Fashioned Çeviri İngilizce
3,253 parallel translation
Şey, o zaman faydalı alışılmış bir ağız işine ne dersin?
Well, how'bout a good old-fashioned blowjob?
İstersen eski kafalı de ama grup seks yaparken romantizm severim.
Call me old-fashioned, but I like a little romance in an orgy.
Eski kafalı olduğunu biliyorsun...
Oh, you know, he's old-fashioned...
Hal böyleyken, bizim basiret sahibi suçlumuz modası geçmiş bir azimle korku salan bir nam sürdürüyor.
This being the case, the sensible criminal maintains a fearsome reputation with good old-fashioned hard graft.
Eski moda kayaklar benim için yeterince hızlı.
Well, old-fashioned skis are fast enough for me.
Eski moda birşeyler olsa olur mu?
How about the old fashioned way?
Biliyor musun, aslında ihtiyacımız olan eski moda bir romantizm.
Hey, what you and I need is some good old-fashioned romance.
O yüzden bizim tanışmamız eski moda yöntemle oldu.
So we had to do it the old fashioned way.
Artık Scott'a ihtiyacımız olmadığına karar verdik ve eski yöntemlerle yapmaya karar verdik.
We decided we didn't need Scott O anymore and we're doing it the old fashioned way.
Iowa kurultayı yaklaşırken eyaletin en hippi vatandaşları eski usül toplanmaya başladı.
As the Iowa caucus approaches, the state's hippest citizens turned out for an old-fashioned flash mob.
Yer, zamanlama, eski kafalı şansı.
Location, timing and good old-fashioned shit luck.
- "Erkek arkadaş" çok eski bir terim.
"Boyfriend" is such an old-fashioned term.
Evet, ben böyle eski moda duyuyorum sanırım.
Yeah, I guess I'm old-fashioned like that.
- Babası eski kafalı biri, tamam mı?
Dad's very old-fashioned, okay?
Bana bir eski moda ver.
Give me an old-fashioned.
El ele erkek erkeğe eski moda bayıldım
Hand-to-hand, man-to-man, the old fashioned way. I love it.
Şimdi, Sıradaki insan kadar eski moda... cadı davalarını seviyorum, ama çok uzun süredir komşumuz olan bu insanları... bu kadar kolay yargılamamalıyız.
Now, I like a good old-fashioned witch trial as much as the next person, but I do not think we should be so quick to judge our long-time neighbors.
Bana eski kafalı diyebilirsin, ama sikimde değil, anlıyo musun?
Call me old-fashioned, but fuck it, you know what I'm saying?
- Geri kafalıyım işte naparsın. - Ne peki bu?
I'm old-fashioned that way.
Bana eski kafalı diyebilirsin ama bu intihar değil mi?
Call me old-fashioned, but isn't this suicidal?
Beş çift reglan naylon çorap üç yumurta kabı, bir tirbüşon, bir düdük, on bir çay kaşığı...
Five pairs of fully fashioned nylon stockings, three egg cups, one corkscrew, a whistle, 11 teaspoons, a hairpiece - which was blonde - a china robin, a box of gents handkerchiefs, several coloured ribbons,
Burada eski kafalı olması gereken benim.
I am the one who's supposed to be old-fashioned here.
Nostaljik bir oyun gecesine hazır mısınız çocuklar?
You guys ready for a good old-fashioned game night, or what?
"Sürgün ve Dönüş" teması, sanki biraz eski moda.
The Exile-and-the-Return thing is a bit old-fashioned
Eski klişe şeylerin seni etkileyip buraya gelmeni sağlamadığından emin misin, Will?
Ugh. Are you sure you're not just letting old-fashioned stereotypes influence you here, Will?
Bu sefer eski yöntemlerle. "
This time the old-fashioned way. "
Eski moda yöntemle içeri giriyoruz.
- We get through the old-fashioned way.
Anlaşılan bu işi eski yöntemlerle çözeceğiz.
I guess we're going to have to do this the old-fashioned way, then.
Şimdi, gösterelim onlara Amerikan tarzı havası nasıl atılır.
Now, let's show them some good old-fashioned Αmerican swagger.
Onu bir muhafaza haline getirebilirsen çocuğu kraliçenin büyüsünden koruyabilir.
If fashioned into a vessel, it can protect the child from the queen's magic.
Bir muhafaza haline getirilirse bütün lanetlere karşı koruyabilir.
If fashioned into a vessel, it can ward off any curse.
Eski yoldan
I wanna do it the old fashioned way.
Son moda.
Fully fashioned.
Ben eski düzende kalacağım, teşekkürler yine de.
I'm gonna stick with the old-fashioned method, thank you very much.
Eskiden kalma bir lanet!
It's a good, old-fashioned curse!
Bana eski kafalı diyebilirsiniz ama çocuğumun gördüğü ilk şey annesinin başka bir adama bacaklarını ayırışı olsun istemiyorum.
Well, call me old-fashioned, but I just don't want the first thing my kid sees to be his mother spreading her legs for another man.
Eski usûl nedenlerle kusuyor olmak güzel olmalı.
Ah... Must be nice to be puking for the old-fashioned reasons.
Nereden geldiğini bul, eski usullerle.
Find out where it came from, the old-fashioned way.
Chaudhary biraz eski moda.
Chaudhary's slightly old-fashioned.
Hayır. Eski usül tıp.
No, that's just good, old-fashioned medicine.
- Biraz eski kafalıyımdır, tamam mı?
Fast? I'm kind of old-fashioned, okay?
Eski usul ara beni.
So call me the old-fashioned way.
Eski usul halledeceğiz.
We're gonna do this the old-fashioned way.
ve bu nedenle eski moda ruj kamerası vardı.
And that's why she had an old-fashioned lipstick camera.
- Biliyorum pek çekici bir şey değil ama ben eski kafalı bir adamım.
Look, it's not a sexist thing, okay? I'm just old-fashioned.
- Eski bir adet.
It's an old-fashioned.
Tabi ki eski kafalı bir kiraz adamı değilsen.
♪ Unless of course you're a cherry-in-the-old-fashioned kind of guy.
O.T.Ü, bir şirketi satın aldığında aslında çalışanlarını satın alır ve benim kimliğimi deşifre ettiğinize göre hakkınızdaki gerekli bilgiyi eski yöntemle almak zorundayım.
When O.C.P. Buys a company, they're really buying its employees, so now that you've blown my cover, I have to get the information about you the old-fashioned way...
Hâlâ eski usulün işe yaradığını bilmek beni memnun etti.
You know, I do get some satisfaction in knowing that sometimes the old-fashioned way still works.
Ben siyahı giy derim.
Elijah and I have scheduled a very old-fashioned sit-down with you and Klaus. I say go with the black.
Her baktığımda kitaptan fırlayıp çıkmış eski kafalı hatunlar gibi duruyorlar.
They're like old-fashioned bitches straight out a book.