English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ G ] / Graff

Graff Çeviri İngilizce

274 parallel translation
- Ben Dr. Graff.
- How do you do? - I am Dr. Graff.
Sevgili Graff başarılı olabilmemiz için kendini lider ilan etmene gerek yok.
Oh, my dear Graff, proclaiming yourself our leader does not necessarily make it so.
Aptalın tekisin, Graff.
You're a fool, Graff.
Disiplin, sevgili Graff.
Discipline, my dear Graff.
Merak etme, Graff.
Don't worry, Graff.
Graff yanında olmalı.
Graff must be staying in his room with him.
Graff'ın elinde haritanın bu kısmı olmasa bile parçaları birleştirmesi uzun sürmez.
It won't take Graff long to put the pieces together even without this part of the map.
Defol buradan, Graff.
Get out of here, Graff.
Jim, ben Stewart Graff.
Jim? Stewart Graff.
Ben Bay Graff.
It's Mr Graff.
- Peki Bay Graff.
- All right, Mr Graff.
Bay Graff?
Mr Graff?
Teşekkür ederim Bay Graff.
Thanks, Mr Graff.
- İyi günler Bayan Graff.
- Good afternoon, Mrs Graff.
Stewart Graff nasıl?
Stewart Graff, is he all right?
Bay Graff!
Mr Graff!
Karin Graff.
Karin Graff.
Söyler misin, kimdir Karin Graff?
Tell me, who is Karin Graff?
Felix Graff'ı ara ve o ne derse aynen yap.
Call Felix Graff and do just as he says.
Graff bu piçlerle nasıl baş edileceğini iyi bilir.
Graff knows what he's doing with those bastards.
Beni Los Angeles'e sadece bu Graff denen adamla konuşmam için mi getirttin?
Did you get me back to Los Angeles just to talk to this guy Graff? .
Benden avukat Graff ile görüşmemi istedi
He wanted me to meet this lawyer, Graff.
GRAFF :
GRAFF :
Git konuş onunla, Graff.
Go talk to him, Graff.
Felix Graff'ı arıyordum.
I'm looking for Felix Graff.
Graff, Washington'da, Mayflower'da.
Graff is at the Mayflower in Washington.
Felix Graff. 1830 Jefferson Place, Los Angeles, California.
Felix Graff. 1830 Jefferson Place, Los Angeles, California.
Geçen hafta Jerry Graff'la konuşuyordum.
You never know- - I was talking to Jerry Graff last week.
- Mesela Jerry Graff.
- Look at Jerry Graff.
Graff gidip kendine hemşirelerin olduğu lanet bir liste alıyor.
Graff goes and buys a fucking list of nurses.
Jerry Graff kendisi için iş kurdu.
Now Jerry Graff went into business for himself.
Eğer biz o tür adamlardansak ve kilidi kırıp içeri girersek soygun gibi görünür, müşterileri dosyalardan alırız ve Jerry Graff'e gideriz.
If we were that kind of guy to hold up the joint and trash it, it looks like robbery, we take the leads out of the files and we go to Jerry Graff.
Şuna birileri aldı ve Jerry Graff'e gitti desek?
Say somebody took them, - went to Jerry Graff?
Yani diyorsun ki adamın biri bu müşterileri alıp onları Graff'e satabilir mi?
You're saying a fella could take those leads and sell them to Graff?
Müşterileri Graff'e.
The leads to Graff.
Yani... Graff'i aslında aramadın.
So all this- - you didn't actually call Graff?
- Graff'le konuştun mu?
- Did you talk to Graff?
Çalacak mısın... Glengarry müşterilerini çalıp onları Graff'e satacak mısın?
You're gonna steal- - you're gonna steal the Glengarry leads and sell them to Graff?
Sen ve ben bir gecelik iş ve Graff'le tabi ki.
You and me for one night's work, and a job with Graff
- Graff'le iş mi?
- A job with Graff?
Graff ile anlaşmam var.
I've made a deal with Graff.
- Graff'e gittiğinde bilmeyecekler mi.
- They'll know when you go to Graff.
Eğer hoşuna gitmediyse bebeğim sokağın karşısına geçer ve Jerry Graff'le konuşurum.
If you don't like that, I go across the street and speak to Jerry Graff.
Jerry Graff'e.
To Jerry Graff.
Graff, benim albayım ve ben de onu takip ettim.
Graff was my Colonel, and I followed him.
Ve bir gün geldi ki, Graff'i hiçbir şeyin durduramayacağını anladım.
Then came that day when I first understood that Graff would stop at nothing.
Bütün dünya onun düşmanıydı ve biz de, onun ölü ruhuna sıkışıp kalmıştık.
The whole world had become his enemy, And we were trapped inside Graff's dead soul.
Dışarıda bazı birlikler var, Graff.
I see some posse out there!
- Hayır, devam edebilirim Graff.Yapabilirim.
No. I can ride, Graff.
Graff çıkıyor ve alıyor.
For some jerk in the office, telling us, "Get out there and close, go win a Cadillac." Graff goes out and buys.
- Sen ne halt ediyorsun, Graff?
What the hell are you doing, Graff?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]