Elimden gelenin en iyisini yaptım Çeviri İngilizce
162 parallel translation
Elimden gelenin en iyisini yaptım ve arkadaşlarım da büyük bir hünerle bana yardım ettiler.
I did my best and I was very ably assisted by my colleagues.
Elimden gelenin en iyisini yaptım.
I did my best.
Elimden gelenin en iyisini yaptım.
I've done my best.
Onu örtbas etmek için elimden gelenin en iyisini yaptım.
I've done the best I could to talk it down.
Elimden gelenin en iyisini yaptım.
I've done the best I could.
Elimden gelenin en iyisini yaptım.
I have tried my very best.
Elimden gelenin en iyisini yaptım.
Now I have done my best.
Ben elimden gelenin en iyisini yaptım!
- Oh, I can't go on! I did my best!
Pekala, ben elimden gelenin en iyisini yaptım.
Well, I've done the best I can.
Elimden gelenin en iyisini yaptım.
I did the best I could.
Senin için elimden gelenin en iyisini yaptım.
You said al dente.
"Kes" demek mi istiyorsun? Orada elimden gelenin en iyisini yaptım.
I'm trying my hardest out there.
Elimden gelenin en iyisini yaptım.
I did the best I could, huh?
Elimden gelenin en iyisini yaptım, fakat bu haydutlar...
I did my best, but those bandits...
Elimden gelenin en iyisini yaptım
I've really done my best.
Elimden gelenin en iyisini yaptım ama ben hırslı bir adamım.
I've done my best to keep it quiet, but I'm an ambitious man.
Sadece elimden gelenin en iyisini yaptım.
I've just done the best I know how.
- Elimden gelenin en iyisini yaptım.
- l tried my best.
Ben elimden gelenin en iyisini yaptım.
- Well you work with what you've got.
Sana kol kanat gerdim, elimden gelenin en iyisini yaptım, seninse tek yaptığın sızlanmak!
? ! I have taken you under my wing and done my best, and all you ever do is whine and moan about it.
Elimden gelenin en iyisini yaptım.
I was all about things leaking.
Elimden gelenin en iyisini yaptım.
So I did the best that I could.
Şimdiye kadar elimden gelenin en iyisini yaptım
So far, I have managed to do pretty well. Thanks, Hoshi.
Kimseyi rahatsız etmedim. Kendi halimde yaşadım. Elimden gelenin en iyisini yaptım.
I've never bothered anyone, I've kept to myself... and I've done the best I could.
Çok üzgünüm. Elimden gelenin en iyisini yaptım.
I'm sorry, I did my best.
Onun için elimden gelenin en iyisini yaptım... senin için de, siz büyürken.
I did the best I could for him... and you, growing up.
Elimden gelenin en iyisini yaptım.
I did the best I could though I had to work with.
Bütün prodüksiyon duruverdi... ve denedim,... işleri başlatmak için elimden gelenin en iyisini yaptım, zira, görevim bu.
The whole production just stopped... and, uh, I tried... I did my best to get things started again because, you know, that's my job.
Elimden gelenin en iyisini yaptım!
I did my best!
Ayrıca okuldayken, elimden gelenin en iyisini yaptım ve şimdi halime bak.
Besides, I never applied myself in high-school... and look at me now.
Elimden gelenin en iyisini yaptım.
I tried to make the best of it i could!
Senin için elimden gelenin en iyisini yaptım.
You said al dente. I was giving you my best shot here.
Elimden gelenin en iyisini yaptım.
I try to do my best.
Elimden gelenin en iyisini yaptım... evdeki herşeyi... eskiden olduğu gibi korumak için.
I did my best... trying to keep everything... the way it was.
Bak, elimden gelenin en iyisini yaptım.
Look, I did the best I could.
Sanırım elimden gelenin en iyisini yaptım.
- I think it's about the best I can do.
Ama elimden gelenin en iyisini yaptım.
But I've done my best.
Elimden gelenin en iyisini yaptım.
The best I could.
Bakın, elimden gelenin en iyisini yaptım.
Look, I did the best I could.
Şey, bu şartlar altında elimden gelenin en iyisini yaptım.
Well, I did my best under the circumstances.
Elimden gelenin en iyisini yaptım.
And with it I did my best.
Elimden gelenin en iyisini yaptım beyler, buranın evlerle doldurulmuş olduğunu nereden bileyim. Buraların zeki çocuğu olamadığım için üzgünüm.
I remembered the best I could, gents, but I didn't know this place would now be smothered in tract homes, so, you know, I'm sorry that I-I'm not rainman over here.
Elimden gelenin en iyisini yaptım, ama bu o kadar da kolay değil.
I did my best for him, but it's not that easy.
Elimden gelenin en iyisini yaptım.
And I did my best.
Polisken de elimden gelenin en iyisini yaptım.
I did my best when I was a cop.
- Elimden gelenin en iyisini yaptım. - Sanki haberler yetrince kötü değilmiş gibi!
As if the news wasn't bad enough!
Elimden gelenin en iyisini yaptım.
- Well, medium rare will do.
Elimden gelenin en iyisini yapıyorum, yaptım ve yapacağım.
I do my best, and have done it and will do it.
Bay Gladstone elimden gelenin en iyisini yaptığımı anlamalı.
We'll take you back home. Mr. Gladstone must understand... that I am capable of gestures, too.
Acemi bir aktris olarak elimden gelenin en iyisini yaptığım için beni destekleyeceğinizi umuyorum.
I hope you'll support me as I do my best as a rookie actress. So this will be my last song. Please listen.
- evet, elimden gelenin en iyisini yaptım
Yeah, i do my best.