Futbol Çeviri İngilizce

Affedersiniz Prenses ama futbol dediğin şey senin bir bardak çayın değil.

Pardon me Princess, playing football isn't your cup of tea.

Dilwale, birçok geleneği hiçe saydın. Kraliyet ailesine futbol oynattın. Herkese benim göle çıplak girdiğimi söyledin.

Dilwale, you've broken many traditions you made the royal guests play football you told everyone that I used to bathe naked in the lake!

Ben futbol oynamak istiyorum, o da kendini öldürmek istiyor.

Well, I want to play football and he wants to kill himself.

- Futbol hayranı mısın?

You a football fan?

Tanrı, aile, futbol.

God, family, football.

Siz futbol diyorsunuz.

Soccer to you guys.

Millet, futbol tezahüratı duymak ister misiniz?

Guys, you wanna hear some football chants?

- Dorados futbol takımını sever misin?

You like the Dorados? Do rad 0s?

Ben futbol takımı kaptanı olmak istemiştim, ailem benden tam olarak as oyuncu olmamı bekledi.

I wanted to be captain of the soccer team, my parents expected straight As.

I gerçekten olur, ama sen fantazi futbol ayıramam zaman. Beş dakika bir erkekle kadar kare. Hayatını sadece altüst,

I really would, but when you can't spare fantasy football for five minutes to square up with a guy whose life you just turned upside down, well then you seem more like the spawn of Satan himself.

- Hiç fantezi futbol oynamak?

You ever play fantasy football?

Babam, bir futbol takımı oluşturduğunu söylemekten zevk alır.

My father likes to say he fielded a soccer team.

Futbol oyuncuları... Onlar da kurt.

The football players... they're the wolves.

Mahallede takıldım, futbol antrenmanı yaptırdım.

Just, uh, I was just in the neighborhood, heading to soccer practice.

İyi eğitim, iyi futbol.

Great education and great football.

Futbol hakkında fazla şey bilmiyorum.

I don't know that much about football.

Burada yıllarca birçok büyük futbol yıldızı oynadı.

Been a lot of great football played here over the years.

Diğer tüm koçlar futbol oynamak için çok çelimsiz olduğumu düşündüler.

Well, every other coach just thought I was too small to play.

Evlat sana Teksas Üniversitesine giriş için bir burs ve futbol oynamanı teklif ediyorum.

Son, I'm offering you a scholarship to attend the University of Texas and play football.

Beyler, futbol karakter oluşturmaz.

Gentlemen, football doesn't build character.

Bu sezon Texas futbol takımı için eşsiz bir sezon olacak.

'Cause this season it's gonna be Texas smashmouth football.

Ulusal Futbol Ligi.

NFL.

Ya da birçoğunun dediği gibi yüzyılın kolej futbol maçına.

Or as many have been saying, college football's Game of the Century.

1959'dan beri MacArthur Bowl Ulusal Futbol Vakfı tarafından organize edilmektedir.

Since 1959, the MacArthur Bowl has been presented by the National Football Foundation...

Ulusal Futbol Vakfı tarafından her yıl yılın kolej futbol takımı ödüllendirilmektedir.

It is annually awarded by the National Football Foundation to the outstanding college football team of the season.

Senden haber alamayınca futbol ofisindekiler bana, seni buraya gönderdiklerini söylediler.

When I didn't hear from you, I found out from the football office that they flew you here.

Doktorlar, bırakın futbol oynamayı o bacakla nasıl yürüyebildiğini anlayamadıkların söylediler.

Doctors told me they didn't know how he could walk on that leg, much less play football.

Benim futbol oynayışımı görmesini diledim, çıkıp gelmesini diledim.

"L wish he'd seen me playing football, I wish he would turn up."

Ülkedeki 9 futbol takımının uyuşturucu kaçakçılarına ait olduğunu ortaya çıkardı.

He revealed that six of the country's nine soccer teams were owned by drug traffickers.

Futbol sahası şurada olacak.

The soccer field will be over here.

Pablo, Cali'ye bir mesaj göndermek istemişti bu yüzden de adamlarına bir futbol maçı sırasında saldırmalarını emretti.

Pablo wanted to send a message to Cali, so he ordered his sicarios to hit them during a soccer match.

Adamın futbol sahası var amına koyayım.

He's got a fucking soccer field.

Futbol ile rounders arasında seçim yapabilirsiniz.

You can choose between football and rounders...

- Futbol mu oynadın?

So you played soccer?

- Sen de futbol oynadın mı Hamada-san?

Hamada, you played soccer?

- Futbol.

Soccer club.

- Futbol mu?

Soccer?

Boş ver, futbol oynadığımda mahvolacaklar nasılsa.

It's ok. I'd chip them playing soccer.

Futbol seçmeleri perşembe günü yapılacak. saat 4te futbol sahasında.

Football trials will be this Thursday at 4 : 00 PM on the football field.

Futbol seçmeleri 15 dk içinde yapılacak

Football try outs in 15 minutes.

Hey, futbol takımına girdim.

Hey, I made the football team.

Ve futbol takımına girdiğim için çok mutluyum.

And I'm just happy that I made the football team.

Futbol takımına girdiğini duydum.

Heard you made the football team.

Cuma geceleri lisede futbol var.

There's football at the high school Friday night.

Lisedeki futbol hayatım boyunca çok fazla sakatlık geçirdim. Futbol mu oynadın sen?

I've sustained lots of serious injuries during my high-school football days.

Ve futbol izliyor.

And he watches football, right?

Hey, Brit, beni götürdüğün dans Futbol takımından tatlı-patatesler?

Hey, Brit, did you get me dancing with those cutie-patooties from the football team?

Ortaya çıkan futbol oyuncuları var.

There's football players coming out.

Futbol bu, hentbol değil!

It's football, not handball.

Futbol takım otobüsünü mü sürüyorsun?

Driving the Soccer Stars bus?

Futbol mu izledin mi?

Did you watch football?