Finlandiya Çeviri İngilizce
472 parallel translation
- Finlandiya ile savaş hakkında mı?
- War with Finland? - Yes, Your Excellency.
Finlandiya'da donarak ölmeden önce çok işine yararlar.
They'll make a big hit in Finland, just before you freeze to death.
Finlandiya?
Finnish?
- Daha modern ve eğitimli olsaydın, İsveç ve Finlandiya gibi ülkelerde bir kadın çocuk bakamaycak durumdaysa, ne yaptıklarını bilirdin. Ne yapıyorlar biliyor musun?
- If you were more educated and up-to-date, you would know that there are countries like Sweden and Finland where, if a woman can't take care of her child, you know what she can do?
Finlandiya'dan gelen tatlı su balığı.
Freshwater fish imported from Finland.
Finlandiya'dan, iyidir ve takdirname.
A certificate of merit...
Finlandiya'ya hoş geldin.
Welcome to Finland.
Finlandiya Havayolları?
Finnair?
Finlandiya polisi, Doktor Kaarna'nın katilini arıyor.
The Finnish police are looking for the man who killed Dr Kaarna.
Finlandiya polisi seni yakalarsa, kısa süre içerisinde, listeden adın silinecektir.
If the police do get hold of you, you'll be off the voting list for some time.
Bütün çarpışma araçları, Finlandiya'ya vardığımızda hazır olmalı.
All combat vehicles in Finland must be ready when we arrive.
Leo Newbigen'i bul ve bana Finlandiya'ya getir.
Find Leo Newbigen. Bring him to me in Finland.
Finlandiya : Kadınlar saunasında bıçaklanarak öldürüldü, efendim...
Finland - stabbed to death in a ladies'sauna bath, sir.
Bize, Finlandiya'da ölü bir adamın skandalını getirdin.
You brought us back the scandal of a dead man in Finland.
Eğer paramızı devlet tahviline yatırırsak belki birkaç bin ruble artırabiliriz, böylelikle Finlandiya'da bir yazlık satın alabiliriz.
If we then invest our capital in bonds, we should probably have a surplus over of several thousand roubles, with which we could buy a summer cottage in Finland.
- Finlandiya'da bir yazlık satın alırız.
- And buy a summer cottage in Finland.
- Hayır, bırak Finlandiya'yı. Başka bir şey söylemiştin.
- No, not Finland - you said something else.
Neden bizi Finlandiya'ya göndermiyorsunuz?
Why not send us out to Finland?
Ve bu da, Finlandiya Prensesi.
- Uh-huh. And she's the princess of Finland.
Finlandiya'nın, eşcinsellere uzattığı dost elini, New York, Boston ve Philadelphia genelinde...
And she's here to extend the hand of friendship from Finland to homosexuals... That's us!
Herif Finlandiya cephesi karlarında donuyorken karısı alay baytarıyla işi pişiriyormuş.
While he was freezing in the snow on the Finland front, his wife was making it with the regiment horse doctor.
Çam kokan altın sarısı saçları ve Finlandiya'nın gizli orman içi gölleri gibi mavi gözleri var.
Her golden hair smells of pine, and her cobalt eyes are the secret forest pools of Finlandia.
Onun o mavi gözleri Finlandiya'nın orman içindeki gizli göllerine benziyordu.
She, whose cobalt eyes... were the secret forest pools of Finlandia.
Hitler ilk başta buna inanmasa da Rusların Finlandiya seferinde başarısız olması üzerine gelen rapoarların doğruluğuna ikna olmuştu.
It, first, it did not believe very, but when the Russians had attacked the Finnish and had not had success he was presumptuous of that it was really truth.
Molotov ekleyerek, "Bu soruyu Finlandiya'ya karşı takındığınız tavır nedeniyle sordum."
E Molotov said : " Yes. I ask this because of the Finnish.
"Finlandiya'ya heyetler gönderiyor aynı zamanda onları Almanya'ya davet ediyorsunuz." " Finliler tehlikeli insanlardır.
It invites people of the Finlândia e sends there for missions e the Finnish they are very dangerous people.
