Jacko Çeviri İngilizce
295 parallel translation
Genç bir serserinin düşüşü.
- Pow! Pow! - Cracko jacko!
Riff, başın sıkışınca sana adam lazım olacak.
Cracko jacko! In a tight spot, you'll need every man you can get.
Ben Jacko, Çavuş.
It's Jacko, Staff.
Çavuş, ben Jacko.
Staff, it's Jacko.
Evet, Jacko, Çavuş.
Yeah, it's Jacko, Staff.
Çavuş, Çavuş, benim Jacko.
Staff, Staff, it's Jacko.
Jacko'yu dövemezsin, Çavuş.
You can't beat Jacko, Staff.
Kimse Jacko'yu dövemez, Çavuş.
No, no man can beat Jacko, Staff.
Kimse Jacko'yu dövemez, Çavuş.
No man can beat Jacko, Staff.
Yine de fazla zeki, Jacko.
He's still too clever, Jacko.
Evet, Jacko'ya ver, belki o faydalanabilir.
Yes, give it to Jacko, maybe he can use it.
Sayın komutana Bay King'in onunla görüşeceğini söyleyebilirsiniz.
You may tell Mister Commandant that Mr. Jacko King will see him now.
Kaybedenler Gilda'yla Chuck, Arthur'la Jean, Pattie'yle Don ve Dusty'yle Jacko.
- Arthur and Jean... - Sailor! Pattie and Don, Dusty and Jessel...
O zaman Jacko'yu bize ver.
So, set up Jocko.
- Jacko.
- Jacko.
Kardeşim Avram ve en yakın arkadaşım Jacko.
My brother, Avram, and my best friend, Jacko.
Jacko ile çocukluğumuzdan beri limanda boks yapardık.
Jacko and I boxed together ever since we were kids on the docks.
Jacko partizanlarla gitmek istiyor.
Jacko left. He has joined the partisans.
Jacko.
Jacko.
Hadi gidelim, Jacko.
Let's go, Jacko.
Jack, cehennem ol. Hey, Jacko.
Jack, hell you will.
Jason " ın, Bar Mitzvah töreninden iki hafta sonra -
- Back off, Jacko! Elise, this isn't right.
Lanet olası koca bir tank değil... Ben ve Charlie...
I mean, I had an M1 6, Jacko, not an Abrams fucking tank.
Jacko, haberlerim var.
Jacko, I've got some news for you.
Hadi ama, Jacko!
Come on, Jacko.
Hemen hayır deme, Jacko.
Now, don't say no, Jacko.
Jacko, seni sevdiğimi biliyorsun.
Jacko, you know I love you, don't you?
- Nasıl gidiyor, Jacko?
- How's it going, Jacko? - Fine.
Jacko, nasıl gidiyor?
Jacko, how you doing?
Jacko.
Jacko...
Jacko Jackson ile orada buluşacaklar.
Jacko Jackson's gonna meet him out there.
Ve Jacko, bildiğin gibi cevredeki ikinçi en iyi Timsah avcısıdır.
And Jacko, as you know, is the second best crocodile man in the territory.
- İyi günler Jacko.
- G'day, Jacko.
- Avustralyadan, Jacko amcam.
- He's Uncle Jacko from back home.
- O evli mi?
- And is Uncle Jacko married?
Bana Jacko de!
Call me Jacko. G'day, Dorothy.
Jacko kulaklarını tıka.
Uh, Jacko, keep an eye on the goons and, uh, block your ears.
Sınırı koymalısın, Jacko.
You've gotta draw the line for them, Jacko.
"Jacko Kredi ve Bilmem Ne Şirketi" seni reddediyorsa, evsizlerle takılma vaktin gelmiştir.
When you've got Jacko's Loans not wanting your business... - it's time to hang out with the Coreys. - Sorry.
"Jacko'nun Kredi Şirketi" ni ben uydurdum.
- I made up Jacko's Loans and stuff.
Jacko, aşağıya gelip o çiçeği hani konuştuğumuz yere koysana.
Joaco... Why don't you come down and put that plant you know where.
- İyi misin, Jacko?
- You OK there, Jacko? - What's the matter?
İşte böyle, Jacko!
There you go, Jacko.
Kutlarım, Jacko.
Congratulations, Jacko.
Hala Jacko'yla ayrılığınızdan dolayı üzgün müsün?
Still upset about your little break-up? You and Jacko.
Jacko, buraya gel.
Jacko, get over here.
İki saat içersinde, Jacko'yu bulmalısın ve yeni askerler çıkarmalısın ve hareket etmelisin.
Within two hours, you must find Jacko and recruit some more troopers and depart.
Hey, Jacko, seni tembel oğlancı.
Hey, Jacko, you lazy bugger.
Jacko bunu pek de beğenmemiş.
Jacko wasn't too keen on that.
Jacko!
- Jacko.
Seni seviyorum, Jacko.
I like you, Jacko. You're so fucking straight.