Gusta Çeviri İngilizce
63 parallel translation
- Patronun nasıl, iyi biri mi? - Kim, Nazerman mı?
¿ Te gusta tu jefe?
Evet Gustav, kesinlikle reddediyorum.
Yes, Gusta v, that is precisely what I deny.
İffet saflıktan gelir, yaşlılığın sancılı sonucu olarak ortaya çıkmaz... ve sen yaşlandın Gustav.
Chastity is the gift of purity, not the painful result of old age... and you are old, Gusta v.
Augusta ile baş başa kalmıştım.
I was alone with Gusta.
- Sever mi?
- Le gusta?
Tıpkı Gustavo Flaubert'in, George Sand'a yazdığı gibi...
as Gusta Flabare wrote to George Sand.
İspanya'yı seviyorum beyler.
"Me gusta la Spagna" guys.
No me gusta.!
: No me gusta.!
Bu hafta kimsin?
- Te gusta? - Who are you this week? - Valentino.
Evet, ama buradan kurtulup taco ve burrito yemeliyim! Me gusta tacos mucho!
Yes, but I need to get out of here and eat some tacos and buritos, migusto tacos mucho!
Eksotik! "¡ Me gusta Josefina!"
Exotic! Me gusta Josefina!
Benimle İspangilizce konuşmaya çalıştı ve bu hoşuma gitmez.
All I got was a bunch of Spanglish and "no me gusta" s.
San Gusta Caddesi'nde.
San Gusta Street, near the heart of the city.
Ben margarita severim!
Me gusta margarita!
Te gusta?
Te gusta?
Me gusta mi hermano.
Me gusta mi hermano.
Te gusta la leche.
Te gusta la leche.
Me gusta el cafe.
Me gusta El cafe.
Ben de bu saçmalıktan hiç hoşlanmadım!
Yeah, well, no me gusta any of this bullshit!
Severim.
Me gusta.
Me gusta tus grandes ca.
Me gusta tus grandes ca.
No me gusta. ( Sevmiyorum )
No me gusta.
Si no te gusta, vete a otro lugare.
Si no te gusta, vete a otro lugare.
Hiç tarzım değil.
No me gusta.
Tabii Gusta, düşündük de biraz beklersen iştahını kabartacak bir şey göstereceğiz.
Of course, Gusta, We tought a little wait would have whetted your appetite. Right, Athanasius? May I?
A mi me gusta *. ( çok hoşuma gitti. )
A mi me gush.
Beni mutlu ediyorsunuz, Bulgaristan.
Mi gusta bulgaria
Kahretsin.
Ouch! No me gusta.
Me gusta pizza, tambien.
Me gusta pizza, tambien.
Me gusta el jamon.
Me gusta el jamon.
Bundan hiç hoşlanmadım.
No me gusta. Whoo!
Hayır, teşekkürler.
¿ gusta water? I'm all set, thanks.
Gusta söyledi. Viçek seni ormanın oralarda bazı kızlarla görmüş.
Gusta said that Vlcek saw you in the woods with some girls.
Gusta ayrıca, babanın bisikletine müşteri aradığını söyledi.
Gusta also said that you wanted him to ask around whether anyone wanted to buy your dad's bike.
Kızınızdan hoşlanıyorum.
Me gusta... Su hee-jah.
Ama ben senden hoşlanıyorum...
Pero tu me gusta,
"Mankafa", "Seni seviyorum Jess." anlamına geliyor.
Um, "Goose" is short for "me gusta Jess."
Gusta...
Gusta...
- Ama yapılması gerekiyor, Gusta.
- But it's necessary, Gusta.
Ayrıca Gusta da beni bekler.
And Gusta is waiting.
Sevgili Gusta, Ulla, Tove ve Helle.
Dear Gusta, Ulla, Tove and Helle.
Seçeneklerimizin fazla olmasını severiz.
Nos gusta tener opciones.
Bu hayalet kardeşi hiç sevmedim.
No me gusta este amigo fantasma.
- Küçük bir kızdan korkmana gerek yok.
- No me gusta being scared, little girl.
Peki, Büyükbaba Gusta'la ne yapacağız?
And what do we do with Grandpa Gustav?
- Sen, onların sevilen kızıydın.
Oh, me gusta, me gusta!
Anlıyorum. - No me gusta, mami.
I see.
Bir de Augusta.
And Gusta.
Evet!
( WOMEN MOANING ) Fatima, te gusta!
Evet.
Me gusta Nicaragua. Mmm, yes.
- Bu neydi Carmen?
No me gusta, mami.