Gülüyorsun Çeviri İngilizce
2,402 parallel translation
Neden gülüyorsun?
What? Why are you laughing?
Neye gülüyorsun?
What the fuck you laughing at?
Neye gülüyorsun?
What are you laughing at?
Kahretsin sen neye gülüyorsun, adi herif!
What the fuck are you laughing at, fucker?
Başkası vurmuş olmalı.Ne gülüyorsun?
Someone was hit! Why do you laugh?
Neye gülüyorsun be?
What are you laughing at?
Sen neye gülüyorsun öyle?
What the fuck are you laughing at?
Gülüyorsun.
You're laughing.
Neden gülüyorsun?
Why are you laughing?
Sen neye gülüyorsun lan?
What the fuck are you laughing at, man?
- Neye gülüyorsun be adam?
So what the fuck are you laughing at?
Sen neye gülüyorsun?
What the fuck are you smiling about?
Neye gülüyorsun sen?
What are you laughing at?
Onun şakalarına sen de çok gülüyorsun, değil mi?
You laugh the loudest at them, don't you?
Neye gülüyorsun?
What's to smile about?
Neye gülüyorsun sen?
What are you laughing about?
Sen neye gülüyorsun?
What are you laughing at?
Neye gülüyorsun?
What're you laughing?
Bana mı gülüyorsun?
You're laughing at me?
Ne gülüyorsun koca götlü, komik değil.
Shut up, fat arse. It ain't funny.
Aklına gelen sahnelere mi gülüyorsun?
Ooh... Why did you tell him you liked Stephen Fry?
Luke, ölümle yaşam arasında gidip geldi ve sen ise karşımda durmuş ona gülüyorsun.
And we like doing the same things, like...
Neden gülüyorsun?
What's so funny? Why are you laughing?
Neye gülüyorsun be?
What are you laughing at, pal?
- Bana mı gülüyorsun?
- You laughing at me?
Sen neye gülüyorsun be?
What the fuck are you laughing at?
Ne gülüyorsun?
Why are you laughing?
Beni hem cezalandırıyorsun, hem de bana gülüyorsun, ya da gerçekten istediğimin bu olduğuna kendini ikna ettin.
You are either punishing me, laughing at me, or you are seriously convinced that this is what I want.
Niçin gülüyorsun?
Why are you laughing?
- Kardeşim ölmüş ve sen de buna gülüyorsun.
- My brother is dead and you laugh?
- Bana mı gülüyorsun?
And that makes you smile?
Evet, gülüyorsun.
You're smiling.
Neden, neden gülüyorsun?
Why, why are you laughing?
Gülüyorsun, ama, evrim devam ettiği sürece her yeni organizma, eşsiz bir yeni yaşam şekli geliştirecek.
You're laughing, but as long as evolution continues, every new organic being will emerge as a unique life form.
Gülüyorsun çünkü tüm dostların ölüyor ama sen ölmüyorsun.
You laugh'cause the other fella's dead and not you.
! - Gülüyorsun.
You're smiling.
Neden gülüyorsun?
What are you smiling about?
Neden gülüyorsun peki?
Then why are you smiling? I'm
Bu yüzden mi gülüyorsun?
Is that why you're laughing?
Neden gülüyorsun?
What are you laughing about?
Neden gülüyorsun?
Why are you smiling?
- Neden gülüyorsun?
- Why are you laughing?
Oyun bahçesinde oynarken birinin bana gelip şöyle dediğini hatırlıyorum. "Gülüyorsun demek."
I remember I was in the playground, and somebody come up, and he says, " You're laughing?
Leonard, uykunda kıkır kıkır gülüyorsun.
Leonard, you're... you're giggling in your sleep.
Niye gülüyorsun?
What are you smiling at?
Ne gülüyorsun?
What are you laughing at?
Aptal, niye gülüyorsun. Aşağılık!
Bloody idiot... why are you laughing... bloody Sindhi-Snack!
Gülüyorsun. Demek ki iyisin.
You're laughing, so you must be alright
Güzelsin ve esprilerime gülüyorsun.
Beautiful and laughs at my jokes.
Neye gülüyorsun?
Why are you laughing?
- Ne gülüyorsun?
What are you laughing at? Ah, nothing.