English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ H ] / Hound

Hound Çeviri İngilizce

1,009 parallel translation
Ted Dillard etrafında avcı tazısı gibi dolanıp duruyordu.
Ted Dillard follows him around like a hound dog.
Baksana Slim'in köpeği yavruladı.
listen - Slim's hound has that litter now -
Tazıların sesinden anlamamak imkansız.
No mistaking the voices of'em hound dogs.
Köpekler tilkiyi sıkıştırmaya başladı dedim.
I said'em hound dogs run the fox to ground.
Ya yanında götürdüğü tazıya ne demeli?
Well, what about that there hound dog he's got with him?
Fazla acımıyorum, ama onun görüşünü anlıyorum.
Not particularly. I understand the hound's point of view too.
- Vay köpek.
- The hound.
Evet, onu tek başına görmesen iyi olur... seni bok kuşu yoksa senin gözlerini oyacak, seni faşist kan düşkünü
Yes, you better not see her alone... you stool pigeon, or she'll scratch your eyes out, you fascist blood hound.
Baskerville'lerin Laneti'ni yazan adam.
Fellow that wrote Hound Of The Baskervilles. - Conan Doyle?
Evet, Baskervilles şeytanı davasında, Sussex Vampiri Maceraları'nda olduğu gibi bulduğumuz şey...
Yes in the case of the Hound of the Baskervilles, as well as the Adventure of the Sussex Vampire, we found that...
Ölene dek peşini bırakmayacak olan Gray.
Gray to hound him to his death.
"Bir av köpeği eğer avlanmadıysa ölür"
"A hound'll die," he says, "if it ain't hunted."
"O bir av köpeği miydi?" Ben söyledim ya "Evet öyleydi.."
"Is she a hound?" says I. He said, "Yes'm."
Ben de dedim ki, "köpek möpek istemiyorum, av köpeği alacak kadar aptal değilim."
I said, "Then I sure don't want one, for a hound'll suck eggs."
Ya senin avladığın insanlar?
And you, what about the folks you hound?
Köpek de bizimle yolculuk edebilir, bagaj vagonunda tabii.
The hound can ride with us in the baggage car.
Kamu hizmetkârı olarak bu adamı taciz etmek görevimizdir.
As servants of the public, it is our duty to hound this man.
Gel, cehennem zebanisi, gel karşıma!
Turn, hell-hound, turn!
Tüm hayatı boyunca olduğu gibi onu kovalamaya devam edebilesiniz diye mi?
So you can hound him like he's been hounded all his life?
Bir av köpeğinin ön dişlerine sahip olmanız gerekiyor.
We'll have to have the front tooth of a hound dog.
Evet, yerliler de seni öldürene dek taciz eder, usandırır.
Yeah, and the natives would hound and pester you to death.
Golf oyna, tenis oyna Kalmaz derdin tasan
With golf and tennis'round you And no cares to hound you
Eğer sizi oradan oraya takip edip rahatsız ettiysem çok özür dilerim.
I'm terribly sorry if I've upset you by appearing to hound you from pillar to post.
Erken kalkman gerekecek tembel av köpeği.
You'll have to get up early, you lazy hound.
Ve bebop tazısına da kesinlikle âşık olmazdı.
And she'd never fall for that bebop hound.
Leva diyor ki, yüzbaşının karısına göz koymuşsun, peşinden koşuyormuşsun.
Leva says you've been eyeing the Captain's wife like a hound at hunting.
Nerede bu uykucu?
Where is the sack hound?
Neden bana azap çektiriyorsun?
Why must you hound me with it?
Görevlilerden birinin buzluğun anahtarından çoğalttığını anladım.
I found out a chow hound had made a wax impression of the icebox key.
Küçük ayrıntıları takıntı haline getirebilir mi?
Inclined to hound subordinates about small details?
I'm a mean old hound dog
I'm a mean old hound dog
Lady friend hound dog
Lady friend hound dog
Eskiden, daha küçük bir çocukken bu boylarda bir kurşun askerim vardı.
When I was no higher than a hound dog's tail on point... I had a little tin soldier, about so high.
- Peki ya tilkiler?
- And foxes for your hound?
Eğitim görmemesi yazık değil mi, Eli?
Pity you didn't train that hound, Little Eli.
Eli, bazıları köle olmaya mahkumdur. Bazıları da kaçmak zorundadır. Sen onlardan birisin.
Eli, some are born to stand still and some are born to run like a hound is born to run.
Ayakkabılarınız çok güzel.
That is a splendid hound.
Ah, av köpeği gibi devamlı beni takip ediyordun.
Ah, you've been following me around like a hound dog.
Gazeteler, fotoğrafçılar dedektifler bir an bile peşinizi bırakmaz.
They'll hound you to death. There'll be newspapermen, photographers, detectives.
Düşman karşısında canavar kesilir ve...
I'm a glory hound, and when I get...
- Leavenworth'a kadar kovalarım!
- I'll hound you into Leavenworth!
Biz ölene ya da hapse düşene kadar peşimizi bırakmayacaklar.
But these men will hound us until we're dead or behind bars.
Onlara zarar verirseniz iki elim yakaniza yapisir.
You bother them, I'll hound you to kingdom come.
Köpekli bir fotoğraf 10,000 kelimeye bedeldir.
One pitch with a hound is worth 10,000 words.
Av kurnazlık etmek isteyince av köpeği ne yapar?
What does the hound do when the game tries to go to earth?
Çeviri : batigol-7 SmokeKnows Baskerviller Köpeği efsanesini öğrenin.
Know then the legend of the hound of the Baskervilles.
Böylece, Sör Hugo'nun laneti Baskervilleler'in üzerine çöktü Cehennem Köpeği biçimini alarak Baskerville ailesine daimi bir felaket getirdi.
"And so, the curse of Sir Hugo... " came upon the Baskervilles... " in the shape of a hound from Hell...
Bu yüzden dikkatli olun şerrin ortaya çıktığı karanlık saatlerde çalılıktan uzak durun yoksa muhakkak Cehennem Köpeği ile Baskervilleler'in köpeği ile karşılaşırsınız.
"Therefore, take heed... " and beware the moor in those dark hours when evil is exalted... "else you will surely meet the hound of Hell..."
Ölüm sebebini bilmenize rağmen, çok daha korkunç bir ölüm ima ettiniz Cehennem Köpeği görmüş olabileceğini ve Baskerville lanetinden bahsettiniz.
Although you knew the cause of death, you've implied a more horrible death... that he might have seen the hound of Hell, the curse of the Baskervilles.
Baskerviller Köpeği hakkındaki efsaneden bahsetti mi?
He has told you of the legend of the hound of the Baskervilles?
- Okumaz mıyım? Son bölümün bitiş kısmı hakkında neler düşündün?
- Reading The Hound Of The Baskervilles?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]