" Finlandiya'ya karşı savaşı sürdürmek istiyorsunuz ancak bu durum sözkonusu bile olamaz.
It wants to make war against the Finlândia e this is of question.
Finlandiya, komşusu Rusya'nın toprak ve üs talebini reddetti.
The Finlândia opposed to deliver it territories demanded for Russia.
Churchill şimdi de Finlandiya'ya yardım gönderilmesini Norveç operasonu kapsamına almıştı.
Churchill joined an aid plan to the Finlândia in the operation of the Norway.
Churchill, planının Norveç'te Hitler'in misillemesi ; Finlandiya'ya yardımın da Rusya'yla bir savaş riski taşıdığının farkındaydı.
Churchill wise person who the plan implied a retaliation of Hitler in the Norway. E to help the Finlândia could cause a war with Russia.
Bugün, Finlandiya karla kaplı toprakları üzerinde vahşice saldıran düşmana karşı savaşıyor.
Today, the Finlândia, among the snow e its frozen lakes, fight against the forces of violence without escrúpulos, as us we make.
Britanya'nın Finlandiya'ya yardımları geç de olsa ulaştı.
The British aid followed stops the Finlândia, but was little and late.
Finlandiya, İngilizler'in Norveç çıkarmasını planladıkları o gün teslim oldu.
In the day where the English went to enter in the Norway, the Finlândia surrendered.
Fransız başbakanı Daladier, Finlandiya'ya yardım uğruna herşeyi riske atmıştı.
The French first-minister Daladier risks everything in the aid to the Finlândia.
Bulgaristan hâlihazırda Mihver bloğundan ayrılmış Finlandiya, Ruslarla, ateşkes görüşmelerine başlamıştı.
Bulgaria had already quit the Axis, and Finland, too, began negotiating with the Russians for an armistice.
Kuzeyde Finlandiya savaş dışı kalmış Estonya ele geçirilmiş, Letonya ve Litvanya Almanlardan temizlenmiş ve Doğu Prusya sınırlarına ulaşılmıştı.
In the north, Finland had been knocked out of the war, Estonia recaptured, Latvia and Lithuania cleared of German troops, and the borders of East Prussia reached.
Son zamanlarda, Finlandiya'da alkol almak bile zorken Helsinki'de etrafta yatan pek çok sarhoş var.
In helsinki recently, there were so many drunks lying around... even though it's hard to obtain alcohol in finland.
İddia ediyorum... modern varoluşçuluğun vadedilmiş toprağı Finlandiya'dır.
I would claim - that the promised land for modern existentialism is Finland
- Finlandiya'nın çekiçiliği ile değil mi?
- Finland appeals to you, does it?
Finlandiya üzerinden gitmek çok tehlikeliydi.
It was very dangerous to go through Finland.
Çünkü Finlandiya'da muhafazakâr bir hükümet vardı ve komünizme şiddetle karşı çıkıyorlardı.
Because the Finns were a White government, and they were bitterly opposed to the Reds.
Letonya ya da Finlandiya sınırına gitmeliyim.
I have to get to the Latvian or the Finnish border.
Finlandiya'da bir hapishanedeydi ve kimseyle iletişim kurmasına izin verilmiyordu.
He was in prison in Finland where he couldn't communicate freely.
Bayan Reed, A.B.D Finlandiya'nın iç işlerine karışamaz.
Mrs. Reed, the United States cannot involve itself in the internal affairs of Finland.
Adın ve Finlandiya'daki bağlantının adı.
Your name, and the name of your contact in Finland.
İki saate Finlandiya sınırını geçeriz.
We'll be across the Finnish border in two hours.
- Finlandiya o zaman.
- Finnish, then.
Finlandiya'dan uçuşunuz nasıl geçti?
How was your journey from Finland?
Ama dediğim gibi, grubun ve Finlandiya sanayinin geleceği burada yatıyor.
But as I've said, the future of the group - and Finnish industry lies here.
- Finlandiya Merkez Bankası'nda gece bekçisi olarak çalışıyorum.
- Bank of Finland, as a night watchman.
Aksi halde, Finlandiya'ya taşınacağım.
If he doesn't, I'll move to Finland.