Grenier Çeviri İngilizce
29 parallel translation
Deniz mahsulü severseniz Grenier var.
There's Grenier if you care for seafood.
86, Général Grenier Bulvarı, Neuilly'de.
86, Boulevard du Général Grenier, in Neuilly.
Adı Mon Grenier du Livre.
It's called Mon Grenier du Vivre.
- Önce böyle birini bul.
When do I start? Detective Grenier. And then you have to get him to leave the place he feels safest.
Dedektif Grenier.
To hell with you.
Sonuncusu Dedektif Grenier ben hariç her şeyi düşünüyordu.
The last one, Detective Grennier, just was thinking about anything but me.
Bir gece yarısı babamın, iş ortağı Andy Grenier'le tartıştığını duyarak uyandım.
I was awakened around midnight by the sound of my father arguing with his business partner, Andy Grenier.
Lord Grenier.
Lord Grenier.
Lord Grenier Charles ile samimileşti hediyelerle desteğini kazanmaya çalışıyor.
Lord Grenier has been cozying up to Charles, wooing him with gifts.
Lord Grenier kral ve naibinin aralarında....... bir güven kurulmadan çalışamayacığını biliyor.
Lord Grenier knows that a king and his regent can't work together without an established trust.
Grenier'in kendisini mevkii için hazırladığını düşünüyoruz.
We think Grenier is angling himself for the position.
Lord Grenier kendine çok güveniyor gibi gözüktü oylamaya hâlâ haftalar kalmasına rağmen sanki çoktan kazanmış gibiydi.
Lord Grenier seemed very confident, as if he'd already won, even though the vote is still weeks away.
Grenier Meclisde gücümün tükendiğini görmek istiyor.
Grenier wants to see to it that I have no power at court.
Lord Grenier ile ilgili bilmen gereken bir şey var.
There's something you need to know about Lord Grenier.
Grenier beni sadakatinin hediyelerle alınabileceği bir çocuk olduğumu sanıyor.
Grenier thinks I'm a child whose allegiance can be bought with gifts.
Grenier'ı kendim halletmek istedim.
I wanted to handle Grenier myself.
Lord Grenier de kendini mevki için favori olarak yerleştirdi.
And Lord Grenier has positioned himself as the front-runner.
Grenier İskoya'daki her bir Fransız askeri geri çekecek.
Grenier will pull every last French soldier from Scotland.
- O vakit Grenier'i durdurmalıyız. - Nasıl?
- Then we have to stop Grenier.
Lord Grenier en büyük olan üzüm bağını yeni sattı.
Lord Grenier recently sold his biggest vineyard.
Banka kayıtları Lord Grenier'in Kraliyet Danışma Meclisine rüşvet vermesiyle ilgili kanıt içermiyordu.
The bank records offered no evidence that Lord Grenier has been bribing the privy council.
Grenier sekssiz bir evlilik içinde.
Grenier is in a sexless marriage.
Ya Lady Grenier?
And Lady Grenier?
Lady Grenier o günden beri teselli edilemez halde.
Lady Grenier has been inconsolable ever since.
Lady Grenier'i rahatlatacak birini bul. Kocasıyla ilgili her sırrı dökecekmiş gibi bir şüphem var.
Find someone to comfort Lady Grenier, and I have my suspicions she will spill her husband's every secret.
Umarım Lady Grenier ilişki sonrası konuşandır.
As I had hoped, Lady Grenier was rather chatty post-coital.
Grenier'in aksine Meclis benim niyetlerimi bilecek.
And unlike Grenier, the council will know of my intentions.
Grenier'in kaçtığı söylendi. Hem de aceleyle.
Word is Grenier fled, and quickly.