English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ H ] / Hansen

Hansen Çeviri İngilizce

658 parallel translation
Profesör Peter Andreas Hansen'in teorisi, onaylanmış görünüyor.
Professor Peter Andreas Hansen's theory seems to be confirmed.
Ve doktor Hansen.
And Dr. Hansen.
"Denizci" Hansen gelmiş.
Well, if it isn't'Sailor Boy'Hansen.
Burayı seviyorsun, değil mi Hansen?
Well, Hansen, you kind of like it up here, don't you?
Fakat Hansen yol ekibine nasıl girdi?
But how did Hansen get on the road gang?
Arabayı kaza yapmış olarak bulmuşlar, Hansen ölmüş.
Well, they found the car wrecked and Hansen's dead.
Evet ama Hansen'in kaçışı başka bir şey ispat ediyor.
Yeah, but Hansen's break proves something else.
Adım Hansen.
My name is Hansen.
Garry Hansen apartmanını kürkünü, ucuz mücevherlerini ayarlamış.
Larry Hansen kicked in for the apartment, Her fur coat, some cheap jewelry, maybe her car too.
Swede Hansen, işini bitireceğim ancak beni seni haklarken göreceksin.
Swede Hansen, I'm gonna take you, and when I do, you're gonna see me coming.
Siz Ed Hansen misiniz?
You're Ed Hansen?
Bay Ferguson'a gelince karakteri ve kabiliyeti hakkında kuzeydeki büyük şehirden gelen eski amiri Dedektif Kaptan Hansen'ın ifadesini duydunuz.
As to Mr. Ferguson you have heard his former superior Detective Captain Hansen, from that great city to the north testify as to his character and ability.
Kaptan Hansen çok hevesliydi.
Captain Hansen was most enthusiastic.
Daha önce Bay Ferguson'ın bir polis meslektaşının düşüp ölmesine neden olmasını Kaptan Hansen, "talihsiz bir olay" olarak niteledi.
The fact that once before, under similar circumstances Mr. Ferguson allowed a police colleague to fall to his death Captain Hansen dismissed as an "unfortunate incident."
Ben de Karen Hansen.
- My name's Karen Hansen.
- Karen Hansen.
Karen Hansen.
Hansen'ler Hıristiyandı ama beni benimsediler.
The Hansens were Christians, and they adopted me. One little exception.
Resmi adı Hansen Hastalığı.
The official name now is Hansen's disease.
Böylece iki, üç yıl iyi gitmiş ta ki Peder Doonan korkunç sırrımızı öğrenene kadar yani Hansen Hastalığını.
For two, three years all goes well till the day Father Doonan stumbles on our horrible secret there's Hansen's disease on these islands.
Hansen Hastalığı ölüyor.
Hansen's disease is kaput.
Şampanya, Hansen!
Champagne, Hansen.
Birkaç dakika uzaktayız.
We're minutes away, Hansen. What's your status?
- Beni duyuyor musunuz?
- Confirm what hit you, Hansen.
- Görebiliyor musunuz?
- Affirmative. You're visual, Hansen.
Warp faktörü 1, Bay Hanson.
- Warp factor 1, Mr. Hansen. - Warp 1, sir.
- Bay Hanson rotanda kal.
- Hold your course, Mr. Hansen.
- Bay Hanson, gemiyi düzgün götür.
Steady as she goes, Mr. Hansen.
Gökbilimi antropolojisine baktım. 480G türünden, antropoid sınıfı. Hansen gezegenindeki yaratıklara benziyorlar ama daha büyükler
I checked with Astral Anthropology and they're order 480-G, anthropoid, similar to life forms discovered on Hansen's Planet, but much larger.
Ben Hansen, operasyon sorumlusu.
I'm Hansen, Operations.
- Sizi Bay Hansen'in yanına yerleştiriyorum.
- I'm putting you here with Mr. Hansen.
Hansen ile aramızda geçen olay için kendimi hala bir aptal gibi hissediyorum.
I still feel all kinds of a fool about that set-to with Hansen.
Teğmen Hansen hala orada.
Lieutenant Hansen is still in there.
Bay Hansen, yüklediğimiz tüm şu kutup malzemelerini toparlayın yiyecek, ışık, ısıtıcılar, hepsini, ve bir adam daha seçin.
Mr. Hansen, gather all that arctic gear we put onboard rations, lights, heaters, all of it, and pick one more man.
Bakıyorum, kalkmışsınız, Bay Hansen.
I see you're up, Mr. Hansen.
George Hansen.
George Hansen.
Chet Hansen bunu benim için yaptırmış.
Chet Hansen had this rig built for me.
Lâf dinle Hansen... Burası yemek ve kadın dolu.
Listen to Hansen... plenty of women where there's plenty of food?
1 saat içinde geri dönmezse peşine düşeceksin, Hansen.
Within the hour, or you'll go after him, Hansen.
Bana bir daha itiraz edersen Hansen... dilini doğrayacağım.
The next time you oppose me, Hansen... I will slit your tongue.
Ya da Graf ile, Hansen ile, Hoffman ile. Liste uzar gider, sonu yok.
Or Graf, Hansen, Hoffman, the list is endless.
Öncelikle Pirelli, Hansen ve Vornez'i öldür... Şeytanın eniği Julio'ya da dikkat et.
Kill Pirelli, Hansen, and Vornez first... and watch out for that devil's whelp, Julio.
Lütfen Hansen!
Please, Hansen.
Benim, Hansen.
It's me, Hansen.
Kiminlesin, Hansen?
Who is with you, Hansen?
- Azizemizin üzerine yemin ederim ki... yalan söylüyorsam cehennem ateşinde sonsuza dek yanayım.
- I swear by Our Lady. May I burn in hellfire forever. It was Hansen.
Hansen idi. Vogel, O'nu durdurdu.
Vogel stopped him.
Hansen idi.
It was Hansen.
Hansen mı?
Hansen?
Karen Hansen.
Karen Hansen.
Kumandan Hansen konuşuyor.
This is Commander Hansen. Kirk here.
- Hansen idi.
- It was Hansen.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]