Format Çeviri İngilizce
382 parallel translation
Bu büyük boyutlu, renksiz meşeden fıçılara denir.
That's large-format barrels, neutral oak.
" Niçin onu, ucuz bir program yapıp tekrar denemiyoruz.
" Why don't we try him again in a inexpensive format.
Bazen üstün zekaya insan formatında ihtiyaç duyarız.
We are sometimes in mortal need of superior intelligences
Yanlış oranda bu! - N'olmuş yani, boşversene.
It's the wrong format!
Gösterimlerde de 1.85 oran limitinin aşılmaması ISO tarafından tüm dünyaya ilan edilmiştir.
The 1.85 format is a limit that should not be exceeded, as per the international recommendation of the ISO. "
Geniş ebatlarda bir fotoğraf kadınları çılgına çevirebilir!
Very good! A nice photo in large format that will drive the women insane!
Ama ben formatı yenileme girişimini çok ilginç buluyorum.
But I find It's an interesting attempt to renew the form.
Filmin formatı nedeniyle baba Gustave'da bulunan özel projeksiyon cihazını kullandık.
In father Gustave's bass drum, there's a special projector because the film had been made in reduced format.
Bu yüzden yarın, Howard eski formatına geri dönüyor ve bütün bu saçmalık sona eriyor.
So tomorrow, Howard goes back to the old format and all of this gutter depravity comes to an end.
Yetişkinlerin dozundaydı.
A fost un oras într-un format gigant.
Kameramanını, sahneni, formatını bilmiyorum.
I don't know your cameraman, your board, your format.
Program formatımı kabul ettirebilmek için yıllarca uğraşmıştım.
It took me years to get my format accepted.
Hangi format olsun istersin?
If he does, which format would you like?
Hangi format?
Format.
Önce ekranı yenileyelim. Şimdi format cetveline gir.
First of all, refresh the screen here all right, and go in a format ruler.
Bütün bu testler altı ay boyunca, çeşitli formatlarla ve 8 farklı demografik grupla çalışılarak sürdürüldü.
( Paul ) These tests were conducted over a six-month period,..... using a double-blind format of eight overlapping demographic groups.
Uzaylı gibi bir yaşam formatının varlığını hissediyor musun?
Do you sense the presence of an alien life form?
Şey, başlamak için ne yapmam lazım? Sadece makyaj yapmaya derin ve edebi bir inancın olmalı.
But I just think it would be a nice gesture for us to share our VHS format with our neighbors and good friends, the Bundys.
Katılıyorum. Ama kapsülün içindeki matriks... hiçbir standart formata uymuyor.
I agree, Geordi, but the data matrix within the capsule does not correspond to any standard format.
Doktor Pernath!
Doctor Format!
Doktor Pernath!
doctor Format!
Bu form, bilinen herhangi bir iletişim formatına uyuyor mu?
Does this wave form match any known format?
Aktif eylemciler, kendini sosyal değişime adamış insanlar olduğunda ancak benim gibi insanlar ortaya çıkabilir ve öncü gibi görünebilir ama bu işi yapan bir başkasıolduğundan değildir.
For the first time, because of technology, we have the ability to be live from many locations around the globe, and because of the format - an all-news network - we can spend whatever time is necessary to bring the viewer the complete context of that day's portion of the story.
Tüm haber bağlantıları formatıyla da izleyiciye tüm bağlamı aktarabiliyoruz.
The beauty of our system is it isolates everybody. Each person is sitting alone in front of the tube. It's very hard to have ideas or thoughts under those circumstances.
Teknik zorluklarımız vardı ve formatıyla oynuyorduk biraz.
We had some technical difficulties and we're playing with the format.
Formatı değiştiriyoruz.
We're changing formats.
Bu yeni saatte her zamankinden farklı bir şey yapacağım. Geçenlerde okuduğum bir kitap..
I would like to depart from my usual format because I read a book that...
Aslında Kazan, filminde eski ve yeni görüntü oranını birbiriyle harmanladı. Kapı aralığı ve koridoru geniş ekranla gösterirken aralara yakın çekimleri de ekledi.
Actually, Kazan combined the old and the new proportions in his composition, introducing narrower frames, such as doorways and corridors... within the wide format itself.
"Land of The Pharaohs" a başladığında Howard Hawks, yeni format konusunda kaygılıydı.
When he started Land ofthe Pharaohs, Howard Hawks was nervous about the new format.
Disketini formatlayacağım. Böylece yeni verileri kaydedebilecek.
I ´ m going to format your disk, orient it to receive the data.
Zach, sizde Dr. Giggles letterboxed formatında var mı?
Zach, do you have Dr. Giggles letterboxed?
Biten projelerin peşinden, bir sonrakinin formatını planlamaya başlıyorum.
I begin trying to define the form which I like after the one I just finished.
Sürekli tecrübe ile sabit olan düzenimi değiştirmeye çalışıyorsun.
You want to change my tried and true format!
Formatı 2. faza geçirin.
Shift format to Phase 2.
Bunar muhasebe dosyaarı.
It's an accounting format.
Format atıyorum da.
I'm formatting right now. It's formatting.
Hayır! Kovboy şarkıları çalan bir radyoyu bir sohbet radyosuna çevirmek için Chicago'ya gidiyor
She's going to Chicago to turn a Country Western station into an all-talk format.
Bu kısa gezi hakkında ortak bir karara vardık, ama bu şey hala, saçma bir fikir.
We've agreed on a format for this little sojourn, but I still believe it's ill-advised.
Beni en çok rahatsız eden nedir bilmiyorum : Yeniden dirilip yeraltında seks partisi yapan ruhlar mı yoksa tüm bunların senaryo formatında yazılmış olması mı.
I don't know what was most disturbing... his description of the inner core-reincarnated soul sex orgy or the fact that the whole thing is written in screenplay format.
Özel Program, 60 dakika röportajlar, söyleşiler denemek gerekiyor özgürce programını yapabilirsin.
Magazine, 60 Minutes format investigative, in-your-face.... They say, and it remains to be seen you will have editorial freedom, whatever that means.
Evet, Detroit'te çok fazla rock istasyonu olduğunu karar verdik. Bu yüzden yarından itibaren yeni bir formata başlıyoruz. Bu bize farklılık kazandıracak.
Uh, well, we decided that Detroit has too many rock stations, so starting tomorrow we're starting a new format, and it'll give us a real great edge.
Bize yeni bir format gerek.
We need a new format.
Yok yok, tamamiyle yeni bir formatımız var.
No, we got a whole new format.
Bu yeni formatımız.
What? It's the new format.
Kabul edilen düzen şöyle :
The format agreed to is as follows :
- Yani yeni bir format arayacaklar.
So they'll be looking for a new format.
- Ya da eski bir format.
- Better yet, an old format.
Yapma Roz. Başarısız bir formatla fazla dayanamazlar.
They can't stay with a failing format forever.
Format değiştiriyorlar Bizi geri çağırıyorlar.
They're changing formats. - They're bringing us back!
- Evet.
- That's a traditionally accepted format.
Ama en azından eğlence formatında sunuluyor.
But it's in the form of entertainment.