Hallmark Çeviri İngilizce
276 parallel translation
Hallmark da gidiyor.
There goes Hallmark.
Sabır en önemli özelliğindir
Forbearance is the hallmark of your creed
Aristokrasinin alameti sorumluluktur, değil mi?
Ah, the hallmark of aristocracy is responsibility, is that it?
Post'un başlattığı kampanya ikiyüzlüdür ve meşhur çifte standartları gözler önüne serilmiştir.
The hallmark of the Post campaign is hypocrisy and its celebrated double standard is today visible for all to see.
Kenickie'nin kartviziti gibi.
A hickey from Kenickie is like a Hallmark card.
Edebiyatın altın damgasını şimdi takdir ediyorsun, değil mi?
You recognise the hallmark of literature now, don't you?
-... basitlik dehanın alâmetidir.
Simplicity is the hallmark of genius.
Ancak yönetimimin temel özelliği olan tarafsızlık ilkesi gereğince... iki akademiyi değerlendirmek... ve karşılaştırmak üzere bir komite görevlendirdim.
But in the spirit of fair play, which is the hallmark of my administration... I have appointed a committee... to evaluate and compare the two academies.
Hallmark'a layık bir an daha.
Another Hallmark moment.
Lanet olası Hallmark kartıyla yaşayan sulugözler gibi olur.
Except for soppy couples like you who live in a fucking Hallmark card.
Hayatım bir Hallmark kartı?
My life is a Hallmark card?
Şu Hallmark kartlarından birinden çıkmış gibi.
She belongs on one of these Hallmark cards.
Bu olayı kapatmak için herhangi bir Hallmark kartı yoktur.
There's no Hallmark cards that cover this occasion.
Sadece kart satmak için tezgahlanmış başka bir Hallmark tatili.
Bah! This is just another Hallmark holiday cooked up to sell cards.
Bilirsin, bu Hallmark anlarını bozmaktan nefret ederim.
You know, I just hate to ruin this Hallmark moment.
Ama bu çok gelişmiş yabancı bir kültür özelliğini gösteriyor.
But this is the hallmark of some highly evolved alien culture.
"Sana karşı duygularımı bilmiyorum, o yüzden hiç tanımadığım birine bir papel verip benim yerime işi halletsin diye bu küçük Hallmark orospusunu yaptırdım."
" l don't know what my feelings are, so I'll pay some total stranger a buck to make up this little Hallmark hooker to do the job for me.
HaIImark'dan gelmiş.
It's from Hallmark.
O Hallmark tarafından düşmana ait bir ele geçirmede elde edildi ve Disney homojenleştirdi ve parça parça elden sattı.
It was acquired in a hostile takeover by Hallmark and Disney homogenized and sold off piece by piece.
Dediğini kartlara yaz gönder, kardeş.
Sell it to Hallmark, Sis.
Hallmark sahnesini geçelim.
Let's save our Hallmark moment.
Ben Matthew Hallmark, Gizli servisten.
This is Matthew Hallmark, Secret Service.
Hallmark mı?
Hallmark?
Hallmark, Gizli Servis.
Hallmark, Secret Service.
Ben Hallmark.
This is Hallmark.
Bende Hallmark.
I'm Hallmark.
- Hallmark öldü.
- Hallmark's dead.
- Başkan Yardımcısından başka kaç tane rehine var, ve hala hayattalar mı?
How you doin', Tom? - I hope you were gentle with Hallmark. - How many hostages, besides the Vice President, are still alive?
Gerçekten çok duygusal bir an ama... artık eve gidebilir miyiz Casey Amca?
This is a real sweet Hallmark moment, but can we go home now, Uncle Casey?
Bir zamanlar dedikleri gibi, "Popülerlik sıradanlığın damgasıdır."
As someone once said, "Popularity is the hallmark of mediocrity."
"Beni hayvan mezarlığında terk ettiğin için teşekkürler" yazılı kart almak için markete uğradım.
I stopped over at Hallmark to see if I could get a nice "Thanks for leaving me at the pet cemetery" card.
Bu bir tebrik kartı.
It's a hallmark card.
Aşağılayarak tebrik ediyor.
A hallmark of degradation!
Evet. İroni nedir biliyorsun, değil mi? Ne güzel küpeler.
Yes, it's from Hallmark's "Irony" section.
Sahne seni bekliyor.
Hallmark is waiting for you.
Evet. Hallmark için yazmaya alıştı.
Yeah £ ¬ he used to write for hallmark.
Ayakkabıya ihtiyacınız varsa Hallmark'a gideceksiniz.
You need shoes, you go to the Hallmark store.
Bir adamın ruhunun tacını çalıyorsun ve tek özürün basmakalıp duygular mı?
You steal the crown jewel of a man's soul and your only excuse is some candy-ass Hallmark card sentiment?
Evet, Donna, Forman HaIImark kartlarında ki gibi bir aile istiyor.
Yeah, Donna, Forman wants the Hallmark card family.
Neden, senin saplantılı, lanet olasıca zevklerini paylaşmak zorundayım?
What, to share in your half-assed obsession with Hallmark moments?
Artık şu küçük...
You have your little Hallmark moment- -
Hollowmark filmleri gururla sunar..
And now for our feature presentation... Hallmark Hall of Fame proudly presents...
- Bugünün bir anlamı yok mu?
Now there's a Hallmark moment for you.
Hallmark'ta harika bir tatil ama ilk olarak hep aynılar.
Granted, a holiday invented by Hallmark, but first, it's just the same.
- Hallmark gibi bir yere git.
- Just go to a Hallmark or something.
- Hallmark'ın elinde hepsi var mıdır?
- Hallmark has that whole thing there?
Hallmark nerede?
Where's the Hallmark?
Arkadaş bulma kurumlarında kendine asla bir iş arama.
And you can forget about a career with Hallmark.
Bu kadar yeter mi iblis?
You done with this Hallmark moment?
Hallmark'ta mı çalışıyorsunuz?
[Clears Throat] Do you work for Hallmark?
Weyounların klasik özelliği.
The hallmark of the Weyouns.