Imân Çeviri İngilizce
4 parallel translation
Seçkin bir istihbârat görevlisi olmak konusunda derler ki, kararlı bir akla, yaptığın işe karşı kesin bir imân duygusuna ve ümitsiz bir romantikliğe sahip olmak zorundasın.
They say to be an exceptional intelligence officer, you have to have a steady mind, an unwavering sense of belief in what you're doing, and be a hopeless romantic.
İmân açgözlülüktür.
The creed is greed.
İmânızı sezdim. Ve sizi kınıyorum.
I get your implication and resent it.
Bu, tapınağın sonunun geldiği... îmânın sonunun geldiği, ulusumuzun sonunun geldiği demektir.
It would mean the end of the temple the end... of our faith the end... of our nation.