?
Drogo, what's wrong?
- Kes şunu, Drogo!
- Stop it, Drogo!
Hiçbir gazetecinin bana, uyuşturucu alıyor muyum diye sormaya hakkı yok.
No journalist has a cock of right to ask me if I drogo.
Khal Drogo şu ana dek hiç yenilmedi.
Khal Drogo has never been defeated.
Ben olsam bunu Khal Drogo'ya sormazdım.
I wouldn't ask Khal Drogo.
Drogo gibileri nasıl kullanacağımı biliyorum.
I know how to play a man like Drogo.
Khal Drogo'nun ordusuyla.
With Khal Drogo's army.
Khal Drogo size hükümdarlık sözü verdiyse kesinlikle alırsınız.
If Khal Drogo has promised you a crown, - you shall have it.
Anlaşmanın kendi payına düşen kısmını yerine getirip bana tacımı verene kadar Drogo ile kalacağım.
I'll stay with Drogo until he fulfills his end of the bargain and I have my crown.
Bu Khal Drogo'nun hordasında 100.000 adamı olduğunu söylüyorlar.
This Khal Drogo, it's said he has 100,000 men in his horde.
Drogo'nun üstte olmamı seveceğini sanmıyorum.
I- - I don't think that Drogo will like it with me on top.
Khal Drogo ordumu yanlış yöne götürüyor.
Khal Drogo is marching the wrong way with my army.
Seni Khal Drogo'yu mutlu etmek için mi aldığımı sanıyorsun?
You think I bought you to make Khal Drogo happy?
Khal Drogo, oğlu doğmadan harekete geçmeyecektir.
Khal Drogo will not make his move until his son is born.
Khal Drogo!
Khal Drogo!
Khal Drogo diyor ki ; senin için bir yer var.
Khal Drogo says there is a place for you.
Ben, Drogo, bunu yapacağım.
I, Drogo, will do this.
Ben, Bharbo'nun oğlu Drogo bunu yapacağıma yemin ederim.
This, I vow I, Drogo, son of Bharbo.
Khal Drogo onları köle satıcılarına hediye eder onlar da bize altın ipek ve çelik verirler.
Khal Drogo will make a gift of them to the slavers, and the slavers will give us gold and silk, and steel.