Ikinizde Çeviri İngilizce
1,739 parallel translation
ikinizde susun baba musadenizi isteyebilirmiyim?
Stop the two. Dad, can I withdraw?
ikinizde.
The two.
Tamam ikinizde kesin birbirinize bakmayı ve yemeğinizi yeyin.
All right. Both of you, stop looking. Just eat.
Bir kaç isim değişikliği acil serviste ikinizde ölümün eşiğindeydiniz.
Couple of name changes... and you two end up in the E.R. near death.
Sanırım ikinizde harika pasta yapıyorsunuz.
So I guess you both make great cakes.
Bundan sonra ikinizde babanızın yanına gitmek zorunda kalmayacaksınız.
After that neither of you will have to go to your Father's. Yeah, but.
Umarım ikinizde anlarsınız, iyi akşamlar.
I hope you both understand that. Good night.
Belki ikinizde kaçıksınızdır.
Maybe you're both nuts.
Her ikinizde itaatsizsiniz!
Both of you are out of line!
Aslında ikinizde maziyi unutmalısınız.
You know, you two just have to bury that hatchet.
Görünen o ki, artık seni ilgilendirmesini istemiyor, bu yüzden, rica etsem ikinizde bu konuyu kapatır mısınız?
Okay, well, obviously he's not anymore, so can both of you please just drop it?
Ama ikinizde başardınız değil mi?
But you both made it in, right?
Her ikinizde dilimizi biliyor musunuz?
You both speak the language?
Siz ikinizde iyi görünmüyorsunuz.
You're both clearly up to no good.
Ikinizde durun!
Stop it you two.
Tanistinizmi ikinizde?
Have you two met?
Şimdi ikinizde bu ritimde dans etmeye başlayın.
Now try dancing to this heartbeat
Anlayacağı dilde söylemek gerekirse, ikinizde hâkim karşısına çıkarsınız.
For, which he understands, you'll both stand trial.
Yani, her ikinizde bunu baban için yaptığımı biliyorsunuz, öyle değil mi?
Well, you both understand that I'm doing this for your father, don't you?
Her ikinizde.
Both of you.
Öyle görünüyor ki, ikinizde hayran oldugunuz, ama illa ki sevmeniz gerekmeyen kadinlarla evlenmissiniz.
It seems to me that you both married women whom you... admire, but... but you don't necessarily love.
Yani ikinizde ayni kafadansiniz.
So, I guess you're both in the same, uh... in the same boat, so to speak.
Meselenin net olduğunu düşünmüyorum, ikinizde- -
I don't think the issue is as clear cut as both of you...
İkinizde bunu çekmeye dayanamazsınız.
Neither of you has the strength to bear it.
İkinizde aranızdaki sorunun ne olduğunu biliyorsunuz.
You both know what the problem between you two is.
İkinizde aynısından mı aldınız?
You guys took the same flavor?
İkinizde.
Both of you.
İkinizde siktirin gidin!
Both of you just get the fuck away from me!
İkinizde susar mısınız?
Would you both stop it?
İkinizde de yürek yok.
Not a pair between you.
İkinizde de silah mı vardı?
You both had guns?
İkinizde bu akşam gerginsiniz.
you were both nervous tonight.
İkinizde birer tane alın.
All right, take one of those each.
İkinizde birbirinizin arkasını kollayıp birbirinizle ayakta kalıyorsunuz.
The two of you watching each other's back, giving each other a helping hand.
İkinizde hazır olduğunuza göre, artık başlayabiliriz.
They're fine. Well, let's begin.
İkinizde neredeyse bir yıIdır benim işim için karşı karşıyasınız diğerleri baskı altında ezilirken burada takıImanız aynı Bob Duncan gibi.
You've both been competing for my job for almost a year, hanging in there while so many others cracked under the pressure, like Bob Duncan.
Sadece bıçağı ben getirmedim diyorum, İkinizde de bıçak vardı.
I'm saying I didn't bring the knife, but you both had the knife.
"Hiç kuşkusuz ikinizde bu ülkedeki en marifetli canilersiniz, çünkü hiç yakalanmadınız".
it's one or the other.
İkinizde.
Hey, hey. Both of you.
İkinizde durun.
Stop it, both of you.
İkinizde kapatın çenenizi!
Shut up you two!
İkinizde bu işe gönül vermelisiniz.
You both have to commit to thiswork.
İkinizde.
You both are.
İkinizde gitmelisiniz.
You continue.
bay mehra da gördüğünde eminim çok mutlu olacak teşekkürler güzel bir iş çıkardınız buda ödemeniz akşamki partiye sizde katılmalısınız parti... akşamm ewt siz ikinizde geliyorsunuz
and this is invitation for tonight party today evening?
İkinizde gebeliğin temel kurallarından haberdar mısınız?
Are you two aware of the principles of conception?
İkinizde buna bir son verin.
Break it up, you two.
İkinizde yerinizden kımıldamayın ve kapıları kilitleyin.
You two stay put and lock the doors.
- Girmek istemiyorum. - İkinizde kesin şunu!
the both of you!
İkinizde durur musunuz, lütfen.
* * * * * * * * *
İkinizde hayli sıkıntıya katlandınız..
You both went through ha lot of trouble.